Şimdilerde evde bir karar alınacaksa son sözü ne anne ne de baba söylüyor. Çocuklar evin neredeyse tek hakimi oldular. Dışarıda bir yere gezmeye gidilecekse buna da anne veya baba karar veremiyor. Ne yenilip ne içileceğine, nereye gezmeye gidileceğine, hatta televizyonda hangi kanalın izleneceğine çocuklar karar veriyor. Bütün kararların odak noktasında çocuklar yer alıyor. Bu tür durum genelde; orta yaşın üzerinde çocuk sahibi olan ailelerde ve tek çocuklu ailelerde sıklıkla görülüyor.
"Çocukerkil" ailelerin devamı ve artması demek; toplumların günlük yaşaması demektir. Çünkü çocukların geleceği planlama gibi bir dertleri ve ufukları yoktur. Mesela çocuk bazen okula gitmek istemediğinde bu tip ailelerde, "Tamam bugün okula gitme ne olacak!" denilip gönderilmez. Böylelikle çocuk okuldan soğumuş ve o gün okulda öğrenmesi gereken ve gelecekte çok fayda sağlayacak bilgiyi ve beceriyi öğrenememiş olacaktır. Ya da çocuk evde olmasına rağmen bir şey istediğinde aile "hayır" diyemez ve alır. Halbuki aileler, çocukta iktisadi planlama diye bir duygunun, düşüncenin olmadığını, kaynakların israf edilmemesi gerektiğini henüz öğrenmediğini bilmez.
Ne yapmak gerekiyor?
"Çocukerkil" ailelerin, hem kendi aile gelecekleri için hem de toplumun selameti için ne yapması gerekiyor? Öncelikle daha aile kurulurken karı-kocanın çocuk eğitimi hakkında ortak bir görüşü benimsemesi lazım.
Çocuk dünyaya geldikten sonra ise anne-baba öncelikle çocuğun yanında birbirlerine karşı saygı ve sevgide kusur etmemeleri gerekir.
Çocuk daha 1 aylık ne anlar denmemeli (Bebekler anne rahmindeyken 5. aydan itibaren dışarıdan gelen bütün sesleri algılarlar). Çünkü eşlerin birbirlerine gösterdikleri saygı ve sevgiyi çocuk modelleyerek anne-babasına gösterir.
Eşlerin birbirine karşı saygılı olduğu ve sevgisini ifade eden ailelerde çocuk da ebeveynlerine karşı saygılı olur. Eşlerin birbirine karşı saygısız olduğu ve sevgiye dair hiçbir ifadenin geçmediği ailelerde çocuğun da ebeveynlerine ve toplumdaki diğer insanlara karşı saygısız olma ihtimali çok yüksektir.
Çocuklarda otokontrol olmadığı için ne zaman, nerede, nasıl hareket edeceğini bilemez. Bu yüzden çocuğun her istediği hemen yapılmamalı, her istediği alınmamalı. Şayet her istediği yapılır her istediği alınırsa bu aile çocukerkilleşmeye başlıyor demektir ve çocuk, çok değil 8-10 yaşlarında evin reisi olur. Çocuk evin reisi olduktan sonra önlem alınmaya çalışılsa da pek başarılı olunamaz. Başarılı olunamamasının nedeni; öncelikle çocukta oluşmuş en az 10 yıllık davranış biçimi, anne-babanın çocuğu değiştirmede daha doğrusu kendilerini değiştirmede ısrarlı şekilde duramamasıdır.
Çocukerkil ailede yetişen çocukların; paylaşıma kapalı, bencil, sürekli ilgi bekleyen, uyumsuz, mızıkçı olması başlıca özellikleridir. Evlendiğinde de evliliğini devam ettirmekte zorlanırlar. Sürekli iş değiştirirler. Hiçbir şeyden tatmin olmazlar.