Robinson Crusoe Tekrar Basıldı

Edebiyat
Murat Belge’nin “ilk roman” olarak tanımladığı Robinson Crusoe, YKY tarafından yeniden yayımlandı İlk roman ne zaman yazıldı, ya da ilk roman kahramanı kimdi? Çeşitli rivayetler var....
EMOJİLE

Murat Belge’nin “ilk roman” olarak tanımladığı Robinson Crusoe, YKY tarafından yeniden yayımlandı

İlk roman ne zaman yazıldı, ya da ilk roman kahramanı kimdi? Çeşitli rivayetler var. Bazıları romanı romanslardan ayıran Don Quijote’yi başlangıç olarak kabul eder ve yayımlandığı tarihi milat olarak gösterip her şeyin 1605’te başladığını söyler. Don Quijote hem kitap hem de karakter olarak bir dönüm noktası. Ama ilk roman değildir. Cervantes’in dönemin edebi anlayışı üzerinde bir metin ortaya koyduğu bir gerçektir, Don Quijote karakteri de dönemin şövalye kahramanlarının bir ironisidir… Edebiyat çalışmalarıyla tanıdığımız Jale Parla, Don Quijote karmaşasına “öncüroman” diyerek son verir. Bu tanım elbette en doğru tanımdır ve Don Quijote kendinden sonra gelecek olan edebiyata yol göstermesi açısından şimdiye kadar yazılmış en öncü eserlerden biridir. İlk roman olarak gösterilen başka bir kitap da Daniel Defoe’nun Robinson Crusoe adlı eseridir. Murat Belge 1 Nisan 1981 tarihli Milliyet Sanat dergisine yazdığı “Marquez ve Romanda Yenilik” başlıklı yazısında şöyle yazar: “Roman yazılmadan öncede edebiyatta anlatı türü vardı. En eski epiklerde Ortaçağ’da koşukla veya düz yazıyla yazılan romanslarda Rönesans çağında popülerleşen pikaresk gezgin hikâyeleri de anlatı türüne girer ama romanı bütün bunlardan ayıran özellikler vardır. Defoe’nun dünyada ilk romancı, Robinson Crusoe’nun da ilk roman olduğunu söyleyebiliriz.” Belge yazısında dönem edebiyatı ile Robinson Crusoe’yu karşılaştırır ve klasik roman kalıplarına en uygun olanın o olduğuna karar verir…

Murat Belge’nin derin edebiyat bilgisine göre ilk roman olarak kabul ettiğimiz Robinson Crusoe, Yapı Kredi Yayıncılık’ın Doğan Kardeş Kitaplığı dizisinden yeniden yayımlandı. Türkçede uzun bir dönem boyunca eksik olan ve genelde hevesli İngilizce öğretmenlerinin çevirileriyle fason yayınevlerinden yayımlanan Robinson Crusoe temiz bir baskıyla karşımızda.

25 Nisan 1719 yılında yayımlanan ve daha bir yılı doldurmadan dört baskı yaparak geniş bir okur kitlesiyle buluşan kitap, edebiyat tarihinin de en önemli yapıtları arasına girdi. Başta tahmin edilemeyen bu ilgi daha sonraları başka boyutlara da ulaştı ve tıpkı Don Quijote gibi onun da devamı yazıldı, ama bu bölümler kitabın kendisi kadar etki yaratmadı çünkü Robinson kendi kimliğini bu bölümlerde kaybetmiş ve yeni filizlenmeye başlayan milliyetçiliğe kapılmıştı. Robinson Crusoe yayımlandığı anda çeşitli tartışmalar da başladı. Önceleri konunun Isla Mas a Tierra adlı bir adada yalnız yaşayan Alexander Selkirk adlı İskoç denizcinin 1709 yılında Woodes Rogers tarafından kurtarılması üzerine yazıldığı söylenir. Ama asıl kaynak bu değildir elbette. İbn-i Sina ve İbn-i Tufeyl’in kaleme aldığı Hay İbn-i Yakzan’ın kitabın esin kaynağı olarak karşımızdadır.

Robinson Crusoe bir adada yalnız yaşama fikri üzerinden yola çıkıp yeni edebiyat içinde “Robinsonat” diye adlandırılan bir alt türü de ortaya çıkardı. Robinson Crusoe kavramından yola çıkarak yazılan kitaplar da bu adla yayımlanmaya başlandı. Bu kitaplar içinde önemli bir örnek olarak Michael Tournier’nin yazdığı Cuma ya da Pasifik Arafı’nı göstermek mümkün.

Tüm bunların yanında Robinson Crusoe edebiyat ve siyaset için çeşitli anlamlara da ulaştı. Kimse onu bir edebi karakter olarak yalnız başına bırakmadı ve adasından çıkarıp çeşitli biçimlerde tanımlamaya çalıştı. Gemide bulduğu kılıçla ekinleri biçmesi üzerine Frederick Engels bir savaş aracının üretim aracına dönüştürülmesininden yola çıkarak onun ilk sosyalistlerden biri olduğunu söyledi. Bazıları kitabı başka bir yöntemle okudu ve Cuma’yı köleleştirip, onu modernleştirmesiyle birlikte Robinson Crusoe’yu ilk sömürgeci olarak değerlendirdi. Tüm bu söylentilere son noktayı elbette ki kitabı okuyan koyacak. Kitabın yeni baskısı da bu noktayı koymak için oldukça elverişli.

FERHAT ULUDERE

Taraf