‘PKK’nın Türk ordusunda görüşmediği başçavuş kalmadı’ diye açıklama yapan Miroğlu, geçmişte DTP’de bugün BDP’de PKK’ya rağmen siyaset yapılamaz, dedi.
"PKK Kürt aydınlarını sürekli bir biçimde devlete uzak durması gerektiğini söyler ama bakıyorsun bu süreç içerisinde en fazla devlete yakın durmuş siyasi hareket PKK hareketidir. Bunu söyleyen insanlar Türk ordusunda görüşmedikleri başçavuş kalmadı."
Bugün televizyonunda Erkam Tufan’ın sunduğu ‘Analiz’ programına konuk olan gazeteci-yazar Orhan Miroğlu gündeme dair çok çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Miroğlu’nun iddia ve açıklamaları bunlarla sınırlı değil. Miroğlu, Abdullah Öcalan’a neden ‘sayın’ demez? Öcalan, HADEP’in başına neden Murat Karayalçın’ı istedi? Teröristbaşı, Miroğlu’ndan neden rahatsız oldu? Musa Anter cinayetinde PKK’nın gizlediği ne var?
İşte Miroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
"ÖCALAN’A SAYIN DEMEM"
"Kimsenin Öcalan’a ‘sayın’ demesine de karşı değilim. İnsanlar bunu söyleyebilirler. Sonra Abdullah Öcalan bizzat adımı vererek tehdit edilmeme yol açmış bir kişidir. Dolayısı ile bütün bunlar Abdullah Öcalan’a yeniden ‘sayın’ dememi çok da kolaylaştıran şeyler değil. Orhan Miroğlu’nu, başka Kürt aydınlarını susturun diyen Öcalan’a ben nasıl sayın derim. Biz bir umutla gitti o partiye."
PKK’YA RAĞMEN BİRŞEY YAPILAMAZDI
"Geçmişte DTP de de bugün BDP de PKK’ya rağmen siyaset yapılamaz. Genel başkanlığım döneminde PKK’ya Öcalan’a açık eleştirim olamazdı. Ben dahil herkes oraya bu gerçeğe rağmen gidiyor. Bu Türkiye’nin realitesi. Bunu devlet de biliyor Türk halkı da biliyor.
HADEP’İN BAŞINA MURAT KARAYALÇIN PROJESİ
"Bir ara Öcalan HADEP’in adını değiştirin diyordu. Homojen bir parti istemiyordu. Murat Karayalçın’ı getirin partinin başına koyun diyordu."
MİROĞLU’NA REFERANDUM TEHDİDİ
"Anayasa referandumunda açık tavır koydum. Eğer Kürtler böyle yaparlarsa ve bu referandum başarısızlık ile sonuçlanırsa Kürt siyaseti Türkiye’de statükonun yanında tavır koyan bir hareket haline gelir. Bunun yapılmaması lazım dedim. İkincisi, bir patlama oldu benim yakın akrabalarım parçalandı. Güya yola konan bir mayındı falan. Ona çok sert bir yazı yazdım. Ergenekon PKK ilişkisi üzerine, Ergenekon’un Fırat’ın ötesindeki ilişkilerini irdeleyen bir yazı yazdım. Bunun üzerine Kandil’den Mustafa Karasu çok sert bir yazı yazdı, ben de cevap verdim. Daha sonra da ipler koptu. Öcalan, benim için "bunu susturun" dedi. Ve sitede "Mortoğlu olursun" diye yazı çıktı.
ANTER CİNAYETİNDE JİTEM TEK DEĞİLDİ
"Musa Anter’i JİTEM öldürttü ama JİTEM tek başına değildi. PKK içinden birinin yardımını aldı. Bu PKK kararı mıydı değil miydi bilmiyorum. Bunu belki önümüzdeki dönemde Kürtler bir iç muhasebe yaşarsa öğrenebiliriz."
"ÖCALAN DA MİT DE YIPRANMASIN"
Yeşil’in MİT verdiği ifadesi çok farklı bir şekilde servis edildi. Faili meçhul dosyasına gönderilen farklı, Ankara Emniyeti’ne gönderilen farklı. Bunun üzerine çok konuşacağım, çok yazacağım, şu an susuyorum. MİT’in bugün üstlendiği son derece önemli rol nedeni ile bu konulara girmiyorum.
Benim sorduğum sorulara kimse cevap vermiyor, Hogır’ı kim öldürdü mesela, Musa Anter’i Diyarbakır’a kim davet etti? Bunları PKK’nın bilmesi lazım. Öcalan’ın konuşması gerekir. Ama tam da diyalog aşamasında bunları gündeme getirmek istemiyorum. Barış aşamasında Öcalan’ın da MİT’in de yıpranmasını istemiyorum.