Ekonomik büyüme hızındaki artışın yanı sıra istihdam ve sanayi üretimindeki aldığı olumlu sonuçlarla ekonomi listelerinde Avrupa’da ve dünyada en iyiler arasına giren Türkiye, marka üretmede de Avrupa’nın zirvesine emin adımlarla ilerliyor.
Dünyada ekonomik canlılığın en önemli göstergesi olarak kabul edilen marka tescil başvuru sayısında Türkiye her geçen gün daha ileriye gidiyor. Ulaştığı ekonomik büyüme hızı ile Avrupa’nın en hızlı büyüyen ülkesi olan Türkiye, dünyada marka üretiminde artış gösteren bir kaç ülkeden biri olmayı da başardı.
Dünyanın bir çok lider ülkesinde ve özellikle Avrupa ülkelerinde yaşanan krize rağmen ekonomide yükselen bir ivme yakalayan Türkiye’de 10 yıl önce 29 bin 105 marka tescili yapılırken 2010 yılında bu rakam 85 binin üzerine çıktı.
Dünyada yaşanan 2008 global krizinden bu yana marka tescilinde başvuru sayısını yükselten bir kaç ülkeden biri olan Türkiye, geçtiğimiz yıl marka tescilinde Avrupa’nın ikinci ülkesi olan Almanya’yı 85 binin üzerinde marka tescili yaparak geride bıraktı. Türkiye, bu yılki tescil hedefi olan 100 bin barajını geçmeyi başarırsa, şu anda zirvede olan Fransa’nın da önüne geçerek zirvenin yeni ismi olacak.
Patent başvurusundaki artış 4 kat
2002 yılında bin 874 olan patent başvurularında Türkiye, 2010 yılında 8 bin 353 rakamına ulaştı. Patent başvurularında da büyük artış yakalayan Türk Patent Enstitüsü’nün bu yılki patent başvurusu beklentisi 12 bin.
Bu yıl yapılan çalışmalar arasından seçilen 3 çalışma ile fuarlarda Türkiye’yi temsil eden kurum, ülkeye 2 altın ve 1 gümüş madalya ile döndü. Türk mucitler, tıp alanında ve güneş enerjisini kullanarak ısı üreten kumaş projeleri ile altın madalya alırken zeytini deterjanın hammaddesi yaparak suda organik çözülme gerçekleştiren formülasyon projesiyle de gümüş madalya almaya hak kazandı.
Türkiye, endüstriyel tasarım sayısını da 10 yıllık süreçte ikiye katladı. Endüstriyel Tasarım miktarı 2001 yılında 13 bin 851 olan Türkiye bu rakamı 2010 yılında 30 bin 441’e yükseltti.
Büyüyen Türkiye