Anadolu’nun değişik bölgelerinden getirilen halılar Antalya‘nın Döşemealtı ilçesinde tarlalara seriliyor. Aylarca güneş altında bekletilen çeşit çeşit halı, antika görünümü kazandıktan sonra toplanarak satılıyor. Bu işlemin gerçekleştiği haziran ve eylül ayları arasında araziler adeta halı tarlalarına dönüyor.
Döşemealtı‘nda hasattan sonra yüzlerce dönüm arazi, başta İstanbul olmak üzere Kars, Balıkesir ve Malatya gibi illerden getirilen halı ve kilimlerle doluyor. Kamyonlarla bölgeye taşınan sergiler, burada yıkanıyor ve kurumaya bırakılıyor. Daha sonra tarlalarda aylar süren beklemeye bırakılıyor. Akdeniz’in yakıcı güneşi altında eski bir görünüme kavuştuktan sonra da toplanıyor. Toz kazanlarının içine konularak günlerce üzerinde biriken kirlerden arındırılıyor. Ardından katlanarak depoya kaldırılıyor ve nereden geldiyse oraya gönderiliyor.
İlçeye bağlı Camili köyü muhtarı Hasan Hüseyin Taş, güneşlendirme işinin 1980’de başladığını anlatıyor. Sergilemenin halılara çok iyi geldiğini belirten Taş, "Bu halıların gece nem alıp gündüz güneş görünce daha bir güzelleştiği söyleniyor. Bu yüzden özellikle Döşemealtı tercih ediliyor." diyor. Bölgenin en eski halı sericilerinden Mehmet Uzkan da bu işle uğraşanların sezonluk istihdam oluşturduklarını ve kişi başına asgari ücret ödendiğini ifade ediyor. Uzkan, "Sezonda 40-50 bin halı güneşe seriliyor. 15 dakikada bir halı ters çevriliyor. Geceleri de çalınmasınlar diye işçiler asker gibi nöbet tutuyor." diye konuşuyor.
30 yıllık sergi işçisi Osman Topkara ise 200 dönüm alanda gerçekleştirdiği iş için arazi kiraladığını söylüyor. Yeni üretilen bir halının güneşte bekletildikten sonra renklerin pastelleşerek antika gibi mat bir hal aldığını dile getiriyor. Döşemealtı’ndaki bu ilginç iş alanı Antalya’ya gelen turistlerin de ilgisini çekiyor. Otobüslerle bölgeyi gezen turistler, halı tarlalarında durarak bilgi alıyor ve bol bol fotoğraf çekiyor.