Birleşmiş Milletler En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı için İstanbul’a gelen Finlandiya’nın ilk kadın Cumhurbaşkanı Tarja Halonen, Türkiye’nin kesinlikle AB’ye üye olacağını düşündüğünü söyledi. Halonen, bununla birlikte “Avrupa’nın cennet olmadığını” sözlerine ekledi.
En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı’nda gözlemleriniz, notlarınız neler oldu?
Çok güzel düşünülmüş ve zamanlaması çok iyi olan bir organizasyon. Kopenhag’dan sonra gördüğüm en büyük çaplı konferans olduğunu söyleyebilirim. Türkiye, önemli bir diplomasi ve konferans merkezi olma yolunda ilerliyor.
AB HIRİSTİYAN BİRLİĞİ DEĞİL
Türkiye’nin Avrupa Birliği üyesi olacağına inanıyor musunuz? Yoksa Avrupa Birliği bir Hıristiyan Kulübü mü?
AB için ‘Hıristiyan Kulübü’ tanımını doğru bulmuyorum. Türkiye ve AB ilişkisini uzun süren bir nişanlılık dönemine benzetiyorum. Ailelerden kaynaklanan, kendilerinden kaynaklanan problemler çıkıyor sık sık, ancak ben bu evliliğin gerçekleşeceğine, Türkiye’nin bir üye ülke olacağına kesin gözle bakıyorum. Şu da bir gerçek ki Avrupa cennet değil. AB üyesi ülkelerin büyük çoğunluğu, ekonomik nedenlerden ötürü yeni üyelerin kabul edilmesi fikrini destekliyor.
Radikal sağın yükselişi Avrupa’daki göçmenler için giderek rahatsız edici olmaya başladı? Yabancı kökenli vatandaşların Avrupa’nın geleceğinde yeri nedir?
Radikal sağın İslami kökenli göçmenlere bakış açısı hoşlandığımız bir bakış açısı değil. Ancak, radikal sağın tek başına bir iktidarı söz konusu değil. Pek çok ülkede, radikal sağ iktidarı sosyal demokratlarla paylaşıyor. Avrupa ülkelerinin de bu göçmenlerin huzuru konusunda hassas davranması gerekiyor. Küresel bir dünyada göçmenlerin, yabancı kökenlilerin olmadığı bir düzen zaten düşünülemez.
‘TERÖRÜN DİNİ YOK’
Bin Ladin artık yok. Ancak terörizm hâlâ dünyanın en büyük problemlerinden biri…
Evet artık Bin Ladin yok. Ancak dünyanın yeni terörist dalgalara karşı her zaman tetikte olması ve bunlarla işbirliği içinde savaşması gerekiyor. Kuran’da, İncil’de, Tevrat’ta semavi dinlerin hepsinde şiddet ve terör kınanır. Terörün dini bir temele dayandırılamayacağını ve bununla mücadele etmemiz gerektiğini fark etmeliyiz.
"AB’NİN İYİ KIZLARI"
Finlandiya ve Almanya için Avrupa’nın ‘iyi kızları’ tanımını yapıyorsunuz… Bu sizin için ve birlik için ne anlama geliyor?
Evet, daha önce verdiğim bir demeçte söylediğim gibi. Finlandiya ve Almanya, Avrupa’nın ‘iyi kızları’… Ama bu Avrupa’nın ekonomisinin zayıf olduğu noktalarda her zaman kurtarıcı olacakları anlamına gelmiyor. AB’nin sorunlarını akılcı bir yolla çözmesi gerekiyor.
GAZETE HABERTÜRK / PINAR TARCAN