Kuveytli psikolog Dr. Naif El Mutava tarafından yayına hazırlanan ve dünyada büyük ilgi uyandıran ‘The 99’ yakında ülkemizde de basılacak.
İlk kez İslam ülkelerinden 2006 tarihinde ‘İslamî Kahramanlar’ olarak yayımlanan çizgi dizi, İngilizce baskısının ardından başta ABD olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinde yayımlandı ve geniş bir okuyucu kitlesine ulaştı.
99 taş ve bu taşlara sahip 99 kahramanın hikâyesinin anlatıldığı çizgi dizide her taşın ve dolayısıyla her kahramanın başka bir gücü var. 50’si kadın, 49’u erkek olan kahramanlar adlarını ve güçlerini Allah’ın 99 sıfatından yani Esmaü’l Hüsna‘dan alıyor. Çizgi-roman, bir tür kurguyla başlıyor ve Hülagu Kaan’ın 1258’de Bağdat’ı istila edişini anlatıyor. Hikâyenin baş kahramanı kendini dünya barışına adamış, UNESCO gönüllüsü Dr. Remzi Rıza. Yıllardır nur taşlarının peşinde olan ve bu taşların gücünü insanlığın yararına kullanmak isteyen Dr. Remzi Rıza en sonunda amacına ulaşacak gibi görünüyor, ancak önünde hâlâ gidilmesi gereken hem çok uzun hem de çok tehlikeli bir yolculuk var.
Çizgi-romanın her sayısında üç karakterin hikâyesi ön plana çıkıyor. Mesela borsa ile ilgili bir sorun olduğunda olay mahalline paradan anlayan Gani, akıllı olan ve bu sayede piyasayı açıklayabilecek Hakim ile geleceği öngörebilen Basir gidiyor. 15 Eylül’de ilk bölümü piyasaya çıkacak olan dergi, aylık olarak hazırlanacak ve her ayın 15’inde satışa sunulacak. ‘The 99’un ülkemizdeki basımını çizgi romanlar, çocuk dergileri ve çıkartma albümleri ile tanınan Panini Yayıncılık üstleniyor. Çizgi dizinin heyecan verici maceraları yayımlanmadan önce hikâyenin nasıl başladığını ve 99 nur taşının nasıl üretildiğini anlatan kitapçık reklam olarak üç bölüm halinde yayınlanıyor.
İlginç bir hikâye…
Hikâye Moğol istilasının en güçlü döneminde başlıyor. Moğol orduları hem zenginliğin hem de bilginin simgesi olan Bağdat’ı istila edip, yüzyılların bilgi birikimini saklayan binlerce kitabın bulunduğu kütüphaneyi yıkmak ister. Bağdat halifesi ve kütüphaneciler, kitaplardaki bilgileri depolamak için simyagerlere özel bir iksir hazırlatır. ‘Nur Taşı’ adı verilen iksir tam hazırlanmadan Moğollar kütüphaneyi yakıp yıkarlar ve binlerce kitabı Dicle Nehri’ne atarlar. Kütüphaneciler nur taşını nehre sarkıtıp nehirdeki bilgileri depolamasını sağlar. Her taş kendine özgü bir bilginin gücüyle donanır. Kütüphaneciler taşları aralarında paylaşarak Endülüs‘te (İspanya) buluşmak üzere Moğollardan kaçar. Maceralı geçen yolculuk sonunda sözleştikleri gibi Endülüs’te bir araya gelirler. Şimdi tek amaçları vardır: Nur taşlarına depoladıkları bilgileri açığa çıkarıp yeni bir kütüphane inşa etmek.