Münevver Karabulut’u öldürmekle suçlanan Cem Garipoğlu hakkında hazırlanan iddianame tamamlanarak İstanbul Çocuk Ağır Mahkemesi’ne gönderildi. Cinayeti tasarlayarak, kendini savunamayacak durumdaki Münevver Karabulut’u canavarca bir hisle ve eziyet çektirerek öldürdüğü ileri sürülen Cem Garipoğlu için 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası istendi. Cem’in anne, babası ve amcasının da aralarında bulunduğu 6 şüpheli hakkındaki iddianame ise, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Baba Mehmet Nida Garipoğlu’nun ‘’tasarlayarak, çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi, canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme suçuna iştirak etmek’’ten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi.
Hayyam Garipoğlu, Habib Kurt, Mehmet Karakayalı ve Ahmet Batur’un ‘’suçluyu kayırmak’’ suçundan 6 aydan 5’er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilen iddianamede, anne Tülay Makbule Garipoğlu için de "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirmek’’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istenildi. İddianamenin söz konusu mahkemelerce kabul edilmesinin ardından şüpheliler hakkında dava açılmış olacak.
Zeytinburnu sürtüğü
İddianamede, öldürülen Karabulut’un olaydan önce Cem’in Bahçeşehir’deki evine gittiği, genç kızın Cem’e karşı güven ve sevgi duygusu ile bağlı olmasına rağmen Cem’in maktule ile MSN üzerinden yaptığı yazışmaları kendi bilgisayarında “Zeytinburnu sürtüğü” adlı bir klasör içinde sakladığı belirtildi. Cem’le genç kızın 27 Şubat 2009’da buluşmayı planladıkları ancak MSN üzerinden yaptıkları görüşmelerde 3 Mart 2009 tarihinde buluşmak için anlaştıkları anlatıldı. Cem’in, genç kızı davet ederken, “Çok büyük planlar içinde olduğunu, bu planların tarihin en büyüklerinden olacağını, duyunca ağzının açık kalacağını, eve girerken güvenliğin görmemesi için arka bahçeden gireceklerini” belirttiği, böylece işleyeceği cinayete ilişkin önceden plan yaptığının adeta haberini verdiği öne sürüldü. Genç kızın vücudunda beşi öldürücü nitelikte birden fazla kesik yarası bulunduğu, kafasının vücudundan henüz canlıyken ayrılarak öldürüldüğü belirtildi.
Saat saat cinayet
Villaları görüntüleyen kamera kayıtlarına göre cinayet süreci şöyle:
Cem saat 12.47 sıralarında evden çıkıp taksiyle testere satın aldı.
13.08’de içinde poşet olan testereyle eve döndü.
13.10’da Cem genç kızla buluşmak için evden çıktı.
14.55 civarında Münevver Karabulut’u arka bahçe kapısından eve aldı.
18.36’da Cem valiz ve gitar çantası ile evden ayrıldı. Baba Mehmet Nida Garipoğlu alt bahçe yolundan kameralara gözükmeden gizlice Cem’in daha önceden açtığı alt bahçe kapısından eve girdi.
Baba Garipoğlu da cinayete doğrudan katılarak Cem ile birlikte maktuleyi kesici aletle yaraladıkları, vücudunda işkence mahiyetinde yaralar açtıkları, yine otopsi raporlarından anlaşılacağı üzere henüz canlıyken testereyle kafasını kestiler. Baba Garipoğlu’nun cinayet mahalli olan evden çıkıp 17.21’de Avcılar’daki ofisine gitti.
18.36 Cem, gitar kutusundaki baş ve bavul içindeki cesedi alarak evden dışarıya çıktı, taksiyle Etiler’e gidtti.
Cem bavul ve gitar kutusunu çöp konteynerine attıktan sonra saat 19.50 sıralarında Akmerkez’e gitti. Burada tanık E.A ile karşılaştı.
21.40 civarında eve döndü.
19.00 sıralarında kızlarıyla eve gelen Tülay Makbule Garipoğlu evde bulunan bu kan izlerini silmeye çalıştı.
22.30 eve gelen baba Garipoğlu Cem’i alarak Beylikdüzü’ndeki daireye götürdü.