REYHAN YAZICI KIZILAĞAÇ’ın yazısı
Her şeyde olduğu gibi modada da değişim hız kesmeden devam ediyor. 2010 sezonunda neler vardı, 2011’de hangi renkler giyim anlayışımıza yön verecek, etek boyları ne olacak, dünyaca ünlü markaların yeni koleksiyonları bu sezonda da bizi şaşırtmaya devam edecek mi?
Aslında tasarımcılar 2012 yılına hazırlık yaparken 2011’e ait koleksiyonlar bir aya kalmaz vitrinlerdeki yerini alacak. Daha dün gözümüzü alamadığımız, giyerken keyif aldığımız etek, ceket, gözlük ya da mont artık tedavülden kalkacak! Çünkü moda, geçen sezonlara olduğu gibi "modası geçti" etiketini yapıştırıverdi 2010’a. Yılın ilk gününde artık geride kalan sezon ile gelecek sezonun tarzlarına bir göz atalım.
Kâbus yıllar olarak bilinen 80’ler, 2010’a geri döndü. Alabildiğine gösterişli vatkalı ceketler, parlak taytlar, harem pantolonlar ve gece davetlerinde dahi giyilen deri ceketler 2010’a damgasını vurdu. 2011’de ise 80’lerin asi ve çılgın kesimlerini geride bırakan moda, bu kez 70’lerin zarif ve şık kesimlerini referans aldı. Küçük yakalar, hatlı kesimler ve düğmelerle şekillenen ceket modellerinde vücuda oturan farklı kup detayları dikkat çekecek.
11 Şubat günü ajanslara moda dünyasında bomba etkisi yaratan haberlerden biri düştü. Koleksiyonları ile kitleleri peşinden sürükleyen modanın dâhi çocuğu Lee Alexander McQueen, Londra’daki evinde intihar etti. Fularların ve şalların en az kadınlar kadar erkeklerde de moda olduğu bir yıl olan 2010’da geleneksel poşulardan sonra en çok McQueen koleksiyonlarında yer alan kurukafa baskılı tasarımlar ilgi gördü. 2011 yılında fularlar etkisini kaybetmeden moda olmaya devam ediyor. Ancak bir farkla… Artık kurukafalı veya geleneksel fularlar değil, kocaman ekoseli ya da minicik çiçekli dantelli tasarımlar ilgi görecek.
Kimimizin nefret ettiği, kimimizin ise çok beğendiği sezonun en gözde akımlarından biri de ya daracık paçalı pantolonlar ya da havuç pantolonlardı. Zaten geniş basen sorunu olan Türk fiziki yapısına çok uygun olmayan bu stil önceleri tepki çekse de daha sonra birçok kişi tarafından takip edildi. Modası çabuk geçeceği zaten belli olan havuç pantolonların yerini 2011 yılında bol paçalı, dökümlü, salaş tasarımlar alacak.
Sıcakların gelmesi ile birlikte elbiselerin ortaya çıktığı dönemde maksi boy çiçekli elbise giymeyen kalmadı desek abartmış olmayız. Elbisenin altın çağını yaşadığı 2010’dan sonra 2011’de oyuk reglân kollu ve oyuk yakalı elbiseler kullanıldı. Dijital baskıların yanı sıra Erdem Kıramer’in de koleksiyonlarında yer alan baskı üzeri dantel, büyük çiçekler, ince nakış ayrıntılarının görüleceği masalsı ve fantastik etkili elbiseler bahar ve yaz aylarında bolca görülecek.
Geçen sezonun en dikkat çeken detaylarından biri de kol ve omuzlardaki kesimler olmuştu. Ceketlerde, bluzlarda hatta pardösü ve tişörtlerde kol tasarımları yeni stili belirlemişti. Pililer, volanlar, abartılmış, sivriltilmiş ya da masal diyarlarından kopup gelmiş gibi duran karpuz kollar 2011’de veda ettiklerimizden olacak. Çünkü hemen her tasarımda kollar pelerinleri aratmayacak bollukta ve bazen iddialı bazen ise iddiasız sadelikte koleksiyonlardaki yerini aldı.
Amerikalıların yanı sıra tüm dünya moda severlerinin ilgiyle takip ettiği Michelle Obama’nın kıyafetleri 2010’da günlerce konuşuldu. Konforlu, aynı zamanda şık kombinleri ile zevkli giyinenler listesinde ilk sıralarda yer alan Bayan Obama, kadınların stil ikonlarından biri olmayı başardı. Obama’nın da sıklıkla tercih ettiği babetler en az sezonun öne çıkardığı platform topuklular kadar moda oldu. Derisi, plastiği, renklisi, tokalısı, taşlısı derken babet giymeyen kalmadı. 2011’de karşımıza çıkan babetler geçen sezonun aksine toprak tonları, bejler, açık kahveler, siyahlar ve ekru gibi doğal renkleri ile beğeni kazanacak.
Kocaman çerçeveli güneş gözlükleri 2010’da kaldı. Artık yüzünüzü tamamen kaplayan güneş gözlüklerinizi bir kenara koymanın zamanı geldi. 2011’de Tom Ford, John Galliano gibi ünlü markaların koleksiyonlarında da görüldüğü gibi kedigözlükler rengarenk çerçeveleri ile gözümüzü güneşten koruyacak. Ünlü müzisyen John Lennon’un minimalist yuvarlak çerçeveli gözlükleri ise kelebek çerçeve sevmeyenler için alternatif oluşturacak.
Yaz trendlerinin hitlerinden biri olan tulumlar, geçen yaza damgasını vurmuştu. Gece gündüz her ortamda giyilebilen tasarımları ile beğeni kazanan tulumların 2011’de yerini salaş sıra dışı kesimler, kırkyamalar, geniş, bol giysiler alıyor. Geçmişi bugün ile birleştiren, retro ve modern zarafet tüm tasarımlarda bir arada kullanıldı.
2011’de daha ağırbaşlı ve güçlü, minimal ama baskın stiller göreceğiz. Pembe, kahverengi, sarı tonları, açık grilerin, turuncuların, yumuşak mavilerin, bejlerin, yeşillerin kullanıldığı sezonda uzun, bol, kloş etekler gözde tasarımlar arasında yerini alacak.
Geçtiğimiz sezonda her yerde görülen kürk ve danteller 2011’de yerini mücevher ve madalya görünümlü aksesuarlarla bıraktı. Danteller, baskılar, boncuklar, lazer payetler, tüyler, tüller ve yine kürkler öne çıkacak.