On yılın hali

Çevre
Türkiye’deki yanlış tarım politikaları, ithal tarım ürünlerindeki fahiş fiyatlar hem vatandaşı hem çiftçiyi canından bezdirirken, hal esnafının ise zor günler geçirmesine neden oldu. Millî Gazete muha...
EMOJİLE

Türkiye’deki yanlış tarım politikaları, ithal tarım ürünlerindeki fahiş fiyatlar hem vatandaşı hem çiftçiyi canından bezdirirken, hal esnafının ise zor günler geçirmesine neden oldu. Millî Gazete muhabiri de hızla yayılan ‘#10YearsChallenge’ gündemini Bayrampaşa Hali esnafına sordu, esnafın derdini dinledi, fiyatları karşılaştırdı. 

Yanlış tarım politikaları ve ithal tarım ürünleri çiftçi kadar hal esnafını da zora soktu. Sosyal medyada son günlerde ortaya çıkan ‘#10YearsChallenge’ yani ‘On yıl öncesi akımı’yla vatandaş son 10 yıldaki değişimi paylaştı. 10 yıl öncesi ve sonrası için Millî Gazete,  Bayrampaşa sebze-meyve halini dolaştı. 10 yıl önce 15 TL olan bir kasa portakal 30-35 TL, kilosu 0,60 kuruş olan soğanın ise kilosu 2-3 TL olarak satılıyor.

“MEYVE LÜKS OLDU”

40 yılı aşkın bir süredir halde çalışan Şevki Dursun, halde işlerin arz-talep üzerine yürüdüğünü söyledi. Dursun, “Vatandaşın cebinde para yok, talep etmiyor. Eskiden vatandaş 3-4 kilo meyve alırken şimdi ‘meyve yemem’ diyor. Meyveye lüks gözüyle bakıyor. 10 sene öncesinde millet burada ürün almak için mal arardı. Şimdi biz ürünleri satacak adam arıyoruz. Yanlış tarım politikaları yüzünden şimdi bu durumdayız. Türkiye’de tarım sıfır. Tarımı bilen politikacı yok ki” diye konuştu.

“TADIMIZ TUZUMUZ KALMADI”

12 yıldır haldeki her işte çalışmış olan Aykut Telli, “Artık bizim işlerin tadı tuzu kalmadı. 10 sene önce burada kiralayacak dükkân yoktu, şimdi çoğu yer boş. Önceden ekonomik kriz olsa da kriz vatandaşın sofrasına gidecek meyve sebzeyi çok etkilemezdi. Şimdi biraz ekonomik dalgalanma olsun, biz iflas edecek konuma geliyoruz. Çiftçinin durumu ayrı dert. Gübre fiyatı, mazot fiyatı, makine fiyatı kat kat arttı. Bizim işlerimiz iyice bitti” dedi.

“KAZAKİSTAN’DAN, ÖZBEKİSTAN’DAN SOĞAN GETİRMEYE ÇALIŞIYORUM”

Hal esnafı Halit G. (soyismini açıklamak istemedi) ise 17 yıldır halde çalıştığını belirterek, “Esnaf en zor günlerini yaşıyor. Soğan bekledikçe çürür, buzhaneye de girmez. Şimdi satacak soğan yok. Özbekistan’dan, Kazakistan’dan soğan getirmenin yollarını arıyorum” şeklinde konuştu.

“HEP ZARAR, HEP ZARAR”

40 yılı aşkın bir süredir halde çalışan Şevki Dursun, hal piyasasının son 10 yıldır daha da geriye gittiğini söyleyerek, “10 sene öncesinde mazotun fiyatı, gübrenin fiyatı, dükkân kiraları, elektrik gibi minimum harcamalarımız şimdiye göre kat ve kat azdı. Şimdiki mazot ve gübre fiyatları 10 sene önceki fiyatların 5-6 kat fazlası. Haliyle bu durum bizim sattığımız sebze ve meyve fiyatlarına da yansıyor. 10 sene önceki parayla 15 TL olan 1 kasa portakal şimdi 30-35 TL nasıl satacağız, nasıl kâr edeceğiz, belli değil. Çiftçi ektiği maldan zarar ediyor, kabzımal aldığı maldan zarar ediyor, pazar sattığı maldan zarar ediyor, hep zarar, hep zarar. 10 sene önce öğleden sonra bile halde müthiş bir kalabalık vardı. Şimdi halde işler, sabah 10 olduğu zaman bitiyor” dedi.

“10 SENE ÖNCEKİ HALDEN ESER YOK”

Hal esnafı Halit G. ise 17 yıldır halde çalıştığını belirterek, “Esnaf en zor günlerini yaşıyor. Soğan depoları basılıyor, hal esnafını istifçilikle suçluyorlar. Ben satacağım ürünü neden bekleteyim? Soğan bekledikçe çürür, buzhaneye de girmez. Geçen sene ben soğanın kilosunu burada 50 kuruşa, hatta 35 kuruşa satacak adam bulamıyordum. Şimdi satacak soğan yok. Özbekistan’dan, Kazakistan’dan soğan getirmenin yollarını arıyorum. Bizim işimizi bilmeyenler, oturduğu yerde atıp tutuyorlar. Şimdi haldeki dükkânların bazıları boş, hal müdürlüğü dükkânları kiraya veremiyor. Maliyetlerimiz arttı, vatandaşın cebindeki para azaldı, çiftçi azaldı. 10 sene önceki halden şimdi eser yok” diye konuştu.

“MEYVE LÜKS OLDU”

Halde işlerin arz-talep üzerine yürüdüğünü ekleyen Dursun, “Şimdi vatandaşın cebinde para yok, talep etmiyor. Eskiden vatandaş 3-4 kilo meyve alırken şimdi ‘meyve yemem’ diyor. Meyveye lüks gözüyle bakıyor. 10 sene öncesinde millet burada ürün almak için mal arardı. Şimdi biz ürünleri satacak adam arıyoruz. Yanlış tarım politikaları yüzünden şimdi bu durumdayız. Türkiye’de tarım sıfır. Tarımı bilen politikacı yok ki. Çok değil iki sene önce millet çuval çuval soğanı çöpe atıyordu. Şimdi de satacak soğan yok. Geçen sene talep yoktu, herkes soğandan zarar etti. Şimdi de soğan eken az, o yüzden fiyatlar tavan. Bunu devletin dengelemesi gerek. Ama ben şimdiye kadar devletin tarımla ilgili ciddi bir hamlesini göremedim” şeklinde konuştu.

“ARTIK TADIMIZ TUZUMUZ KALMADI”

12 yıldır haldeki her işte çalışmış olan Aykut Telli de, “Artık bizim işlerin tadı tuzu kalmadı. 10 sene önce burada kiralayacak dükkân yoktu, şimdi çoğu yer boş. Süpermarket zincirleri kuruldu, market yöneticileri gidip direkt çiftçiden ürünü aldı, bizim işler de baltalandı. Ben halin çok şaşaalı dönemlerini hatırlıyorum. Ekonomik kriz olsa da kriz, vatandaşın sofrasına gidecek meyve sebzeyi çok etkilemezdi. Şimdi biraz ekonomik dalgalanma olsun, biz iflas edecek konuma geliyoruz. Çiftçinin durumu ayrı dert. Gübre fiyatı, mazot fiyatı, makine fiyatı kat kat arttı. Bizim işlerimiz iyice bitti. 10 sene önce aldığımız ürünü satamamak gibi bir endişemiz yoktu, şimdi fiyatları indiriyoruz, gene ürün çürüyüp çöpe gidiyor” dedi.

 

Soğan             Geçen yıl 2 TL         Bugün  7 TL

Patates            Geçen yıl 2 TL        Bugün  6 TL

Domates          Geçen yıl 3 TL        Bugün  6 TL

Ispanak            Geçen yıl 3 TL        Bugün  8 TL

Patlıcan            Geçen yıl 4 TL        Bugün 10 TL

Fasulye            Geçen yıl 5 TL        Bugün 15 TL