Yorumlar şöyle;
Ömer ÜRÜNDÜL: Kartal hakkı olanı aldı
Beşiktaş öncelikle Eskişehir’in pas organizasyonunu kesmeyi düşünmüştü. Veli ve Necip’in etkili preslerine geri dörtlünün de dikkatli katkısı eklenince bu isteklerini ilk 45 dakika gerçekleştirdiler. Bu şekilde oyunun kontrolünü ellerinde tuttular. Beşiktaş’ın karşı alanda çok kalması, ciddi maç eksikliğine rağmen Eneramo sayesinde oldu. Eneramo’unun hareketli driplingleri dışında sırtı karşı kaleye dönük topla rakip arasına girme özelliği bu konuda çok faydalı oldu. Beşiktaş üstün olduğu ilk yarıda üretkenlik sağlayamadı. Bunun da bir numaralı nedeni Fernandes, Olcay ve Gökhan’ın geçen haftaki kadar olumsuz değillerse de beklenen seviyede olmayışlarıydı. İkinci yarıda Beşiktaş tempoyu daha artırarak maçı adeta tek kaleye döndürdü. Takım halinde mutlak kazanma arzusunu hissettiriyorlardı. Gökhan, Olcay ve Fernandes de daha iyi oynamaya başladılar. Ve de bu yoğun baskının sonucunda bekledikleri gole de Eneramo’nun yerine giren Ömer’le, Fernandes’in başarılı asisti sonucu ulaştılar. Başarılı oynayan Eneramo’nun oyundan alınması da fizik olarak tam hazır olmayışından dolayı doğru bir karardı. Nitekim ki Bilic’in bu değişikliği de tutmuş oldu.
Bu dakikaya kadar rakibe hiç top kullanma ve hücum etme şansı vermeyen Beşiktaş son bölümde doğal olarak savunma ağırlıklı oynamaya başladı. Sadece son saniyede bir kornerde maçın en ciddi tehlikesini atlattılar. Bu da doğrusu bir şanstı. Sonuç olarak iki haftada kaybedilen 6 puandan sonra her takım için zor olan Eskişehir deplasmanında Beşiktaş, ilk 4 maçtaki kimliğine dönerek haklı bir 3 puan kazandı. Ben en çok Necip’i beğendim.
ESKİŞEHİR EKSİK OYNADI
Eskişehirspor takımını kendi sahasında bu kadar mahkum bir oyun oynadığını bugüne kadar hiç görmedim. Adeta dört kişi eksik oynadılar. Erman, Kamara, Necati ve Erkan sahada yoktular. 6 kişiyle de ancak bu kadar oynanır. Diğer oyuncular da ellerinden geleni yaptılar.
MAÇIN ADAMI: NECİP UYSAL
Metin TEKİN: Antalya dersleri…
Son iki haftanın mağlubiyetleri, seyircisiz oynanacak 4 maç ve bir daha üzerine basarak söylüyorum Bilic’in de kenarda olmayışı… Maç öncesi herşey olumsuz gözükürken Beşiktaş’ın ihtiyacı olan tek şey ilk 5 hafta sahadaki doğru takım şekli ve doğru oyundu. Evet, belki Beşiktaş’ın hücumunda zenginliğin olmayışını, pozisyon üretkenliğinde geride kaldığını ve hatta futbolunun seyir zevki vermediğini söyleyebilirsiniz. Ama eğer Beşiktaş’ın ligde bu sezon belirlediği bir hedef varsa, bu kadro yapısı itibarı ile olmazsa olmazı doğru savunmadır.
Dün akşam üç puanı getiren de attığı golden daha çok rakibe vermediği pozisyonlardı Beşiktaş’ın…Antalya’da Sivok ve Escude’nin orta sahadan kopup, yalnız kaldığında neler yaşayacağını görmüştü Beşiktaş… Eskişehir’de ise önde Eneramo ve Fernendas’i bırakarak sekiz kişi ile savunma yaparken, geri dörtlüsünü de çok doğru yerde kurarak rakibin defans arkasına geçmesine hiç izin vermedi Beşiktaş. İşte doğru takım savunması budur. Antalya’da Escude ile Sivok’un hatalarından bahsederken, bu maçta tabii Eskişehirspor’un yetersizliğinin de katkısı vardı bunda ama sanki hiç derse ihtiyaç yokmuş gibi göründü.
ATİBA HUTCHİNSON FARKI
Bireysel olarak baktığımızda ise bu oyun yapısında Necip’in performansını çok beğendiğimi söyleyebilirim. Keza Atiba Hutchinson Beşiktaş’ın en iyi değil ama en kullanışlı oyuncusu olduğunu bir kez daha gösterdi. Zorlu bir deplasmanda defansın solunda çok iyi oynadığını gördük.
Beni en çok şaşırtan şey Eskişehirspor’un etkisiz futbolu oldu. Erkan, Erman, Kamara, Bienvenu ve sonradan da Necati’den oluşan forvete bakınca çok daha verimli işlerin çıkacağını hayal ediyorsunuz. Ama dün akşam bu hiç olmadı. Beşiktaş ligde bundan sonraki haftalar için çok önemli bir üç puan aldı. Çünkü burada kazanamamasa bir yenilgiden çok daha fazlasına mal olabilirdi ligin akışında…
MAÇIN ADAMI: NECİP UYSAL
Turgay DEMİR: Altın gol!
Evvela şunu söyleyelim bu çok önemli bir galibiyet. İki yenilginin ardından Eskişehir gibi güçlü bir rakibi evinde yenmek her babayiğidin harcı değil. Peki nasıl oldu bu, gelelim oraya… Zorunlu rotasyon çok zor bir deplasmanda üç puan getirdi. İşin özeti bu. Almeida ve Ramon hastalanmamış olsa korkarım Bilic yine aynı 11’i sahaya sürüp yeni bir mental yorgunluk faciasına yol açacaktı. Atiba savunmanın soluna geçti, Necip ile Eneramo yorgun takıma enerji kattı ve takımın üzerindeki ölü toprağı kalktı. Hemen belirtelim; geçen hafta Antalya’da yapılmayanın yapılması ve Ömer Şişmanoğlu’na şans verilmesi de doğru bir hamleydi.
Kartal fırsat vermedi
Beşiktaş ilk 10 dakikadan itibaren oyunu kontrol etti, orta alanda iyi bastı ve daha önceki maçlarında baskın karakter rolündeki Eskişehirspor bu kimliğini kaybetti. Beşiktaş’ın çok pozisyon bulduğunu söylemek zor ama pozisyon da vermediler. Karşılıklı iki şut ve kaçırılan birer pozisyon vardı hepsi bu. İkinci yarıda görüntü yine değişmedi. Ligin ilk dört haftasındaki mücadele standardını yakalayan Kartal, Eskişehirspor’un oyuna hakim olmasına fırsat vermedi. Atiba yine görevini en iyi yapanlardan biriydi, Olcay geçen sezon olduğu gibi üçüncü kayıp haftasını kutluyor, Veli idare etti, Eneramo sırıtmadı, Ömer Şişmanoğlu ise “nöbetçi golcü” elbisesini çıkarmadığını kanıtladı. Dün kaybetmesi halinde Beşiktaş ciddi bir özgüven kaybı yaşayabilirdi. O nedenle altın değerinde üç puan aldılar. Kartal altın buldu dersek inanın abartmış olmayız.
Rıdvan DİLMEN: Beşiktaş’ın özgüveni biraz eksilmiş
Üst üste iki maçı kaybeden (Galatasaray ve Antalyaspor) Beşiktaş’ın dün akşam çıktığı zorlu deplasmandan üç puanla ayrılması gerekiyordu. Bu siyah beyazlı takım için çok önemliydi. Rakibi Eskişehirspor; çok özgüvenli bir takım, teknik direktörünün elinin değdiği bir takım, organize bir takım.
Karşılaşmanın 5. dakikası ile 35. dakikaları arasında Beşiktaş ağırlıklı, ancak duran top dışında pozisyonun olmadığı bir oyun oldu. 35. dakika ile 45. dakika arasındaki ise evsahibi Eskişehirspor ağırlık bir oyun izledik. Bu 10 dakikada Eskişehirsporlu Aytaç’ın direkten dönen bir topu da vardı.
TEKNİK KADROYU KUTLAMAK LAZIM
Beşiktaş, ikinci yarının başından itibaren oyunun ağırlığını tekrar eline aldı. Maça hakim olurken, pozisyon da bulmaya başladı. Pozisyonların devamında, Manuel Fernandes mükemmel bir orta yaptı (Buna pas da diyebiliriz). Süper yedek Ömer Şişmanoğlu da bomboş pozisyonda meşin yuvarlağı ağlarla buluşturdu. Golde Fernandes’in sol ayağıyla orta yapamayacağını düşünen Eskişehirspor savunmasının konsantrasyon eksikliği yaşaması da etkili oldu. Teknik kadroyu kutlamak lazım. Kadroda olmayan oyuncuları A2 takımında oynatıyorlar maç temposunu bulsunlar diye. Ömer oyuna girdikten sonra oyun onun üstüne kuruldu. Beşiktaş’ın ilk 4 haftaya benzer bir tablosu vardı ama tek eksiği o günlerden biraz öz güveni eksilmiş. Beşiktaş’ın sezon içinde dalgalanma yaşamaması için bu maçı alması gerekirdi.
Beşiktaş’ta özellikle ilk yarıda savunma ve önündeki oyuncular Veli ile Necip fazla ofansif katkı sağlayamayınca Eskişehirspor fazla açık vermedi. Golden sonra, oyunun son bölümünde Eskişehirspor biraz daha fazla risk aldı. Üç tane de pozisyon buldu.
Hakem Tolga Özkalfa’ya gelince; iyi bir yönetim gösterdi diyebiliriz. Ancak Olcay Şahan’ın pozisyonu penaltı verilebilir bir pozisyondu. Bence vermemesinin nedeni Olcay’ın bir adım fazla atmasıydı.
MAÇIN ADAMI: MANUEL FERNANDES
Sabah