Gerçek Kahramanlarla ”Babamın Sesi”

Türk Sineması
Anadil konusuna getirdiği farklı yaklaşımla çok ses getiren ve birçok ödülün sahibi olan "İki Dil Bir Bavul" filminin yönetmenleri bu kez Maraş olaylarından etkilenen bir ailenin hikayesini ...
EMOJİLE

Anadil konusuna getirdiği farklı yaklaşımla çok ses getiren ve birçok ödülün sahibi olan "İki Dil Bir Bavul" filminin yönetmenleri bu kez Maraş olaylarından etkilenen bir ailenin hikayesini anlatacak.

Yeni filmlerinin "Babamın Sesi" adıyla gelecek yıl gösterime gireceğinin müjdesini veren yönetmen Orhan Eskiköy, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, bu filmde, Kürt sorununa bir ailenin başına gelenler üzerinden bakarak, herkesin empati kurabileceği bir hikaye anlatmayı amaçladıklarını ifade etti.

Genç yönetmen, filmin gerçek kişiler ve onların gerçek hikayelerinden yola çıkarak yazılmış bir senaryoyu kurmaca bir olay örgüsüyle sinemaya aktaracağını söyledi.

"Belgesel sinemanın ikna ediciliği ve bir deneyimin aktarılmasındaki inandırıcılığı ile kurmacanın, hikaye anlatmak için yönetmene kazandırdığı teknik ve yaratıcı süreci birleştirmenin güçlü bir sinema dili oluşturacağı inancındayız" diyen Eskiköy, şöyle devam etti:

"(Babamın Sesi) bir aile ve onların kişisel ses arşivi üzerinden, Türkiye’nin güncel politik gündemini de arka fona koyarak, 1979-2009 yılları arasında geçen bir hikayeyi konu alıyor. Maraş olaylarından etkilenen bir ailenin hayata ve birbirine tutunma çabası ile her bireyin kendi belleğini ve kişisel tarihini geleceğe aktarma isteği filmin önemli sacayaklarını oluşturuyor.

Göç etme, gurbette yaşama, çift dilli olma, azınlık olma gibi kültürel çatışma yaratan ve bir türlü içinden çıkamadığımız konularda anlaşılır, insanın aklına ve vicdanına dokunan, inandırıcı bir film yapma niyetindeyiz."

Filmdeki ana karakterler gerçek kişiler

Filmin ana karakterlerinden biri ve aynı zamanda ortak yönetmeni olan Zeynel Doğan’ın ailesinin hikayesi bu.

Zeynel Doğan, "Orhan ile ‘İki Dil Bir Bavul’u yaparken tanıştık, ailemle ilgili yapacağım belgesel filmden bahsettim, projeyi beraber gerçekleştirmeye karar verdik" ifadelerini kullandı.

Karar aşamasından sonra proje üretmek için kolları sıvadıklarını dile getiren Doğan ilk olarak "Greenhouse belgesel geliştirme atölyesi"ne başvurduklarını ve o süreçte projenin potansiyelinin daha büyük olduğunu görünce projeyi kurmaca bir filme dönüştürdüklerini aktardı.

Doğan, projeyi geliştirme sürecini şöyle anlattı:
"Bu karardan sonra ilk olarak İstanbul Film Festivali kapsamında düzenlenen ‘Köprüde Buluşmalar Platformu’na başvurduk. ‘Babamın Sesi’ buradan iki ödül kazandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından verilen geliştirme desteğinin yanı sıra, Melodika tarafından verilen Post Prodüksiyon Destek Ödülü’nü kazandık.

Daha sonra Erivan’da düzenlenen ‘Altın Kayısı Uluslararası Film Festivali’ kapsamında gerçekleştirilen ‘Directors Across Borders’a, ardından 23-31 Temmuz 2010 tarihleri arasında düzenlenen ’16. Saraybosna Film Festivali’ kapsamında gerçekleştirilen ‘Cinelink Ortak Yapım’ platformuna katıldık. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Destekleme Kurulu’nun 13 Temmuz 2010 tarihindeki toplantısında da ‘Babamın Sesi’nin desteklenmesine karar verildi."

Filmin çekimlerine Mayıs 2011’de başlanacağını ve 4 hafta sürecek çekimlerin Elbistan ve Diyarbakır’da gerçekleştirileceğini ifade eden Zeynel Doğan, "Eylül sonuna kadar filmi bitirmeyi planlıyoruz. Festival takvimine bağlı olarak da muhtemelen 2012’de gösterime girecek" şeklinde konuştu.

Filmdeki ana karakterlerin de gerçek kişiler olacağını belirten Zeynel Doğan, annesi Asiye Doğan ve eşi Gülizar Doğan’ın kendi hayatlarıyla filmde yer alacağına, diğer yan karakterleri de Elbistan’dan gerçek kişilerin temsil edeceğine söyledi.

CNN Türk