Güçlü senaryosu ve oyuncu kadrosuyla yönetmenliğini Zübeyr Şaşmaz’ın üstlendiği film "Açlığa Doymak" 7 Aralık’ta sinemaseverlerle buluşuyor.
Daha önce Kurtlar Vadisi Filistin ve Muro filmlerinin de yönetmenliği yapan Zübeyr Şaşmaz, bu filminde ölüm oruçları, halvet ve güzellik konularını ortak bir yapı içerisinde beyaz perdeye aktarıyor.
AÇLIĞA DOYMAK’LA TÜRKİYE’DE BİR İLK GERÇEKLEŞTİ
Şaşmaz, Açlığa Doymak filmi ile Türkiye’de bir ilki de gerçekleştirdi. Açlığa Doymak filmi ilk galasını internet medyasına özel olarak yaptı. Kanyon’da 9 numaralı sinema salonunda gerçekleştirilen bu özel galaya İnternet medyasında görev alan çok sayıda yönetici ve editör katıldı.
Oldukça samimi bir ortamda gerçekleşen galaya Zübeyr Şaşmaz’ın yanı sıra filmin senaristlerinden Mustafa Çevik, oyuncu Ali Sürmeli ve Adnan Erdoğan da katıldı.
AÇLIĞA DOYMAK HAKKINDA…
Film, birbirlerinden farklı dünyalarda yaşayan üç insanın sıradan hayatlarının, ölümü dileyecek kadar büyük bir azaba dönüşmesini anlatıyor.
Açlığa Doymak, "Ruhsal bir azap, bedensel bir acıyla yenilebilir mi? İnsan, en temel ihtiyacı olan yeme-içme arzusunu bir amaç uğruna kesebilir mi?" sorusuna cevap arıyor.
Filmin Yapımcılığını ve yönetmenliği ZS Film Zübeyr Şaşmaz, Senaryo Zübeyr Şaşmaz, Mustafa Çevik, Görsel Yönetmenliğini Goran Meceva, Müziklerini usta sanatçı Erkan Oğur, Sanat Yönetmenliğini ise Fırat Yünlüel üstlendi.
FİLMİN ANLAŞILMASI BENİM İÇİN YETERLİ
7 Aralık`ta vizyona girecek filmin, senaristliğini, yönetmenliğini ve yapımcılığını üstlendiği Zübeyr Şaşmaz ile Ayşe Büşra Erkeç bir röportaj yaptı.
Filmin serüveni ne zaman başladı?
Filmin senaryo yazımına Mustafa Çevik`le birlikte 2011 yılının Temmuz ayında başladık ve Aralık başında bitirdik.
Ölüm teması üzerinden sevgi, nefret konularını ele almışsınız. Kardeşine vefalı bir kız, ailesine özlem duyan bir adam ve açlığa doyamayan bir kadın karakteri bizi karşılıyor; insanlar bundan ne anlamalı?
Açlık sadece midelerin boş olması anlamına gelmez. Bazıları sevginin açlığını çekiyor, bazıları hırslarının verdiği doyumsuzluğu, bazıları öfke ve nefretin izini sürerek bir açlığa düştürüyor. Hepimizin herkesin içinde olduğu durumlar bunlar.
O zaman filmin fragmanında gördüğüm için dile getirmekte sakınca görmüyorum "merhameti olmayanın ateşi söner" diyebilir miyiz?
Siz izlediniz filmi, izlemeyenler için bu sorunun cevabını zamana bırakalım mı?
Peki… Konu seçiminde sizi tetikleyen ne oldu?
Açlık bütün insanların ortak kaygısıydı, herkesin bireyler olarak ve toplumlarında bir açlığı var ben de bunu filme yansıttım.
Peki, son günlerde medya’nın gündeminde olan açlık grevlerinin etkisinde kaldığınızı düşünüyor musunuz?
Tam olarak böyle değil, elbette ülkemizde yaşanan her şey sanatçıları yakinen etkiliyor. Ben de biraz değinmek istedim bu konuya, fakat bu destek ve eleştiri olarak değerlendirilmemeli. Orada bir insan ve insan hayatı anlatılıyor.
Oyuncu seçiminde öncelikleriniz neydi?
Oyuncuları gerçekten çok aradım. Hazar Ergüçlü, karakterine uygun bir arkadaştı kendisiyle anlaştık ve dâhil ettik. Bu çok iyi oldu diğer arkadaşlarımızla da güzel bir ekip oluşturduğumuz kanaatindeyim.
Basın ve izleyici nasıl tepki verir bu filme?
Açıkçası büyük bir beklenti içinde değilim. Filmin anlaşılması benim için yeterli, insanların algılamasını bekliyorum sadece.
Son olarak, Cerrahî tekkesinin izlerini bu filminizde de görüyoruz. Araştırma yaptınız mı bu film için tekkede?
Hayır, araştırdığım bir şey değil, çünkü biliyorum. Bildiğim içinde filmim de yer verdim.
Filminizin yolu açık olsun diyorum, teşekkürler.
Ben teşekkür ederim.
Yazete/ İstanbul Ajansı