Yeşilçam filmlerinde görüntüler soluk, sesler kesik ve boğuk olur genelde. Bu sorunlar negatiflerdeki arızalardan kaynaklanıyor.
Zaman Gazetesi’nden Ayhan Hülagü‘nün haberine göre, Vipsaş Film Stüdyoları, Yeşilçam filmlerinin restorasyonunu yapıp filmlerin orijinal halde izlenmesini sağlıyor. Restorasyonu yapılan filmleri görünce ‘Aaa!! Yeşilçam filmleri yeniden çekilmiş’ tarzında bir gaf yapmayın diye uyarıyoruz.
Türk sinemasında Yeşilçam döneminde her hafta yeni bir film çekilirdi. Film sayısının fazlalığından mıdır bilinmez, dönemin yapımcıları filmleri arşivlemek gibi bir alışkanlığa sahip değildi. Film vizyondan çıktıktan sonra negatifi kuytu bir köşeye atılır, kaderine terk edilirdi. Televizyonlarda yayınlanan Yeşilçam filmlerinin görüntülerinin bozuk, renklerinin soluk olmasının sebebi bundandır. Bugünlerde bazı özel kanallarda yayınlanan Yeşilçam filmlerinin görüntüleri sizi şaşırtabilir. Televizyon karşısına geçenler "Aaa! Türkan Şoray yeni bir film çekmiş" diye düşünebilir. Çünkü negatifleri temizlenen dönem filmleri günümüzde çekilmiş gibi net ve ses kalitesi yüksek.
İstanbul Taksim’de yer alan Vipsaş Film Stüdyoları yıpranmış, çizilmiş filmlerin restorasyonunu yapıyor. Stüdyonun sahibi Özdemir Öğüt, Vipsaş’ı 1985 yılında kurmuş. Uzun yıllar Yeşilçam filmlerinin dublaj ve montajını yaptıktan sonra 2008 yılında film restorasyonu işine girmiş. Yurtdışından makineler getirilmiş; Almanya, ABD, Avusturya’dan gelen uzmanlardan 5 aylık bir eğitim alınmış. 2009 yılı başında ise Türkiye’de ilk film restorasyonu işlemi yapılmış.
Ekip, yapımcıların istekleri doğrultusunda Kemal Sunal’ın filmleri üzerine çalışma yapmış önceleri. Zamanla diğer filmler sıraya girmiş. Televizyonda yayınlanan ilk film de Şaban Ballıses adıyla ünlü bir türkücünün komik öyküsünü anlatan Kemal Sunal’ın oynadığı Şark Bülbül’ü olmuş. Sonraları Sunal’ın 25 filmi üzerine daha çalışılmış. Restorasyon çalışması ile eski filmlerdeki senkron kaymaları, kırık veya kopuk film dişleri ile çizikler, montaj hataları ve renk solmaları giderilmiş; filmler dalgalanmalarından arındırılmış.
Peki restorasyon nasıl yapılıyor? Filmler önce taranıyor, eşzamanlı olarak belirli bir oranda yatay ve dikey emisyon çiziklerinden arındırılıyor. Tarama sürecinde gerçekleşen sınırlı orandaki temizliğin ardından, dijital ortamda film restorasyonuna geçiliyor. Hard diske aktarılan filmin önce renk düzenlemesi sonra ses tamiri işleminden geçiriliyor. İşlemler bittikten sonra kolay muhafaza edebilmek için filmin birçok formatta çıktısı alınıyor.
4 kişilik ekibin başında Hacettepe Üniversitesi Fransız Filolojisi mezunu restorasyon uzmanı Mehmet Murat Özer var. Özer, televizyonların en çok yayınladığı Türk filmlerinin restorasyonunu yaptıklarını söylüyor. Ellerine gelen bazı filmler bakımsızlıktan kullanılamaz halde olduğundan çalışırken çok zorlandıklarını anlatıyor. Ancak bütün ekip, filmlerin gerek maddi gerekse sanatsal anlamda gerçek değerlerine tekrar kavuşabilmesi adına restorasyonun kaçınılmaz olduğu fikrinde hemfikir.
YAPIMCI VE OYUNCULAR ZİYARETİMİZE GELİYOR
Türk sinemasındaki birçok filmin görüntü yönetmenliğini yapan Özdemir Öğüt, film restorasyonu teknolojisini Avrupalılardan daha iyi kullandıklarını söylüyor. Türkiye’de bu işlemi ilk defa kendileri yaptıkları için mutlu olduklarını dile getiren Öğüt, "Dönemin yapımcı ve oyuncularından çok olumlu tepkiler aldık. Türk sinemasına katkı yaptığımıza inandığımız için işimize ayrı bir aşkla sarılıyoruz." diyor. Selvi Boylum Al Yazmalım‘ın yapımcısı Arif Keskiner ve başrol oyuncusu Kadir İnanır stüdyoyu ziyaret etmiş. Restorasyonu yapılan kendi filmleri hakkında bilgi almışlar. Filmlerin yeni halini görünce şaşırmışlar ve mutlu bir şekilde stüdyodan ayrılmışlar.
YAPIMCILAR KEMAL SUNAL FİLMLERİNİ TERCİH EDİYOR
Filmlerin restorasyonunu yapıp orijinal haline getiren Vipsaş Film Stüdyoları’nın yenilediği 30 filmin 25’i Kemal Sunal‘a ait. Atla Gel Şaban, Selvi Boylum Al Yazmalım, Çiçek Abbas, Şaşkın Damat, Sakar Şakir filmlerin bir kısmı sadece.