Sinema Salonları Ne Durumda?

Filmler
Nişantaşı Movieplex Sineması yaklaşık bir ay kadar önce sessiz sedasız kapandı. ‘Kapanan sinemalar’ listesinde ilk değildi Nişantaşı Movieplex. Görünen o ki, son da olmayacak. 2007-2008 se...
EMOJİLE

Nişantaşı Movieplex Sineması yaklaşık bir ay kadar önce sessiz sedasız kapandı. ‘Kapanan sinemalar’ listesinde ilk değildi Nişantaşı Movieplex. Görünen o ki, son da olmayacak. 2007-2008 sezonunda Ankara’da Batı ve Derya; İstanbul’da Kadıköy Broadway ve Hollywood sinemaları kapanmıştı. İzmir’de Bornova Çamlıca, Muğla’da Max Cinemarine de bu sezon kapananlardan. İstanbul’da ise Nişantaşı Movieplex’ten önce Ataköy Atrium, Ortaköy Feriye, Şişli Kent, Sefaköy Koloni Cinemarine, Teşvikiye AFM salonları ışıklarını söndürdü.

Sinema salonlarındaki azalma devam ederken; yerli filmler son yıllardaki yükselişini sürdürüyor. Zaman Gazetesi’nin haberine göre;  yeni dönemde 60’ın üzerinde Türk filmi vizyona girmeye hazırlanıyor. Film sayısının artışı ile salonların kapanması arasındaki ters orantılı bu tabloya şimdiye kadar biraz nostaljik ve romantik bir havada yaklaşıldı. Özellikle Beyoğlu‘ndaki sinema salonlarına ilginin azalması ve salonların yaşadığı zorlukların sebebi olarak alışveriş merkezlerindeki (AVM) sinema ‘zincirleri’ gösterildi. Konuya biraz daha dikkatli bakıldığında sorunun sektörün işleyişiyle ilgili olduğu sonucu ortaya çıkıyor.

Özen Film Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soyarslan, "Bu konuda birkaç temel problem var. Salonlar bütün ümidini yerli filmlere bağlamış durumda. Onlardan da 3-4 tanesi seyirciyi salonlar çekiyor. Onlar da hasılatı kısa zamanda elde etmek için çok sayıda kopyayla çıkıyor. Bu durum, salon başına düşen seyirci sayısını azaltıyor. 4 haftada gelecek seyirci, bir-iki haftada gelince sinema salonları zor durumda kalıyor." diyerek filmlerin vizyon tarihine ait önemli bir sorunu dile getiriyor. Bir başka önemli sorun da yerli yapımların yaz sezonunu ‘boş geçmesi’. Yerli filmlerin nisan-mayıs gibi sezonu kapatıp eylülde açtığını söyleyen Soyarslan, bu durumda 40’ın üzerinde filmin kış dönemine sıkıştığını belirtiyor: "Dolayısıyla da yerli filmler birbirini kırıyor.". Devletin sektöre desteğinin yetersiz olduğunu ifade eden Soyarslan, "En pahalı elektiriği sinema salonları satın alıyor. Recep İvedik, A.R.O.G gibi filmlerden devlet salonlar aracılığıyla yüklü miktarda vergi alırken; sektörü besleyen bu filmlere veya sinema salonlarına herhangi bir indirim ya da yardım yapılmıyor." diyor.

Türk filmleri bayram ve sömestr dönemini bekliyor

Bu olumsuz tablonun AVM tarafındaki yansıması da pek farklı değil. AVM’lerdeki sinemaları işleten iki büyük şirketten biri olan Mars Entertainment Group (Cinebonus Sinemaları) Satış ve Pazarlama Müdürü Elif Kaplangı da yaz sezonunun değerlendirilmesinden yana. Çoğunluğu AVM’ler olmak üzere 26 noktada hizmet verdiklerini söyleyen Kaplangı, tatil dönemine denk geldiği için AVM sinemalarında da bir düşüş yaşandığını söylüyor. Dünyada; Transformers (24 Haziran), Buz Devri (1 Temmuz), Harry Potter (15 Temmuz) gibi filmlerin yaz aylarında vizyona girdiğini söyleyen Kaplangı, halen gösterimde olan Buz Devri’nin 1 milyonun üzerinde izleyici sayısıyla 2009’un en çok izlenen 3. filmi olduğunu belirtiyor. Türk filmlerinin vizyon için genellikle bayram ve sömestr dönemlerini beklediğini söyleyen Kaplangı’ya göre, 3-4 filmin gişede öne çıkması sadece AVM’leri değil, tüm sektörü etkileyen bir durum. İlginç bir de ayrıntı veren Kaplangı, Cinebonus’larda film programlamalarının izleyici özelliklerine göre yapıldığını söylüyor. Yani seyircilerin film tercihi de sinema salonlarının bir noktada belirleyici olduğunu ifade ediyor.

‘Recep İvedik yazın daha çok kazanır’

Yapımcı ve sinema yazarı Nadir Öperli de, yerli yapım sayısındaki artış böyle devam ederse, vizyon aralığını genişletmenin mecburi olacağı düşüncesinde. AVM sinemalarının artmasının da bu şekilde değerlendirilebileceğini söyleyen Öperli, "Bence Recep İvedik, Kurtlar Vadisi, A.R.O.G gibi filmler yazın girseler bir şey kaybetmezler. Hatta bunlardan bir tanesi yazın girse daha büyük rakamlara bile ulaşabilir." diyor. "Sadece ‘sanat’ filmleri yazın seyirci kaybedebilir." diyen Öperli, "Sektörün yapım yönü destekleniyor hep. Dağıtım üzerine düşünmeye başlamadık henüz. Bu da zamanla olacaktır. Devletin salonlara da destek olması lazım. Avrupa ve Amerika’da böyle, sanat filmi gösteren salonlar desteklenmeli. İzleyicinin de teşvik edilmesi gerekir." şeklinde konuşuyor. ZAMAN