Hazırlayan: Yılmaz Yılmaz
“Amerika’yı seviyorum; özgürlük heykeli orada, yüksek yaşam standardı orada, düzen orada, insan hakları orada, en iyi doktorlar orada, hepsinden öte orası bir rüya ülkesi… İnsan üzülüyor, biz onca severken onları, onların yaşamlarını, özenirken onlara onlar neden anlamak ihtiyacı duymazlar bizi? Onlara göre sürekli bir üçüncü dünya ülkesi olarak mı kalacağız? Neden? Biz sizi örnek alıyoruz kendimize, ama sizi örnek aldıkça ilerlememiz gerekirken ilerleyemiyoruz, hep bir şeyler oluyor ve daha da geriye gidiyoruz. Anlamıyorum…"
Pekâlâ, bir Iraklının, bir Afgan’ın ağzından da dökülebilirdi yukarıdaki cümleler, belki de onlardan birisi söylemiştir bunları zaten.
Dünya için çılgın bir son öngören filmler, ya da yönetmenler, alıştığımız üzere bunu hep Amerika’yı odağa alarak yapıyor. Yani lafın uzununu kuşa çevirecek olursak: Başlangıç ve bitiş hep bu anakara üzerinden oldu ve hep de öyle olacak… Trük işte.
Donnie Darko’nun başarılı yönetmeni R. Kelly de bu tuzağa düşenlerden bence. Kıyametin kopacağı ilk yer varsın orası olsun, mesele ettiğimiz de o değil zaten; ancak kıyameti hazırlayan etkenlere baktığımızda filmin pek de masum olmadığını esefle görüyoruz. Film endüstrisi gerçekleri “istedikleri gibi” göstermek gibi tuhaf bir hastalığa zebun oldukça yöneltilen eleştirilerde de bir değişiklik olmayacaktır:
Yıkımın başladığı yer aynı zamanda yapımın başladığı yerdir, yani yıktık bir daha yıkarız ya da yıktınız madem biz de sıfırdan tekrar yaparız…
Kıyamet Öyküleri [Southland Tales, 2006] paranoya ve çılgınlığın hüküm sürdüğü yakın gelecekte, Amerika’nın güneyinde geçen bir kıyamet öyküsünü konu alıyor.
Los Angeles, 2008: Şehir, sosyal, ekonomik ve çevresel bir felaketin eşiğinde duruyor. “Kıyamet Öyküleri”, 4 Temmuz kutlamalarından önceki 3 gün içinde geçen epik ve sarsıcı bir film.
Güzel bir gün, 4 Temmuz yani. İnsanlar kokteyl düzenleyerek eğleniyor. Bir kamera tüm bu mutlu insanları kaydediyor filmin başında. Kamera evin içinde oynayan, eğlenen çocukları çektikten sonra bahçeye, açık havaya çıkar. Orda da aynı manzara vardır; insanlar mesuttur. Aniden bir sarsıntı, koca bir toz ve alev bulutu yükselir, şiddetli bir patlama olmuştur. Teksas teröristler tarafından nükleer bir saldırı yapılmıştır. İşte kıyamete giden yol bu saldırıdan geçiyor. Kıyamet, üçüncü dünya savaşının çıkması… Hedefte beş ülke var; Suriye, İran, Irak, Afganistan ve Kuzey Kore…
Film, aslında cumhuriyetçi kanada keskin eleştiriler getirmek gibi bir görevi de üstlense de şer eksenine bu beş devleti oturtmakta bir sakınca görmez. Yani, dünyada işleri karıştıran bu beş ülke olmasa her şey gül gülistan olacaktır sanki…
Filmde birçok ünlü var. Kıyamet Öyküleri’nin başrollerinde The Rock adı ile bilinen Dwayne Johnson, Sarah Michelle Gellar, Sean William Scott, Justin Timberlake, Mandy Moore, Miranda Richardson, Bai Ling ve Kevin Smith yer alıyor.
Donnie Darko’nun Yönetmeni Richard Kelly Terör Zanlısı Olursa…
İlk filmi Donnie Darko ile büyük çıkış yakalayan genç yönetmen Richard Kelly, 2006 Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye için yarışacak yeni filminin ilk gösterimi için Cannes’a gitmeye çalışırken kötü bir sürprizle karşılaştı.
Amerikan Savunma Bakanlığı, Richard Kelly ile ilgili bir soruşturma başlatırken, pasaportuna bir süreliğine el koydu. Tam adı James Richard Kelly olan genç yönetmenin bir isim benzerliğinden kaynaklanan karışıklık nedeni ile “terörist izleme listesi”ne dâhil edildiği sanılıyor.
İsim karışıklığı ile ilgili fikri sorulan Kelly, isim ve soyadının Amerika’da çok sık kullanılan isimler olduğunu belirtirken şunları ekliyor: “İçimdeki paranoyak komplo teorisi tutkunu, bana bunun bir tesadüf olmadığını, yeni filmimle ilgili olduğunu söylüyor.” Annesinden Amerikan vatandaşı olduğuna dair belgeleri bulup çıkarmasını istemek zorunda kalan Kelly’nin yeni filmi “Southland Tales” de bir önceki filmi “Donnie Darko” gibi Cumhuriyetçi kanadı kızdıracak cinsten sivri dilli bir politik bilim-kurgu.