Kulak çınlamasını hafife almayın!

Hastalıklar
Uykularınızı bölen ve neredeyse hayatınızı zehir eden kulak çınlamasından kurtulmak artık mümkün! Halk arasında kulak çınlaması sorunu olarak bilinen “tinnitus” rahatsızlığı, kulağa lazerle biyo-uyarı...
EMOJİLE

Uykularınızı bölen ve neredeyse hayatınızı zehir eden kulak çınlamasından kurtulmak artık mümkün! Halk arasında kulak çınlaması sorunu olarak bilinen “tinnitus” rahatsızlığı, kulağa lazerle biyo-uyarıcı etki oluşturularak yapılan “tinnitus tedavi sistemi”yle 2 ayda tedavi edilebiliyor. İleri safhalarda intihara sürükleyen rahatsızlığın belirtilerini ve tedavi sürecinin ayrıntılarını Prof. Dr. İrfan Devranoğlu anlatıyor…

Dünya nüfusunun üçte birinin kulak çınlaması şikayeti olduğunu biliyor muydunuz? Bazen dikkat dağınıklığına yol açarak, bazen uykuya dalmayı imkânsız hale getirerek günlük hayatı olumsuz etkileyen kulak çınlaması sorunu, artık geliştirilen yeni yöntemlerle kolayca tedavi ediliyor. Halk arasında kulak çınlaması olarak da adlandırılan “tinnitus” rahatsızlığı önemsiz görünse de zaman zaman çok ciddi hastalıkların habercisi olabiliyor. Gün içinde zaman zaman görülen kulak çınlamasının önemli olmazken, 24 saat boyunca devam eden ve kronik hale gelen kulak çınlamasının sorun olabileceğini belirten İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Devranoğlu, erken tanı ve doğru tedavi ile önemli hastalıkların eşiğinden dönmenin mümkün olduğunu söylüyor. Kulak çınlaması şikayetinin görülme sıklığının yüksek olduğunu dile getiren Prof. Dr. Devranoğlu; “Türkiye’de 15 milyon insan tinnitus hastası var. Dünya nüfusunun ise üçte biri kulak çınlaması şikayetiyle doktora müracaat ediyor, yaklaşık 2-2.5 milyar insanın kiminde az, kiminde dayanılmaz bir çınlama görülüyor” diyor. “Tinnitus”un gerçekte dışarıdan gelen bir sesli uyaran olmadan hastanın ses algılaması olarak tanımlandığını, bu sesin değişik tonlarda ve özelliklerde olabildiğini ifade eden Devranoğlu, hastaların bu sesleri kimi zaman bir çınlama sesi gibi duyarken, kimi zaman uğultu, rüzgar sesi veya bir makinenin çalışma sesi gibi tarif edebildiğini anlatarak, bunların hepsinin “tinnitus” olarak kabul edilmesi gerektiğini dile getiriyor.

TİNNİTUS TERAPİSİYLE YÜZDE 75’LİK BAŞARI

Yakın zamana kadar tam çare bulunamaz ve hastalara bununla yaşaması önerilirken, artık yeni tedavi metodu olan “Tinnitus Tedavi Sistemi” ile kulak çınlaması 2 ayda tedavi edilebiliyor. Çeşitli testlerle sorunun nereden kaynaklandığı belirlenip, tanının konulmasının ardından, kulağa lazerle biyo-uyarıcı etki oluşturularak yapılan “TİNNİTUS TEDAVİ SİSTEMİ” terapisiyle tedavi imkanı bulunabildiğini dile getiren Prof. Dr. Devranoğlu, dünyanın 45 fazla ülkesinde kullanılan bu yöntemle son bir yıl içinde, 2500 hastanın, 1700 kişisinde iyileşmeye ulaşıldığını belirtiyor. Sorunun çözümünde yüzde 75’lik başarı sağlandığını dile getiren Prof. Dr. Devranoğlu, bu yöntemle soruna zemin hazırlayan karmaşık süreçleri, vücudun doğal yolla kontrol altına alması sağlandığını ifade ediyor.

Tedavi, çınlamanın şiddetine göre 12 seanslık lazer ve elektromanyetik dalgalardan oluşuyor ve yaklaşık 2.5 ay sürüyor. Tedavi ile hem hasar onarılıyor, hem de hücre yenilenmesi sağlanıyor. “Tinnitus Lazer Kalemi” ile “tinnitus” hastaları, her gün 20 dakika, 90 gün boyunca kendi kendilerine tedavi uygulayabiliyorlar. Tedavi ile birlikte hastalar için hazırlanmış özel diyete uyulması şart koşuluyor.

ÇINLAMAYI AZALTMAK İÇİN BASİT TEDBİRLER ALINMASI YETERLİ

Kulak çınlamasının 14-85 yaş arasındaki herkeste karşılaşılabildiğini belirten Prof. Dr. Devranoğlu, kadınlarda görülme sıklığının erkeklere oranla daha yüksek olduğunun altını çiziyor. Islak saçla dışarı çıkılmasının hava akımıyla birlikte kulakta bir kireç tabakasının oluşmasına yol açtığını söyleyen Prof. Dr. Devranoğlu; “Menopoz dönemi de kadınlarda çınlama sorunu meydana getirebiliyor. Sakız çiğnemek, kasları çalıştırdığı ve çok iyi bir fizik tedavi yöntemi olduğu için herkese günde en az 1 saat sakız çiğnemesi öneriliyor” diyor. Kulak çınlamasını azaltmak içinse basit tedbirler yeterli: Yüksek sesli müziğe maruz kalmaktan kaçınılması, kan basıncının sürekli kontrol ettirilmesi, tuzlu yiyeceklerden uzak durulması isteniyor. Ayrıca, sinir sistemine uyarıcı etkisi olan kahve, gazlı içecek ve sigara tüketiminden uzak durulması, günlük egzersizlerle kan akımının düzene sokulması, gün içinde yeterince dinlenilmesi ve çok yorulmaktan sakınılması tavsiye ediliyor.   

TİNNİTUS NASIL ORTAYA ÇIKIYOR?

Tinnitus, genellikle işitme sinirlerinin mikroskopla görülebilecek kadar küçük olan uçlarında meydana gelen hasarlardan ötürü gelişiyor. Bu sinir uçlarının sağlıklılığı doğru ve kesin duymayı sağlıyor ve bunlarda meydana gelecek bir hasar işitme kaybı ve “tinnitus”a yol açıyor. İlerlemiş yaşla birlikte sinir uçlarında bazı değişiklikler meydana geliyor ve “tinnitus” ortaya çıkıyor.

ALERJİ, ENFEKSİYON YA DA TÜMÖR ETKEN OLABİLİYOR

Kulak çınlaması bir hastalık olması yanında bazen de başka hastalıkların belirtisi olarak da karşımıza çıkabiliyor. Bunların arasında kafatası tümörleri, dolaşım bozukluğu, damar rahatsızlıkları ve kireçlenme yer alıyor. Bu yüzden muayene ve testlerin ihmal edilmemesi ve kulak çınlamasının başka hastalıkların habercisi olup olmadığının öğrenilmesi büyük önem taşıyor. Enfeksiyon, kulak zarında delinme, orta kulakta sıvı birikmesi, orta kulaktaki kemiklerin eklem yerlerinin sertleşmesi, baş ve boyun bölgesindeki damar genişlemeleri (anevrizma), denge ve işitmeyi sağlayan sinirden kaynaklanan bir tümör (akustik nörinom) ve işitme kaybı kulak çınlamasına yol açabiliyor. Bunların dışında alerji, yüksek veya düşük tansiyon, tümör, şeker hastalığı, tiroid problemleri, baş ve boyun bölgesine gelen darbeler, bazı romatizma ilaçları, kimi antibiyotikler ve sakinleştirici ilaçlar da etki eden diğer faktörler olarak gösteriliyor. Tinnitus’un her durumunda tedavisi farklı oluyor. Dolayısıyla uzman kontrolüyle gerçek nedenin tespit edildikten sonra uygun tedavinin yapılması önem taşıyor.