Son yıllarda psikiyatrik bozukluklar oldukça yaygın görülüyor. Örneğin, depresyon Dünya Sağlık Örgütü’ne göre tüm hastalıklar arasında dördüncü sırada olan, tedavi edilmediğinde intihar gibi çok ciddi riskleri taşıyan, yaşam kalitesini bozan ve diğer fiziksel hastalıklarla olumsuz etkileşim gösteren önemli bir ruhsal bozukluk. Dünya Sağlık Örgütü tahminlerine göre depresyon 2020 yılında hayat kalitesini bozan ve malûliyet oluşturan hastalıklar arasında birinci sırayı alacak. Durum bu kadar ciddi! Ancak tedaviniz doğru olursa depresyondan yırtabilirsiniz ve hayatınızın merkezine onu bir daha sokmayabilirsiniz. Bu biraz sizin, biraz da psikiyatristinizin elinde olan bir durum. Ama işin içine ‘Antidepresan’ girince olaylar birden karışıyor. Depresyon gerçeği önümüzde ancak antidepresan konusu biraz tartışmalı. Bazı uzmanlar ‘Antidepresan bağımlılık yapar’ diyor, bazıları da ‘Doğru dozda, doğru tedavi şekliyle kullanıldığında hayat kurtarır’ görüşünü savunuyor. Rakamlara göre Türkiye’de sadece bir yılda tam 37 milyon kutu antidepresan tüketildi. Son dokuz yılda antidepresan kullanımı yüzde 160 artarak rekor kırdı. Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Irving Kirsch, günümüzde depresyon görülme sıklığının en temel sebebinin antidepresan olduğunu ileri sürdü. Psikiyatrist Dr. Mutluhan İzmir, ‘Antidepresan Tuzağı’ isimli kitabında da antidepresanların bazen gereksiz olduğuna ilişkin görüşlerini paylaştı. Hal böyleyken bize de antidepresan dosyasını açmak düştü.
Antidepresan hayatınızı kurtarabilir
5. Psikofarmakoloji Kongresi’nde konuştuğumuz Kongre Başkanı ve Psikofarmakoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mesut Çetin, depresyon hakkında, ‘Bu, tüm dünyada ikinci sırada bir ruhsal hastalık ve bu hastalık insanları işsiz bıraktığı gibi bir taraftan da başka hastalıklara da zemin hazırlama açısından Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2020 yılında önemli hastalık listesine alındı. Depresyon, tedavi edilmediği takdirde intihara varan sorunlar oluşturuyor. Bu konularda yanlış anlaşılmalar veya yayınlar olabiliyor. Bazı insanlar çıkıp ‘Antidepresanlar zararlıdır’gibi cümleler söylüyor. Antidepresanlar gerekli ve faydalıdır. Yerinde ve doktor denetiminde kullanıldığı, psikiyatri uzmanı denetiminde kullandığı takdirde çok lüzumlu ve gerekli ilaçlardır. Hayat kurtarır’ diyor.
Çocuklarımız risk altında
Gaziantep Üniversitesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Savaş ise ‘Genellikle aileler antidepresanları çocuklarına kullandırmıyor. Herkeste ‘Bağımlılık yapar’ düşüncesi var. Özellikle psikolog kökenliler, yaşam koçları Amerika’da çıkan birkaç çeviri kitabı okuyup ‘Antidepresanı çocuklara kullandırmayın’ diyor. Aileler de kullandırmıyorlar ve çocuklarda ileride madde bağımlılığı, cinsel travmaya maruz kalma gibi sorunlar ortaya çıkıyor. O girdaptan çocuğu kurtaracak olan basit bir antidepresan. Yanlış bilgilendirmeler sonucu geleceğimizi tehlikeye atıyoruz. Antidepresanlar bağımlılık yapmaz. Bağımlılık denen şey, o antidepresanın kesilme belirtisidir. Uzun süre antidepresan alındığında, kesilirken vücut reaksiyon veriyor. Fakat bunun da tedavisi kolay. Antidepresana doktor başlatır, doktor sürdürür ve bitirir. ‘Eczaneden alınan basit antidepresanlar için ne diyorsunuz?’ diye sorduğumuz Prof. Dr. Savaş, ‘Bitkisellerde sorun yok. Birine danışarak ilaç alınmaz. Sıkıntılıyım, alkol alayım denmemesi gerektiği gibi antidepresan da böyle kullanılmamalı’ diye konuşuyor.
Depresyon için sprey
Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feyza Arıcıoğlu da, ‘Zaman zaman ‘Depresyondayım’ diyen insanları mutlaka görüyorsunuzdur. Depresyon toplumda en sık görülen belki de en eski tanımlanmış psikiyatrik hastalıklardan biri. Beynimizde iki temel kimyasal maddenin azalmasıyla oluştuğu kabul ediliyordu. Tedavi stratejileri de bu maddeleri artırmaya yönelikti. Ancak hastalardan tedaviye dair bir yanıt da alınamıyordu. Şimdilerde yeni çalışmalarla heyecan verici gelişmeler kaydediliyor. Amerika’da yapılan tedavi için uzun süre beklenmeyecek bir burun spreyi üzerinde çalışılıyor. Henüz özel izinlerle ve sınırlı çalışmalar yapılıyor. İlacın piyasaya çıkması ruhsatlandırılması bir süreç alacak ama bu kadar ciddi gelişmeler gördüğümüz bir alan ve hepimizi, bu işle ilgilenen birisi olarak beni, klinikte bu sorunu yakından yaşayan tüm psikiyatri hocalarımızı yakından ilgilendiriyor diye düşünüyorum.
Yeni Şafak