SSUK’dan yapılan yazılı açıklamada, katkı maddesinin, tütün ve su dışında sigara ve diğer tütün ürünlerine işlemenin her basamağında katılabilecek şekerler, aromalar, içmeyi kolaylaştırıcı maddeler olduğu belirtildi.
Gençleri sigaraya alıştırmak ve bırakmak isteyenleri caydırmanın sigara pazarını elde tutmak için kritik stratejiler olduğu ifade edilen açıklamada, giderek artan rekabet ve halk bilinçlenmesi sonucunda tütün endüstrisinin ürünlerini satmak için cezbedici, bağımlılığı arttırıcı, hastalık bulgularını maskeleyici, çevresel tütün dumanını kamufle edici katkı maddeleri kullanıldığı vurgulandı.
Tütün ürünlerinin, nikotini ve çeşitli katkı maddelerini insan bedenine veren ileri teknoloji mühendislik ürünleri olduğunun belirtildiği açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Tütün endüstrisinin kendi belgelerinde tütün ürünlerinin içinde 100’den fazlasında belli farmakolojik etkiler olan 599 katkı maddesi olduğu belirtilmiştir.
Ülkemizde faaliyet gösteren bir sigara firması kendi internet sayfasında ürünlerinde 120 çeşit katkı maddesi bulunduğunu açıklamaktadır.
Yapılan bilimsel çalışmalar sigaraların içinde bulunan gamma-heptalactone, gamma-valerolactone, gamma-decalactone, delta-decalactone, gamma-dodecalactone, delta- undecalactone, gamma-hexalactone, CYP2A5 ve CYP2A6; asetaldehid gibi maddelerin nikotin metabolizması üzerinde etkili olduğunu ve bağımlılığı arttırdığını göstermiştir.
Mentol, üzerinde mentollü ibaresi olmayan sigaralarda da bulunmaktadır. Serinletici, yerel uyuşturucu etkisiyle sigaranın daha derine çekilmesine neden olmaktadır.
Katkı maddeleri zaten öldürücü olan bir ürünün cazibesini arttırmakta, kullanımını kolaylaştırmakta, bağımlılığını pekiştirmekte, bırakılmasını zorlaştırmaktadır.”
Açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi’nin ilgili maddelerinde içimi kolaylaştıran, renklendirme özelliği olan, sağlık faydası imasında bulunan veya enerji ya da canlılık ilintisi kuran aroma maddelerinin sınırlandırılmasını veya yasaklanmasını tavsiye ettiği belirtilerek, DSÖ’nün bu konuda uygulama rehberi hazırlama çalışmalarının sürdüğü ifade edildi.
Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu (TAPDK) Kararı’ndaki düzenlemelere değinilen açıklamada, yeni düzenlemede, tütün ürünlerinde izin verilmeyen girdiler arasında besin değeri olan vitaminler, mineraller, amino asitler, uyarıcı etki yapan kafein, guarana, taurin ve çoğu uyuşturucu etkisi olan bitkinin bulunduğu anlatıldı.
Açıklamada düzenlemenin belirttiği maddeler dışında kalan doğal ve yapay aroma maddeleri, meyveler, sebzeler ve bunların işlenmesiyle elde edilen ürünler, şeker, molaslar, bal, tatlandırıcılar, aromalar, çeşniler, otlar ve baharatlar, amonyak gibi nikotin metabolizması üzerine etkili kimyasallar, mentol, hastalık bulgularını maskeleyici maddeler, nemlendirici, koruyucu, yapıştırıcı, birleştirici, yoğunlaştırıcı çeşitli maddelerin izin kapsamında olduğu ifade edildi.
Katkı maddeleri yasaklarının, gençler arasında tütün kullanımını arttıracak, başlamayı özendirecek, bağımlılığı pekiştirecek maddelerin ürünlerden tamamen çıkarılması için uygulandığının anlatıldığı açıklamada, TAPDK’nın kararında ise bu özellik taşıyan maddelerin yasak edilmediği, dolayısıyla toplum sağlığı ve gençleri korumakta başarılı olmasının beklenemeyeceği ifade edildi.
Türk tütün bitkisinin katkı maddeleri olmadan kullanılamayacağı yönündeki yanlış bilginin, karar vericiler arasında hızla yayıldığı belirtilen açıklamada, Türk tütününün katkı maddesiz sigaralarda kullanılan tek tütün olduğu vurgulandı.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
‘Yanlış bir veriye dayanan endişelerle katkı maddelerini yeterince kısıtlamamak, gençlerimizi tehlikeye atmak olacaktır. Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi olarak, tütün kontrolünde en iyi uygulama yapan ülkeler arasında olduğumuzu iddia ederken, katkı maddesi yasaklarında en iyisini yapmamanın kabul edilemeyeceğini, yetersiz düzenlemenin, düzenleme yapılmamasından daha sakıncalı olduğunu düşünmekteyiz.
Gençleri tütün ürünlerine cezbedecek, içmeyi kolaylaştıracak, bağımlılığı arttıracak mentol dahil tüm katkı maddelerinin ivedilikle yasaklanmasını talep ediyoruz.”
AA