Ramazan boyunca oruç tutan kişilerin metabolizmalarının yavaşladığını ve az yemeye alıştığını belirten uzmanlar, bayramda ve sonrasında ağır yiyeceklerden kaçınılması konusunda uyarıyor.
Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi ve Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Ekrem Algün, yaptığı açıklamada, Ramazan boyunca Türkiye genelinde 16-17 saate varabilen uzun süreli açlık yaşandığı için metabolizmanın yavaşladığını ve kendisini az yemeye alıştırdığını belirtti.
Ramazan Bayramı ile yeme-içme alışkanlıklarının Ramazan öncesine döndüğünü ifade eden Algün, ”Özellikle bayramla insanlar fazlaca yeme işine girebilir ama buna dikkat etmek gerekiyor. Bünyeye aniden fazla yüklenilmemeli” dedi.
Besinlerin yavaş yavaş, kademeli şekilde, önce porsiyon sayısını artırılarak ve porsiyonlar bölünerek alınmasının sağlık açısından önemine değinen Algün, ”Günlük kalori ihtiyacımızı bir seferde değil, 3 ana ve 3 ara öğün olmak üzere bölerek, sık sık ve az az yeme şeklinde karşılamalıyız. Çok ağır yiyeceklerden kaçınmak lazım. Tatlı olarak daha çok sütlü tatlıları tercih etmek, tükettiğimiz tüm ürünlerde ölçüyü kaçırmamamız gerekir” diye konuştu.
"Doyumluk Değil Tadımlık Yiyin"
Türk toplumunda geniş ailelerin bayramlarda birbirini ziyaret ederek bolca ikram yaptığını anımsatan Algün, şöyle devam etti:
"Bizde misafirlik ve konuğa ikram çok önemli. Herkes misafirini memnun etmek ister, misafir de ev sahibinin teklifini geri çevirmek istemez. İkramdan almak isteriz ama dikkatli olmak gerekir. Böyle durumlarda mutlaka doymak için değil de tatmak için, ölçülü miktarda, tamamını tüketmeyecek şekilde ikramlardan alınabilir. İkramda tercih yapma şansı olursa şekerli, şerbetli hamur tatlıları yerine sütlü tatlılar, meyveli kompostolar tercih edilebilir.”
"Kalp, Şeker ve Hipertansiyon Hastaları Dikkatli Olmalı"
Prof. Dr. Algün, uyarılara kulak vermeyip Ramazan sonrası yavaşlayan ve az yemeye alışan metabolizmasına yüklenen kişilerde çok çeşitli sağlık sorunları olaşabileceğine dikkati çekerek, şunları söyledi:
”Sağlıklı kişilerde sindirim sistemiyle, hazımla ilgili sıkıntılar olabilir. Kalp, şeker ve hipertansiyonu olanlarda ciddi problemler yaşanabilir. Şeker ve tansiyonda dengesizlikler, ani yükselme ve düşüşler olabilir. Birdenbire yüklenilmesi halinde kişinin bilmedikleri hastalıkları ortaya çıkabilir. Kalp hastalığı olanlarda anormal, aşırı yemeler kalp krizini bile tetikleyebilir. Hipertansiyon krizlerini tetikleyebilir, felç, inme yapabilir.”
Diyet Yapacaklara Öneriler
Algün, Ramazandan sonra diyet yapacaklara da önerilerde bulunarak, ”Öncelikle metabolik bir sorunları olup olmadığının bir uzman tarafından değerlendirilmesi gerekir. Diyet yapacak kişilerin aktivitelerini artırmalarını öneriyorum. Diyete mutlaka bir diyetisyen, endokrinolog veya dahiliye uzmanıyla görüşüp başlanmalı. Ama bu işin de sırrı, sık sık ve az az, porsiyonları bölerek yemek. Tıka basa karnın doyurulmaması, dengeli beslenmek, hem protein hem yağ hem de karbonhidratlardan ölçülü şekilde tüketilmesi önem taşır” dedi.
Trt.net.tr