Yaygın ve karmaşık bir hastalık olan depresyonu tetikleyen birçok unsur vardır. Depresyon yaklaşık olarak her 10 kadından ve her 20 erkekten 1’ini etkiler.
Depresyonun sebepleri her kişi için birçok faktörden oluşur.
İşte Bu Faktörler;
Stres etkenleri,
Hamilelik
Kronik hastalıklar gibi durumları içerebilir.
Bu durumların arasında cinsiyet, yaş ve kişilerin depresyona yatkın hale getiren genetik faktörler gibi çeşitli etkenler de bulunur.
Kişileri depresyona yatkın hale getiren risk faktörlerinden biri cinsiyettir çünkü kadınlar depresyona yakalanmaya erkeklere oranla iki kat daha eğilimlidirler. Yaş unsuru da bu faktörler arasında sayılabilir.
Genç erişkinler depresyona yakalanmaya 65 yaş üzeri kişilere oranla daha eğilimlidirler.
Ancak, kronik tıbbi hastalıkları olan daha yaşlı erişkinlerin de depresyona yakalanma riskleri daha fazladır. Hamile kadınların da doğum sonrasında, postpartum (doğum sonrası) depresyon dediğimiz depresyonun belirtilerini yaşama eğilimleri fazladır. Ayrıca genetik, madde kullanımı, anksiyete, travma geçmişi ve başınızdan geçen stresli olaylar gibi faktörlerin de depresyon başlangıcında rol oynadığı kanıtlanmıştır.
Depresyona neden olan etken ister genetik, ister çevresel veya psikolojik olsun, uygulanabilecek çeşitli tedavi yöntemleri vardır. Tedavi; meditasyondan egzersizlere, psikoterapiden doğal takviyelere ve ilaç tedavisine kadar çeşitlilik gösterebilir. Eğer depresyondan muzdarip olduğunuzu düşünüyorsanız şikâyetlerinizi anlatmak üzere bir doktora başvurmalısınız.