Sağlık ve Eğitim Vakfı’na (SEV) bağlı olarak İstanbul’un eğitim vadisi Çekmeköy’de hizmet sunan SEV Amerikan Koleji (SAC), Türk edebiyatında polisiye romanların usta kalemi Ahmet Ümit’i konuk etti. SEV Amerikan Koleji’nin (SAC) öğrencileriyle buluşan usta yazar, “Yaşam, Yazın ve Öykü” üzerine bir söyleşi gerçekleştirdi.
Söyleşi öncesi öğrencilerin yaptığı röportajda usta yazar, ‘Patasana’ romanıyla ilgili sorulara yanıt verdi ve öğrencilere önerilerde bulundu. Ahmet Ümit, ‘Patasana’ romanındaki insanın içindeki şiddet ve kötülük duygusuna yönelik değerlendirmelerinin sorulması üzerine öğrencilere şunları söyledi:
‘BAŞKA BİR ŞEY LAZIM”
“İnsanın içindeki şiddet ve kötülük duygusunu ortadan kaldıramıyoruz. Çünkü saf iyi insan yok. Fakat kötülükten uzak bir sistem, kötülüğe mümkün olduğu kadar pirim vermeyen bir sistem kurmanın bir yolu var. Bunun için bir kaç şey lazım. Şiddet ve kötülük duygularının başka şeylerle doyurulması lazım. Mesela spor, mesela kendimizi kanıtlayabileceğimiz başka alanlar… Eğitim ya da sanat alanındaki çabalarımız gibi.”
“ÖTEKİLEŞTİRMEYEN EĞİTİM”
Şiddetle, kötülükle, savaşlarla mücadelede eğitimin sisteminin de temel bir rol üstlendiğine dikkat çeken usta yazar, şöyle konuştu:
“Eğitimde; şiddetten, ayrıştırmadan ve ötekileştirmeden uzak bir anlayış benimsenmeli. Din, dil, ırk, cinsiyet veya sınıfsal nedenlerle ötekileştirdiğimiz yani kötü saydığımız, aşağıladığımız bir politika, bir kültür anlayışından kurtulmak gerekiyor. İnsanlara barışçıl bir politika önerebilirsek, çocuklar daha çocukluktan itibaren barışçıl ve hoşgörüye dayanan bir kültürle büyürlerse ve bütün gerekli sosyo-ekonomik düzenlemeler yapılırsa, şiddet yok olmasa bile azalır.”
YAZAR OLMAK İSTEYEN GENÇLERE 4 ÖNERİ:
EMPATİ YAPIN: İnsanın yazar olabilmesi için empati duygusunun çok gelişmiş olması lazım. Bu duygu gelişmemişse yazar olunabileceğini sanmıyorum. Başkasının yerine kendini koyamıyorsan, onun psikolojisine giremiyorsan ve buradan yola çıkarak yeni bir karakter yaratamıyorsan iyi bir yazar olman pek mümkün değil.
DİLE HAKİM OLUN: Yazarın enstrümanı tabii ki dildir! Dil konusunda yetkin olmak lazım. Dolayısıyla yazar olmak isteyen birinin dili iyi kullanması ve Türkçe yazmaya hakim olması gerekir.
SANATLA İLGİLENİN: İyi bir yazarın sanatın diğer alanlarından da beslenmesi gerekiyor. İyi bir eser ortaya koyabilmesi için tiyatrodan, resimden ve müzikten de beslenmesi gerekir
FELSEFE BİLİN: Elbette ki felsefe bilmek gerekiyor. Çünkü insanı anlatıyoruz; ama o insanı anlatırken biz aynı zamanda bir toplumu, çağı anlatıyoruz ve o çağ ile yarattığımız karakterler arasında bağlantıyı kurmamız gerekiyor. Bunu yapabilmek için de felsefe bilmek lazım.