Nedim Türkmen, “Çanlar çifte pasaportlu Türkler için çalıyor” başlığıyla yayımlanan yazısında “Yurt dışı seçmen listelerini ele geçiren ülkeler burada isimleri yer alan ve kendi ülke vatandaşlığına geçenlerle ilgili mali bilgileri toplamaya başladı” ifadesini kullandı.
“Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ile Avrupa Konseyi’nin öncülüğünde hazırlanan ve 116 ülke tarafından 03.11.2011 tarihinde imzalanan ‘Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesi’ne Türkiye’de taraf olmuş ve bu sözleşme 20.05.2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 7018 sayılı ‘Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun’ ile mevzuatımıza girmiştir” diyen Türkmen, devamında “Bu kanun ile verilen yetkiye dayanılarak Bakanlar Kurulu söz konusu sözleşmeyi 26.11.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2017/10969 sayılı ‘Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesinin İlişik Çekince ve Beyanlarla Birlikte Onaylanması Hakkında Karar’ ile onayladı. Son olarak, 26.06.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2018/11790 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile sözleşmenin yürürlük tarihi 1 Temmuz 2018 olarak belirlenmişti” hatırlatmasında bulundu.
Türkmen, yazısına şöyle devam etti:
– Sözleşme ile taraf ülkeler arasında bilgi değişimi, yurt dışı vergi incelemeleri, eş zamanlı vergi incelemeleri, tahsilatta yardımlaşma ve tebligat konularında idari yardımlaşma öngörülmektedir. Bilgi değişimi üç şekilde yapılabilecektir: Talep üzerine bilgi değişimi, kendiliğinden bilgi değişimi ve otomatik bilgi değişimi. Bu yöntemlerden “otomatik bilgi değişimi” Türk vatandaşı olup yurt dışında çalışan ve çifte pasaporta sahip vatandaşlarımız için önemli sonuçlar doğuracaktır. Sözleşmeye taraf ülkelerdeki bankalar, sigorta şirketleri, saklama kuruluşları gibi finansal kuruluşlar, müşterilerinin sahip olduğu menkul kıymet, ortaklık payları, mevduat hesapları, saklama hesapları, sigorta ve anüite sözleşmeleri, türev finansal ürünler gibi finansal varlıklar ile bu finansal varlıklardan elde edilen kâr payı, faiz, kira, gayrimaddi hak, anüite, sigorta poliçe gelirleri gibi gelirler ile finansal varlık satış gelirlerini kendi ülkelerindeki yetkili makamlara bildireceklerdir. Bu verileri toplayan mali otoriteler, herhangi bir talep olmaksızın, otomatik olarak diğer ülkelerin mükelleflerinin mali bilgilerini o ülkelerle paylaşacaktır. Söz konusu bilgi paylaşımı karşılıklı olacaktır. Yani Türkiye bir ülkenin mukimi gerçek ve tüzel kişilerin finansal bilgilerini paylaşırken, söz konusu ülke de orada bulunan Türkiye’de mukim gerçek ve tüzel kişilerin finansal bilgilerini Türk Gelir İdaresi ile paylaşacaktır.
– Bilgi değişimi anlaşmasının yürürlük tarihi 1 Temmuz 2018 olarak belirlenmiş olmasına rağmen; Türkiye idari, teknik ve yasal altyapıyı tamamlayamadığı için bilgi değişimi 2019’un sonunda başlayacak. Bakanlar Kurulu‘nun hangi ülkelerle bilgi değişimi yapılacağını da belirlemesi gerekmekte. Paylaşılacak bilgilerin geriye dönük 10 yıl değil, sadece 1 yıl olacağını da hatırlatmak isterim. Türkiye’de mukim olmayan kişi ve kurumların mali hesaplarına ait bilgilerin karşılıklı paylaşımı çifte pasaportlu Türk vatandaşlarını; Türkiye’de elde ettikleri gelirleri, ikinci pasaport aldıkları ülkeden gizlemişler ise o ülkede aldıkları sosyal yardımların kesilmesi ve ödenenlerin cezalı olarak geri alınması ile karşılaşacaklardır. Türk vatandaşı ayrıca Alman vatandaşlığına da geçmişse Almanya açısından tam mükellef olarak kabul edilecek, hem Almanya hem de Türkiye’de elde ettiği gelir üzerinden vergi ödemesi gerekecektir. Gelir Vergisi 210 seri No’lu Genel Tebliği ile yurt dışında çalışma ve oturma izni alarak 6 aydan fazla yaşayan Türk vatandaşları dar mükellef kabul edilmektedirler. Çifte vergilendirmeyi önlemek için 3/5 mahsup sistemi olmakla birlikte, Türkiye’deki vergi oranlarının düşük olması, Almanya’nın ilave vergi alması sonucunu doğuracaktır. Türkiye’de en yüksek Gelir Vergisi oranı yüzde 35, Almanya’da yüzde 47.5, İngiltere’de yüzde 47 ve İsveç’te yüzde 61.5’dir.
– Yurt dışında toplam 6 milyon Türk vatandaşının yaşadığı ve bunların en son yapılan 24 Haziran 2018 seçimlerinde 3.032.206’sının yurt dışı seçmen olarak oy kullanma hakkı olduğu dikkate alındığında; yaklaşan tehlike büyüktür. Yurt dışı seçmen listelerini ele geçiren ülkeler bu listelerde yer alan ve kendi ülke vatandaşlığına geçenlerle ilgili mali bilgileri toplamaya başladılar bile. Bunu gören çifte pasaportlu Türk vatandaşları, 2016 yılından itibaren yılda 25 bin kişiden az olmamak üzere Türk vatandaşlığından çıkmaya başladılar