Yazar ve şair Mehmet Kurtoğlu, Türk edebiyatında Mehmet Akif Ersoy kadar büyük acılar yaşamış başka şair olmadığını ifade ederek, “Akif ve oğlu Emin’in hayatları film ve romanlara konu olabilecek niteliktedir. Akif’in hayatı bir trajedi olmakla beraber, bu trajedi kendisiyle başlamış, sonra oğlu Emin’le bitmiştir” dedi.
“Taceddin Dergahı’nda İstiklal Şairi Mehmet Akif” kitabı, Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü yayınlarından çıkarak okuyucuyla buluştu. Kurtoğlu, kitaba ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, Mehmet Akif Ersoy’un hayatından etkilendiğini belirterek, kendi duyguları çerçevesinde, milli şairi her yönüyle anlatan bir kitap kaleme aldığını söyledi.
İskoç asıllı yazar Thomas Carlyle’nin “Tarihi kahramanlar yapar” sözüne atıfta bulunan Kurtoğlu, “Bu sözden yola çıkarak onun hayatını anlatmaya çalıştım. Akif de bir kahraman. Onun biyografisinin aslında Osmanlı’nın yıkılış ve Cumhuriyet’in kuruluş tarihi olduğunu düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Kurtoğlu, Mehmet Akif Ersoy’u yeniden anlama ve anlatma denemesinde bulunduğunu aktararak, şunları kaydetti:
“Türk edebiyatında Akif kadar büyük acılar yaşamış başka şair yoktur. Akif ve oğlu Emin’in hayatları film ve romanlara konu olabilecek niteliktedir. Akif’in hayatı bir trajedi olmakla beraber, bu trajedi kendisiyle başlamış, sonra oğlu Emin’le bitmiştir. Hatta yakın dönemde oğlu Tahir’e kadar uzanan bir trajedidir. Oğlu Tahir, susmuş ve hiç konuşmamıştır. Onun suskunluğu da aslında bir trajedi sayılır. Yani trajik bir aile öyküsü ve bu öykü içerisinde bir kahraman var; Mehmet Akif.”
“Akif kelimenin tam anlamıyla inanmış, gerçek ve büyük bir şair”
Milli şairin, bir savaşçı ve derviş olduğunu dile getiren Kurtoğlu, üç bölümden oluşan kitabın ilk bölümünde Ersoy’un hayatını, ikinci bölümde de Akif’in şiirlerini ele aldığını ifade etti.
Yazar Kurtoğlu, üçüncü bölümde ise usta şairin İstiklal Marşı’nı yazdığı Taceddin Dergahı ile dergaha giden şair ve yazar dostlarıyla ilişkilerine yer verdiğini vurguladı.
Mehmet Akif Ersoy’un saygı duyulması gereken önemli şairlerden biri olduğunun altını çizen Kurtoğlu, “Bir yönüyle şair. Ondan dolayı saygı duyulması gerekir. Bazıları Akif’i şair bile kabul etmez. Akif, kelimenin tam anlamıyla inanmış, gerçek ve büyük bir şair. ‘Bülbül’, ‘İstiklal Marşı’ ve ‘Çanakkale’ şiirleri bile onun şair olmasına yeter. Bir yönüyle de kahraman. Hayatı hep mücadeleyle geçmiş. İmparatorluğun bütün coğrafyasını dolaşmış. Ben gittiği şehirleri yazarken yüzlerce ülke, kasaba karşıma çıktı.” diye konuştu.
“Şu andaki şairler gibi Türkiye topraklarına sıkışmış bir adam değil”
Kurtoğlu, Ersoy’un mütefekkir yönüne de işaret ederek, şöyle devam etti:
“Akif’in Berlin hatıraları aslında onun iç dünyasını yansıtır ve kendisiyle konuşmasıdır. Orada doğu ile batıyı kıyaslar. Osmanlı’nın yeniden dirilebilmesi için neler yapılması gerektiğine ve buradaki teknolojik gelişmelerden hareketle, ‘yeniden nasıl medeniyet kurabiliriz’ diye düşünür. Bütün İslam coğrafyasını gezmiş, o dönemin şartlarını görmüş, ufku geniş bir adam. Şu andaki şairler ve yazarlar gibi Türkiye topraklarına sıkışmış bir adam değil. İmparatorluğun üç kıtasında da at koşturmuş, milli mücadele içerisinde de yer almış kahraman bir adam.”
“Taceddin Dergahı’nda İstiklal Şairi Mehmet Akif” adlı biyografi kitabını okuyucuyla buluşturan Kurtoğlu, “Hasret ve Azap: Tanpınar’da Şehir ve Kadın”, “Bir Batı Masalı Shakespeare” ve “Metafiziğin Trajik Şairi Necip Fazıl” adlı biyografi eserlerine de imza attı.