günün birinde kaybolmak için değil aksine kalıcı olmak için yazılır şiir. Şairler şiirleri dilden dile dolaşsın, böylece her daim diri kalsın isterler. Şiirlerini kendilerinin önünde tutarlar her zaman ama yine de isterler ki isimleri de şiirleriyle yaşasın, unutulmasın.
Ne yazık ki bazı şairlerimiz zamana yenik düşmüş, bir dönem bekledikleri üne kavuşmuş olsalar bile bir vakit sonra unutulmuşlar. İş Bankası Yayınları işte bu şairleri yeniden gün yüzüne çıkarmak için anlamlı bir adım attı.
İş Bankası Kültür Yayınları bir vefa göstererek bir zamanlar ünlü olmalarına rağmen sonradan adları hiç anılmaz olan şairleri okuyucuyla buluşturmak için Kayıp Şairler dizisi başlattı. Zamanın şiir dünyamızdan alıp götürdüğü, neredeyse acımasızca yok saydığı bu muazzam birikim yeniden gün yüzüne çıktı. Danışmanlığını Ahmet Oktay’ın, editörlüğünü Ruken Kızıler’in yürüttüğü dizinin ilk kitapları olarak Halim Şefik’in Otopsi ve Nevzat Üstün’ün Ak Yeşil Kavak Ağaçları yayımlandı. 1.100 adet basılan kitaplar numaralandırıldı.
Halim Şefik (1913-1990) Orhan Veli’nin mahalle arkadaşı. Aziz Nesin’in romanını yazmak istediği adam, Melih Cevdet’in "Bu küçük kitabıyla kırk yıllık şiirimizi temize çıkarmıştır." dediği dosttur. İlk şiirlerini 1943’ten itibaren yayımlamaya başlayan Şefik az sayıda şiir yazmış, tek kitap çıkarmış. Cam ve kundura işlerinden gümrük memurluğuna pek çok işte çalışmış Halim Şefik. Emeklilik yıllarında gezici kitapçılık yapmış. Sokaklarda, vapur ve trenlerde kitap satarken bir yandan yüksek sesle İstanbullulara şiirlerini okumuş. Sloganı da var: "Kırk yılda yazıldı, 40 dakikada okunur." "Bu bir kılıç balığının öyküsü/Yazılmasa da olurdu/Ama bizi yeni sulara götürecek akıntı durdu" dizeleriyle başlayan Balık Ağzı şiiri pek çoklarının hafızasında bir Ahmet Kaya şarkısı olarak duruyor.
Kitabın girişinde bir değerlendirme yazısı kaleme alan Ahmet Oktay, Halim Şefik’in şiirinin Garip şiirinin yedeğinde geliştiğini söylüyor. Halkın gündelik konuşma diline yaslanan bu şiir anlayışının ömrü kısa olunca Halim Şefik de sağlığında unutulmuş bir şair kimliği kazanmış. Ahmet Oktay, "Şiirin ömrü ya da hayatiyeti bir anlamda dönemin öteki şairlerinin ürettiği, genişlettiği, egemen kıldığı şiirle bağlantılı. O şiirin uzağında kaldığını sezemeyen şair, bir yerde unutulmaya aday oluyor." diyor.
Nevzat Üstün, Kayıp Şairler Dizisi’nin ikinci şairi. Ak Yeşil Kavak Ağaçları adlı kitabıyla hatırlıyoruz şiirini. 1926 yılında doğan Üstün, geçirdiği trafik kazası sonucunda 53 yaşında hayatını kaybetmiş. Üstün, büyük kentlerden kasabalara, köylere her birinin kendine özgü yaşantılarına, sorunlarına tanık olmuş ve bu tanıklıklardan süzdüğü çok sayıda şiir, öykü ve inceleme kitabı yayımlamış. Eserleri Sovyetler Birliği’nde ve Bulgaristan’da da ilgi görmüş, yayımlanmış. Ak Yeşil Kavak Ağaçları’nın yeni baskısında, şairin ölümünden önce hazırlıklarını sürdürdüğü "Tarih Bir Çiçek mi" adlı şiir kitabına ve yakın arkadaşı Edip Cansever’den bir mektuba da yer veriliyor. Ahmet Oktay, Nevzat Üstün’ün şiiriyle ilgili değerlendirmesinde "Birçok şairin başına gelen Nevzat Üstün’ün de başına geldi. Şiiri işlevsizleşti, ister istemez değişen okur beğenisi o şiiri de yürürlükten kaldırdı, tüketimden yoksun bıraktı." yorumunu yapıyor.
Şiirin kayıp isimleri
Kayıp Şairler Dizisi’nde yer verilmesi planlanan isimlerden bazıları şöyle: Suat Taşer, Türkan İldeniz, Ömer Bedrettin Uşaklı, Rüştü Onur, Muzaffer Tayyip Uslu, Baki Süha Ediboğlu, Kenan Harun, İlhami Bekir Tez, Fethi Giray, Arif Dino, Fahri Erdinç, Emin Ülgener, Orhan Murat Arıburnu, Oben Güney.