Hatice BİLİCİ (Eğitimci-Yazar)
Çocuk kitabı yazmak düşündüğümüzden daha önemli ve daha zordur aslında. Hayatı onların yaşına uygun basit bir dille yazabilmek için önce yeniden çocuk olmak gerek. Çocuklarla vakit geçirip onları objektif bir bakış açısıyla gözlemlemek ve bunu bir yaşam tarzı haline getirmek olmazsa olmaz bir unsurdur. Hangi dönemde yazılırsa yazılsın bir masal ya da bir hikâye çocuk masumiyetini, hayal dünyası renginde bembeyaz sayfalara aktarabilmelidir. Çocuk kitaplarının tarihi serüvenine baktığınızda özellikle 19’uncu yüzyılda çocukların ve çocukluğun felsefe ve edebiyat alanında büyük önem taşıdığını görürsünüz. Dış dünyaya henüz açılmamış, hayata dair tecrübesi olmayan çocuklar için her şeyin tarifi, izahı, sunumu basit bir lisanla yapılmalıdır. Yine onlara kelimeler aracılığı ile aralanan hayal penceresi son derece renkli, eğlenceli ama bir o kadarda öğretici olmalıdır.
Yıllar önce bir arkadaşım çocuk kitaplarından öğrenebilecek çok şey olduğunu söylediğinde açıkçası biraz gülmüştüm ona. Ama çocuk kitaplarının inanılmaz dünyasına girip ben de yazmaya başladıktan sonra onun ne demek istediğini anlayabildim. Ne zaman elime bir çocuk kitabı alsam bana ne katacağını merak ederek soluksuz okuyorum. Kitabı elime alıp bana masumiyeti, değerlerimi, iyi insan olabilmenin ne kadar şükür edilecek bir erdem olduğunu tekrar hatırlattığı için yazarına teşekkür ediyorum.
Çocuk kitaplarının sayfalarını çevirmeye başladığında yabancı kimse olmadığını fark edersin Tanımadıklarınla tanışırsın. Kahramanlar sizi tutup hikâyenin ya da masalın ta derinlerine sürüklerler. Bu macera dolu yolculukta kötü kalpli olan kahramanlar hep kaybederler. Bu da çocuk kitaplarının adalet kelimesini çocukların hayatına yansıtma biçimidir.
Empati kurmayı ve İnsanı anlamayı en çok başardığımız zamanlar, çocuk kitabı okuduğumuz zamanlardır. Yüzyıllardır süregelen bu kadim dil bize hoşgörülü olmayı, hayatın paylaşıldığında güzelleşeceği mesajını verir. Bu kadim dil adeta sihirli bir değnek gibi masallarla bize dokunur o an yaşadığın her şey o ışıltıyı sana aktarır.
Çocuk kitaplarının hamuru umutla yoğurulur. Kitabı yazanda, okuyanda umutla hayata bakar, düştüğü yerden kalkıp devam etmeyi öğrenir. Bir çocuk kitabının sizi duygulandırması, hüzünlendirmesi vicdanınızı harekete geçirir. İyi olanın kazanması adalet kelimesini hayatınızda yüceltir. Hayalleri ve umutları yeşerten çocuk kitapları sizi dinamik ve hayata sımsıkı tutunan biri yapar.
Ebeveynler en çok çocuklarının kitap okumayı sevmediğinden şikâyet ederler. Aslında her çocuk kitap okumak ister. Burada çocukları suçlayarak işin kolayına kaçmamak, çözüm üretmek önemlidir. Anne babaların, öğretmenlerin çocuğun karakterine uygun, yeteneklerini ışıldatacak ilgisini çekecek görselliği ön planda tutarak kitap seçimi yapmaları gerekir. Özellikle çocuğunuzla beraber satın aldığınız ve birlikte okuyup değerlendirdiğiniz kitaplar çocuğunuzla birlikte oluşturacağınız dünyanın temelin kuvvetlendirecektir. Çocuğunuzla okuduğunuz kitap sizi onun gibi düşünebilmeye yöneltir, onun gibi düşünebildiğinizde çatışmalar azalacak, iletişim daha kaliteli hale gelecektir.
Çocuk kitapları bize hayatı sunuyor. Yeter ki penceremizi aralayıp bakmayı bilelim. Bence, ne zamandır çocuklarımızla bir kitap seçimi yapmadığımızı düşünüp harekete geçelim.
Haydi…