Bu yıl ilk kez düzenlenen I. Van-İran Film Günleri, muhalif kimliğiyle tanınmayan yönetmenlerin imzasını taşıyan 14 İran filmine ev sahipliği yapıyor. Van Valiliği’nin gerçekleştirdiği ve gelecek yıl festivale dönüşecek film günlerinin fikir babası ise İpekyolu Camii’nin sanatsever imamı Adnan Yıldırım.Hafta içinde yaşanan ‘olaylar’la haber bültenlerine konu olan Van, bugünlerde bir kültür etkinliğine ev sahipliği yapıyor. Kapıların, camların kırıldığı Cumhuriyet Caddesi’nde şimdi İran’dan gelen sinemacılar "Kocast, kocast? (Nerede?)" diyerek Turkuaz İş Merkezi’ni arıyor. Ticaret yapmak için değil, I. Van-İran Film Günleri’nin gerçekleştirildiği Cinevan sinemalarına gitmek için. Vali Münir Karaloğlu’nun himayesinde düzenlenen etkinlik, 5 milyon dolarlık bütçesiyle İran sinemasının en pahalı filmi olan Şehriyar Behrani imzalı ‘Süleyman’ın Krallığı’nın (Mülki Süleyman / The Kingdom of Solomon) Türkiye galasıyla başladı. Etkinlikte İran sinemasından aralarında Gizli His, Aal, Süleyman’ın Krallığı ve Kayıp Gerçek’in de olduğu 14 uzun metraj film gösterilecek.
İranlı sinemacılar deyince dünyada olduğu gibi ülkemizde de Kiyarüstemi, Mecidi, Penahi, Makmalbaf ya da Ghobadi akla gelecektir. Ancak ilk yılında ve oldukça mütevazı imkânlarla yapılan I. Van-İran Film Günleri’nde bu isimler yok. Olmamalarının bir sebebi de organizasyona İran Kültür Elçiliği destek verdiği için hükümetten ‘izinli’ filmler gelebiliyor. Bu yüzden de etkinlikte daha çok İran iç piyasasına filmler üreten Ali Rıza Ferid, Ali Muallim (yapımcı), Behram Behramian gibi yönetmenler var. Hal böyle olunca ilk yılındaki etkinliğin ‘yıldızı’, ülkemizde de çok bilinen ‘Hz. Yusuf’ dizisinin başrol oyuncusu, çektiği filmlerle de İran’da çok popüler olan Mustafa Zemani oluyor. Otelde ve caddede yürürken yolunu kesenler olduğu gibi, ziyaret için gidilen Akdamar adasındaki güvenlik görevlileri bile fotoğraf çektirmek için Zemani’nin koluna giriyor.
FİLM GÜNLERİNDEN ‘ALTIN KEDİ’YE
İran’dan gelen sinemacılar ve davetlilerle ilgilenirken mutluluğu yüzünden okunanların başında Adnan Yıldırım geliyor. Biraz sohbet edince sebebini anlıyoruz. Halen Van İpekyolu Camii’nin imamı olan Adnan Yıldırım, Vali Münir Karaloğlu’nun desteğiyle gerçekleştirilen Film Günleri’nin fikir babası. 22 yıldır imamlık yapan Adnan hoca, hayli farklı bir imam portresi olarak karşımıza çıkıyor. Yaklaşık 100 tabloluk bir resim koleksiyonuna sahip. Üstelik bunun yarısını ‘mecburen’ elinden çıkardığını söylüyor. Daha önce de Van’da ve Ankara Resim ve Heykel Müzesi’nde sergiler açan Adnan Yıldırım, 6 aydır Film Günleri için çalışıyor. Daha önce resim sergisi ve koleksiyonu için Tahran, Tebriz ve Şiraz’a giden Yıldırım, etkinliği bir festival olarak Vali Karaloğlu’na açınca olumlu cevap almış. Ancak ilk yıl biraz ‘nabız yoklamanın’ daha iyi olacağına karar verilince festival, film günlerine dönüşmüş. "Kısmetse seneye festival olacak." diyor Adnan hoca. Hatta, hayata iki farklı gözden bakan o meşhur Van kedisinden ilhamla festivalin adını bile belirlemiş kafasında: Altın Kedi Film Festivali. Gelecek yıl için hedeflenen bir diğer ‘gelişme’ de etkinlik konseptinin Van’ın coğrafî konumuna uygun olarak İran, Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan ve Irak sinemasından yapımların katılımıyla genişletilmesi.
Van’da bir İran filmi çekilecek
Van-İran Film Günleri, ilk yılında turfanda ‘meyvesini’ verdi diyebiliriz. İranlı yönetmen Ali Rıza Ferid, bu yıl içinde çekmeyi planladığı filminin bir bölümünü Van’da çekecek. Daha önce Van ve Tatvan’da çalıştığını söyleyen Ferit, "Van-Tatvan arasında feribotla çok gittim." diyor. Ölen kocasının Türk olduğunu öğrenen İranlı bir kadının Türkiye’ye gelip kocasının izini sürmesini anlatan film, Tebriz’de başlayıp Van’da devam edecek. Van Valiliği’nden film için destek sözü alan Ferid, Van gezisi sırasında şehre ve özellikle Akdamar adasına daha dikkatli gözlerle baktığını kaydedelim.