Program’da Filistin milletvekili Şeyh Seyyid Ebu Msameh’in konuşmasıyla başladı. Filistin davasının İslam ümmeti için önemini belirten Ebu Msameh, Türkiye ve Filistin’den birçok sivil toplum kuruluşunun Filistin halkıyla dayanışma çerçevesinde İstanbul’da bir araya gelmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Şeyh Ebu Msameh’ten sonra sözü MAZLUMDER İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu başkanı Ramazan Beyhan aldı. Filistin halkının maruz kaldığı zulümleri bazı temel meselelere vurgu yaparak tahlil etti. Beyhan’ın zikrettiği sorunlar şöyle içme suyu sorunu, seyehat hakkına yönelik kısıtlamalar, filistin topraklarının abluka altında tutulması, Filistinli mülteciler ve Filistinli mülteciler sorunu. Bunlara ek olarak İsrail’in nükleer silahların yaygınlaşmasının önlenmesine dair anlaşmayı imzalamayı reddeden bir ülke olması da İşgalci İsrail yönetiminin dünya üzerinde nasıl bir tehlike olduğunu gösterdiğini dile getirdi.
Sonrasında kürsüye gelen Muhammed Khayr Musa’nın konuşmasında öne çıkan noktalar ise şunlardı: “Filistin halkı işgal altındayken ümmetin geri kalan kısmının yaşmalarına rahatça devam etmesi haramdır. Kudüsü fetheden komutanlardan halife Ömer el-Faruk’un (ra) bir Arap, Selahaddin Eyyubi’nin bir Kürt, Nureddin Zengi’nin ise bir Türk olması Kudüs meselesinin bütün ümmetin davası olduğunun bir alametidir.
Programda konuşan STK temsicilerinden biri de Hikmet Eğitim ve Araştırma Vakfı adına söz alan Kazım Sağlam oldu. Programın başlığına da atfen Kudüs’ü ümmetin kalbine benzeten Sağlam, Küdüs’te barış olmadığı dönemlerde dünyada da barışın olmadığına dikkat çekti ve kalbinde bir hastalık bulunan bir bedenin sıhhatli olmasının mümkün olmayacağını ifade etti.
Türkiye’den katılan bir diğer sivil toplum temsilcisi geniş bir camianın kanaat önderi olarak Türkiye’deki İslami kesimde önemli bir rolü olanRamazan Kayan oldu. Anadolu Platformu Yüksek İstişare Kurulu başkanı Kayan sözlerine kalbinde Kudüs davası olmayan müslümanın eksik ve arızalı olduğunu belirterek başladı. İsrail’in zulmünün bu düzeyde devam edebilmesinin sebebi olarak İsrail’in gücünün değil İslam ümmetinin zaaflarının dikkate alınması gerektiğini belirten Kayan, Müslümanların aşırılıklardan sakınarak sıhhatli bir mücadele biçimi geliştirmesi gerektiğinin altını çizdi. Kayan sözlerini şöyle tamamladı; “Filistin davasında Musa (as)’ı yalnız bırakan İsrailoğulları gibi değil, Efendimiz (as)’ın arkasından heryere gideceğini taahhüt eden ve onu asla yalnız bırakmayan ashab-ı kiram gibi olmamız gerekiyor. Allah teala hepimize Kudüs’ün özgürleşmesini görmeyi nasib etsin.”
Filistinle dayanışma gecesi konuşmaların yanında birçok renkli etkinliğe de sahne oldu. Birçok Filistinli şairin Kudüs’e dair şiirler okuduğu gece de çocuk şairler de sahne aldı. Bunlardan ayrı olarak Filistinli gençler tarafından bir de tiyatro sergilendi. Program boyunca birkaç kere sahneye gelen Filistinli sanatçı Söylediği neşidlerle salondaki katılımcılara duygulu anlar yaşattı. Program çocuklar arasında yapılan çekiliş sonucu iki kişiye bisiklet hediye edilmesiyle sona erdi.
MAZLUMDER İstanbul Şubesi Basın Bürosu