Denemenin ‘e’ hali

Etkinlikler
"Kendimi alıp da yazımın ortalık yerine oturttum mu, denemem başlamış demektir…/ Ben denemeyi şiir gibi yazarım. Ona hiçbir artık söz eklemem. Hiçbir yerini de eksik-gedik bırakmam…/ ...
EMOJİLE

"Kendimi alıp da yazımın ortalık yerine oturttum mu, denemem başlamış demektir…/ Ben denemeyi şiir gibi yazarım. Ona hiçbir artık söz eklemem. Hiçbir yerini de eksik-gedik bırakmam…/ Deneme bir de biçem demektir.

Biçem, yani üslup yoksa deneme de yoktur. Üslubun tanımı da şudur: yazarak ölmek…" Denemeyi bu cümlelerle anlatıyor ustası Salah Birsel. Bir kalıba sığdırmak mümkün mü denemeyi? Her yazarın, her kalemin kendine has üslubu, ‘deneme’si var. Çorum’da yayımlanan üç aylık edebiyat dergisi "Aşkın (e) Hali" 2011’in ilk sayısını ‘deneme’ye ayırmış. ‘Sorularla denemeyi soruşturmak’ çabasına girişen özel sayıda, günümüz deneme yazarları Hilmi Yavuz, Ahmet İnam, Ali Çolak, Sadık Yalsızuçanlar, Nihat Dağlı, Mehmet Aycı, Mustafa Uçurum gibi çok sayıda isimden ‘deneme’yi anlatan yazılar yer alıyor. İlhami Atmaca, Suavi Kemal Yazgıç, Atilla Birkiye, Ahmet Günbaş, Mustafa Oğuz’un da aralarında bulunduğu pek çok isim de deneme üzerine kendilerine yöneltilen on soruya cevap veriyor. Deneme söz konusu olur da, ona emek vermiş ustalar unutulur mu? Montaigne, Çiçero, Nurullah Ataç, Suut Kemal Yetkin, Muallim Naci, Fuat Köprülü, Salah Birsel… Bu ustalardan seçilmiş denemeler de yer alıyor dergide. Deneme özel sayısı, bugünün denemecilerini tanıyıp düşüncelerini öğrenmek ve edebiyatımızın bu en atak, en zevkli türünü sevmek için yeni bir sebep olabilir. (0364 225 11 16/www.askinehali.com)