A’dan Z’ye Edebiyat İçin Varız!

Etkinlikler
Röportaj: Selim Sebilci Cemil Meriç’in ifadesiyle “hür tefekkürün kalesi” olan dergiler… Uzun bir zaman dergilerin ve dergiciliğin merkezi İstanbul idi; hâlâ da öy...
EMOJİLE

Röportaj: Selim Sebilci

Cemil Meriç’in ifadesiyle “hür tefekkürün kalesi” olan dergiler… Uzun bir zaman dergilerin ve dergiciliğin merkezi İstanbul idi; hâlâ da öyledir. Sanatın –özelde edebiyatın- merkezi İstanbul olduğu için bu böyledir sanırım… Doğrudur da… Ancak son yıllarda taşradan da iyi işlere imza atan nitelik çıtası yüksek dergiler çıkmaya başladı.

Eskiden taşra dergisi denilince tasarımından içinde yazılara varana değin “basitlik” ve “söz kalabalığı ile edebiyat yapmak” akla gelirdi. Aslında merkezi İstanbul olduğu halde taşra dergisi sınıflandırmasına giren dergiler de yok değil.

Bu seri konuşmalarda ana akım dergilerden uzakta, taşra dergilerinin dinginliğinde konaklamaya çalışacağız.

İlk dergimiz AZ Edebiyat; namı diğer A’dan Z’ye Edebiyat… Aydın’ın Nazilli ilçesinden ses veriyor AZ Edebiyat Türkiye’ye.

AZ Edebiyat dergisi genel yayın yönetmeni Kemalettin Bal ile yayıncılık serüvenlerini, dergiciliği ve projelerini konuştuk.

Hocam, önce sizi tanıyabilir miyiz?
Sivas’ta dünyaya geldim. Eğitim hayatım üniversite dâhil orada geçti. Aydın’da edebiyat öğretmenliği yapıyorum. Okur-yazarım.

AZ Edebiyat nasıl doğdu?
Üniversite yıllarından beri bir şekilde dergicilikle tanışıklığım vardı. Ege bölgesinde görev yapıyorsanız, Anadolu’nun birçok bölgesindeki gibi birkaç sayılık da olsa dergilere rastlamanız pek olası değil. Bir şehirde edebiyat dergisinin çıkmaması bir boşluk mudur? Bunun cevabını mutlaka ‘evet’ olarak cevaplamak mümkün olmasa da, aynı şehirde aynı rüyayı görmek amacıyla uykuya dalan iki kişi de olsa vardır. Buluşmak tanışmak için dergi sizin yerinizi sobeleyen bir adrestir aynı zamanda. Uzak şehirlere dağılmış aynı dili susan birçok insanın var olma ihtimali de sizin dergi çıkarmanıza sebep teşkil ediyor. Bu ve benzer birçok sizin dahi tam bilemediğiniz sebepler dergi çıkarmaya itiyor sizi. Dostlarınızla görüşmeleriniz oluyor. İstişare ediyorsunuz sonra ‘bismillah’ deyip yola çıkıyorsunuz.

Nazilli’de dergi çıkarmanın ne gibi zorlukları var ya da zorlukları var mı? Destek görüyor musunuz?
Dergi çıkarmak başlı başına zorluktur zaten. Derginin her aşaması zordur buralarda. Matbaa sürecinden tutun dağıtım sürecine kadar. Derginin kâğıdının seçimi, mizanpajı, renk seçimi, postanede derginin kaça gönderileceği sizin yönlendirmenizi bekliyor. Kültür bakanlığına anlaşmalı derginin kaça gideceğini ilgili memura ancak bir haftada anlatabildim. Bir ilçede daha önce yapılmamış bir şey yapıyorsunuz. Bir de dışarıdan kaynaklı ilçede olmanızı zorlaştıran bakış açıları kalıplar var. Derginizin tanıtımı yapılırken bile taşrada olmasına rağmen’le başlayan, sevimli, sıcak, gibi baş okşayıcı cümlelerle karşılaşıyorsunuz. Oysa bizler dergi çıkarıyoruz. Bu işin nerede olduğu neden bu kadar önemlidir. Kalite sorunumuz varsa taşra dergisiyiz diye kimse saçımızı okşayıcı kendilerince yüreklendirici cümleler kurmasın. Kötüysek kötüyüzdür. Bu kadar net olmalısınız. Benim de zenci arkadaşlarım var. Cümlesi nasıl bilinçaltımızın üstünlükçü tavrını ortaya seriyorsa, yukarıda bahsettiğim türde cümleler de bilinçaltımızın taşra merkez ayrımını ortaya koyuyor. Biz İstanbul’da çıkıyor olsaydık ne değişecekti? Hallac-ı Mansur’un ifadesiyle düşmanın taşından çok dostun gülü yaralıyor. Kimsenin yanağımızı sıkmasına ihtiyacımız yok. Bir iddianın peşindeyiz. Yazıyoruz. Hak çizgisi içinde eleştirin. Ama okşamayın.

Uzaklardan dostlarımız var, varlıkları bile destektir bize.
Dergimize bu sayıdan itibaren Nazilli Belediye Başkanı Sayın Haluk Alıcık Bey destek olacağını ifade ettiler. Bunun söylenmiş olması bile bizim için önemli bir destektir. Kendisine teşekkür ediyoruz.

Dergi ilk yılını bitirdi. Oldukça iyi bir tasarımla da ikinci yılına girdi. İçerik olarak bir değişim var mı?
Her sayı içerik olarak bir değişimdir zaten. İlk sayıda 48 sayfa kendinden kapaklı olarak yola çıktık, ardından 56 sayfaya çıktık. Bu bizim için önemliydi. Sayfa sayımızın artması kalitemizi aşağı çekmedi. Son sayımız ise kapak dâhil 60 sayfa. Derginin içeriğini örtmeyecek, önüne geçmeyecek şekildeki her değişime açığız.

Taşra dergilerinde genelde yayınlanan ürünlerin vasat olduğu söylenir. Hâlbuki AZ Edebiyat’ta durum hiç de öyle değil. Birçok usta ismi dergide görmek mümkün… Bunu nasıl başardınız?
Bunu nasıl başardınız sözünü bundan 30 yıl öncesinin imkânlarıyla sorsaydınız bir anlamı olurdu. Ancak günümüzde nerede olduğunuz bir araya gelmeniz için hiçbir sorun çıkarmıyor. Bir birimize bir tuş kadar uzağız nihayetinde. Usta isimlerin bir arada olması dergimizin o isimler nazarında nasıl algılandığını ortaya koyuyor. Belki bu soruyu dergimizde yer alan ustalara “neden az edebiyat dergisine ürün yolluyorsunuz” diye sormak lazım. Cevabı bizden çok onlarda gizli.

Usta isimlerin yanında genç isimlere de şans veriyor musunuz? Dergiye ürün göndermek isteyen okuyucularımıza bu konuda neler söyleyebilirsiniz?
Dergimizin kapısı herkese açıktır. Usta ya da genç olmasından çok iyi ürün olması önemlidir. Şimdiye kadarki çizgimiz bunu az çok ortaya koydu. Ürünü yayımlanmadığı ya da ilk sayfalarda yer almadığı için darılan üstatlar oldu. Saygı duyduk kendilerine. Ama bizim kendi çizgimiz var ve bu hep böyle kalacak.

Sizce de edebiyatta hâlâ taşra-merkez ayrımı var mı?
Zihinlerimizde, hatta bilinçaltımızda bu ayrım var ve sanırım daha uzun bir süre devam edecek. Olmasa idi böyle bir soru sorma gereği duymazdınız. Ama biz bir taşra dergisi değiliz. Hatta hiçbir yerin dergisi de değiliz. Sadece dergiyiz. Yaslandığımız hiçbir duvar, sığındığımız hiçbir liman yok. Sadece dergi kalarak da dergicilik yapıyoruz. Bunu yapabildiğimiz sürece de var olacağız.

AZ Edebiyat dergisine ulaşmak için ne yapmalıyız, dergiyi nasıl bulacağız?
Türkiye’nin hemen her ilinde temsilcilerimiz ve dergimizi bulabilecekleri kitap evleri var. Dergimizin yakın zamanda veb sayfası tamamlanacak. Oradan daha sağlıklı iletişim kurma imkânımız olacak. Onun dışında facebook sayfamız iletişim için kullanılmaktadır. E-mail adreslerimiz: azedebiyat@gmail.com; azedebiyatdergisi@hotmail.com telefon numaramız: 0506 582 95 94

AZ Edebiyat dergisi olarak projeleriniz var mı, okuyucuyu neler bekliyor?
Niyetimiz sadece dergi ile sınırlı kalmamak. Önümüzdeki yıldan itibaren az edebiyat yayınları’nı kurmayı düşünüyoruz. Usta-genç şair yazar arkadaşların kitaplarını yayına hazırlayacağız. Alt yapı çalışmaları bütün hızıyla sürüyor.