Dosya çerçevesinde; “Yeraltı edebiyatı diye bir tür var mı, yoksa bu bir pazarlama taktiği mi? Yeraltı yayıncılığı nedir? Bir metin ne zaman yeraltı eşiğini aşar? Blog çağında yeraltı neresi? Fanzinleri yeraltı edebiyatının neresinde konumlandırabiliriz?” soruları yeni sorular doğurdu. Kafa ve kavram karmaşası ortadan kalkmasa da ortaya yine kapsamlı bir dosya çıktı. Dosyada Altay Öktem, Hasan Bülent Kahraman, Şenol Erdoğan, Cem Akaş, Hande Öğüt, Özgür Uçkan, Süreyyya Evren, Hikmet Temel Akarsu, Ozan Marakoğlu’nun görüşleri, Bahadır Baruter’in ise çizimleri yer alıyor.
Dergide ayrıca iki de önemli söyleşi var. İlki, geçtiğimiz Haziran’da 87 yaşında yitirdiğimiz, 20. yüzyılın en önemli entelektüellerinden olan Jorge Semprun, ikincisi de yeni şiir kitabı Melez Zamanlar ile 2011’in hem Ceyhun Atuf Kansu, hem Behçet Necatigil şiir ödüllerini alan Ferruh Tunç. Genç kuşağın son zamanlarda en çok okunan birkaç yazarından biri olan, şimdilerde Az adlı romanı okunan, tartışılan Hakan Günday, okurların ve yeni yazar adaylarının okumasını zorunlu gördüğü kitapları, nedenleriyle birlikte Notos’a anlattı. “Günlerin Getirdiği” bölümünde farklı özelliklerden dört yayınevinin yöneticisi, 2010 verileriyle 2011 öngörülerine ilişkin soruları yanıtladı. Notos’un yeni sayısı tüm Türkiye’de, 900 satış noktasında bulunabilir.