Haziran ayında yeni çıkan kitaplar

Kitap
Abdullah Güner’in haberi Haziran [2013] ayında yeni çıkan kitapları sizler için bir araya getirdik. Bu ay yayınlanan kitaplar şöyle oldu:   PINAR YAYINLARI Milli Görüş (1969 – 1980), ...
EMOJİLE

Abdullah Güner’in haberi

Haziran [2013] ayında yeni çıkan kitapları sizler için bir araya getirdik. Bu ay yayınlanan kitaplar şöyle oldu:
 

PINAR YAYINLARI

Milli Görüş (1969 – 1980), Serkan Yorgancılar, 536 Sayfa, 20,00 TL

1948’de İTÜ Makine Mühendisliği Bölümü’nü bitiren Necmettin Erbakan için okulun mezunlar albümünde şu satırlar yazılıydı: “Toylardandır. Sofudur, dindardır ve çalışkandır. Hayatının yarısını namaz, yarısını da projeler işgal eder. Sınıfının yarısını kendisi, yarısını da arkadaşları işgal eder. Proje ve raporları, Saatli Maarif Takvimi gibi geniş izahlıdır. Herkesin bir sayfada bitirdiği konuyu o kırk sayfada özetler. Kendisine cıvata nedir diye sorarsanız, izaha demir filizlerinin naklinden başlar ve o kadar anlatır ki, nihayet namaz vakti gelir ve sonunu dinleyemezsiniz…”

“Bağımsızlar Hareketi” olarak adlandıran bir grupla yola çıkan, 26 Ocak 1970’de MNP olarak resmileşen Milli Görüş Hareketi, 4 defa kapatılan ve 5 defa kurulan partileriyle Türk siyasal hayatına damgasını vurmuş; 1974-1978 tarihleri arasında küçük ortak olarak 4 kere, 1996-1997 döneminde ise büyük ortak olarak beşinci kere hükûmette yer almış ve iktidar döneminde, Kıbrıs harekâtı, ağır sanayi hamlesi, D8 grubu, denk bütçe uygulaması, havuz sistemi, kaynak paketleri ile Türk siyasetine silinmeyecek damgalar vurmuştur.

 

ENSAR YAYINLARI

Gönül Dünyamızı Aydınlatanlar, Prof.Dr. Mehmet Demirci, 330 Sayfa, 12,00 TL

Gönül dünyâmızı aydınlatanlar; Velîler, Allah dostları, erenler. Hz. Peygamber’in mânevî vârisleri. Yaşadıkları devirde, hayatları ve davranışlarıyla örnek olanlar. Vefatlarından sonra ise sözleri, eserleri, menkıbeleri ve şiirleriyle asırların ötesinden tâliplerine, sevenlerine ışık saçanlar…

Elinizdeki kitapta, işte bunlardan 70 tanesine yer verildi. Onların kısa hayat hikâyeleri, menkıbeleri sâde ve anlaşılır bir üslûpla dile getirildi.

İbadetlerin İç Anlamı [Besmele – Ramazan Kültürü], Prof.Dr. Mehmet Demirci, 236 Sayfa, 9,00 TL

Dinin de bir zâhiri, bir bâtını, yani bir dış yönü bir de iç yönü vardır. Abdestin, namazın, orucun, haccın iç anlamlarını bilmek, bu ibâdetleri daha zevkli yapmaya yol açar. Onlara bir mânevî derinlik ve zenginlik katar.

İbâdetlerde gerçek amaç, eli, yüzü temizlemek, eğilip kalkmak, akşama kadar aç durmak olmamalıdır. Asıl gaye, bunlarla birlikte ama bunlardan daha önemli olarak, ibâdetlerin insanı Allah’a yaklaştırması, O’nunla iletişim kurmayı sağlamasıdır. Bu kitap bunları anlatmaya çalışacaktır.

 

İBB KÜLTÜR A.Ş. YAYINLARI

Türk Yazarların Gözüyle Dünya Kentleri, Sefa Kaplan, 293 Sayfa, 60,00 TL

Batılı yazarların Doğu’yu ziyaret edip bu konuda yazmalarının uzun bir geçmişi vardır. Batı hakkında yazan ilk Türk ise, 17. yüzyılın ünlü gezgini Evliya Çelebi’dir. Evliya Çelebi’yi 18. yüzyılda Osmanlı elçisi olarak Paris’e giden Yirmi Sekiz Çelebi Mehmed Efendi izlemiştir.

Türk Yazarların Gözüyle Dünya Kentleri adlı kitap, Türk yazarların dünyanın çeşitli şehirleri hakkında yazdıklarını gözden geçirerek farklı bakış açılarından dünyaya bakmamızı sağlamaktadır.

“Çalışmada Evliya Çelebi’den Ahmet Hamdi Tanpınar’a, Ahmet Haşim’den Çetin Altan ‘a, Hasan- Ali Yücel’den Şavkar Altınel’e uzanan bir çizgide dört yüz yıllık bir süreç içerisinde, dünyanın muhtelif kentlerinin ‘bizim’ yazarlarımız tarafından nasıl algılandığını; önce Osmanlı’nın, arkasından Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları dışındaki hayat tarzlarını meydana getiren zihniyetlerin, ne türden yadırgayışlara ve kıyaslamalara yol açtığını ortaya koymaya çalıştık.

 

İZ YAYINLARI

Cahiliyye Döneminde Araplar, Harun Öğmüş, 374 Sayfa, 21,00 TL

İslâm dini ile birlikte Arap kültürü, medeniyeti ve tarihi birçok bilimsel çalışmanın konusu olmuştur. Ancak bu çalışmalar genel olarak İslâm tarihi ile mahduttur. İslâm öncesi Arap yaşantısına dair bildiklerimiz ise oldukça sınırlıdır. Bu çalışma, İslâm öncesi Arap toplumunu anlama ve anlatma yönünde bir çabadır. Bunu yaparken, elimizde bulunan en önemli veriden, Arap edebiyatından ve özelde de Arap şiirinden yararlanmakta. İslâm öncesi Arap toplumuna ayna tutan Cahiliyye dönemi şiirleri, dönemin toplumsal örgütlenme yapısını, kabileleri, kabile kültürünü, kabile kültürünün biçimlendirdiği davranış şekillerini, yeme-içmeden eğlenmeye kadar birçok önemli detayı bizlere aktaran birinci derecede bir kaynaktır.

Sudan Gelen Bir Hz. Musa Romanı, Lütfi Parlak, 374 Sayfa, 21,00 TL

Tabutu alan kadın, çocuklarını evde bıraktığı için hayli telaşlıydı: “Ya ağlarlarsa, ya sesleri duyulursa, ya başlarına bir şey gelirse…” diye endişeleniyordu. Gerilmiş yaydan, çekilmiş kılıçtan daha gergin olduğu için başı dik, gözleri ilerideydi. İki arada bir derede kaldığından sıkıntıdan patlamak üzereydi. Arada ağzını açıp derin derin soluyordu. Öyle ya… Ya çocuğun öldürülmesini bekleyecekti, ya da göz göre göre canından bir parça olan yavrusunu tabuta koyup suya verecekti. (…) Nihayet yerden aldığı kapaklı tabutu kucaklayıp evine getirdi. Koklayıp okşadı, ağlaya sızlaya alnına şefkat öpücükleri kondurdu. Sonra da cesaretini toplayarak bebeği yerleştirdiği ziftli tabutun delikli kapağını üzerine bağladı. Güneş tesir etmesin diye topladığı ağaç yapraklarını gölgelik ederek hepsini birbirine iliştirdi. Ardından Allah’a havale edip Nil’e bırakıverdi.

Yeniden Sosyoloji, Korkut Tuna, 480 Sayfa, 27,00 TL

Yeniden Sosyoloji, 2002 yılında ilk kez yayınlandığında; Korkut Tuna, üniversite sistemini değerlendiren ifadeler kullanmıştı. Kendisi, ilerleyen yıllarda bu sistemin içinde aktif bir biçimde yer aldı; sistemin yenileştirilmesi çabaları içinde uygulayıcı olarak bilgi ve tecrübelerimden pratik sonuçlar elde etmeye çalıştı. Şimdi, ikinci baskıya yazdığı önsözde “…emeklilik günlerinde tekrar “Yeniden Sosyoloji” demenin, diyebilmenin çabası içindeyim” diyor. Yeniden Sosyoloji ifadesi, onun sosyoloji bilimine duyduğu güven ve bu bilimin çok hızlı değişen toplum olaylarını anlayabilmeye, değerlendirebilmeye olan katkısından dolayıdır. Bu eser, 2002 yılından sonra yazarın yaptığı konuşma, tebliğ ve yazılardan yapılan eklemeleri de ihtiva etmektedir.

 

DERGÂH YAYINLARI

Sıradışı Bir Ödül Töreni, Mustafa Kutlu, 153 Sayfa, 10,00 TL

Günümüz edebiyatının en saygın isimlerinden biri olan Mustafa Kutlu’nun son hikâye kitabı Sıradışı Bir Ödül Bir Töreni adıyla çıktı. Kitap, Mustafa Kutlu’nun ironik üslubunu canlı bir biçimde yansıtıyor.

Modern zamanların dönüştürdüğü insan ve coğrafya ilişkisini bu sefer bir ödül töreni etrafında anlatan Mustafa Kutlu, yüz yaşına da gelse insanı bırakmayan bir dünyanın varlığını, kahramanlarını tek tek ödül almaları için sahneye çıkardığındaki hâlleriyle, ironik bir dille anlatıyor. Sıradışı Bir Ödül Töreni insanın dünyayla olan irtibatını benlik ve nefis üzerinden yeniden okumaya davet ediyor…

Kıssadan Hisse, Ahmet Mithat Efendi, Hazırlayan: Sabahattin Çağın, 130 Sayfa, 6,00 TL

Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendi’nin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci… O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyattan coğrafyaya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir.

Şiir Daima Şiir [Ataç’ın Şiir Yazıları], Şerife Çağın, 608 Sayfa, 34,00 TL

Şiirin teknik ve anlam cepheleri, şiirin okunuşu  -şairin kendi şiirini okuyuşu- ve okuyucunun şiiri algılaması, şiirler ve şairlerle ilgili yayımlar, metin neşirleri, dergiler üzerinde, kısaca edebiyat biliminde hangi konular ele alınıyorsa, hepsi Ataç’ın yazılarında bulunur. Sadece şiir sevenler, Ataç’tan hoşlananlar değil, edebiyat tarihçileri, edebiyat türlerinde eser vermek isteyenlerin de bunlardan yararlanacakları şüphesizdir…

Şeytankaya Tılsımı, Ahmet Mithat Efendi, Hazırlayan: İsmail Kayapınar, 83 Sayfa, 5,00 TL

Şeytankaya Tılsımı Ahmet Mithat Efendi’nin bütün eserleri dikkate alındığında küçük çapta bir aşk romanı olarak da değerlendirilebilir. Karmaşık bir şekilde örülmüş olan ilişkiler, beş karakter üzerinde kurgulanmıştır. İki farklı sınıfa ait karakterlerin aralarında, bu sınıf farkının tayin ettiği ilişkiler düzeni de kendini hissettirmektedir.

Müşahedat, Ahmet Mithat Efendi, Hazırlayan: Fazıl Gökçek, 416 Sayfa, 17,00 TL

Müşahedat romanı, son yıllarda postmodern anlatının edebiyatta bir çeşit ana akım haline gelmesiyle birlikte, Ahmet Mithat Efendi’nin diğer eserlerinden daha fazla ilgi görmüş ve hakkında çok sayıda inceleme yapılmıştır. Yeni okumalarla bu ilginin daha da artacağı kuşkusuzdur.

 

AYRINTI YAYINLARI

O Asla Geri Gelmeyecek, Hans Koppel, 288 Sayfa, Çevirmen: Nuray Önoğlu, 20,00 TL

O Asla Geri Gelmeyecek son derece etkileyici, bir o kadar da başarılı bir psikolojik gerilim romanı. Suça, kin ve nefrete, intikama, kefarete, kısacası insanın kanını kaynatan ve akıtan, sinirlerini geren ve boşaltan şeylere dair sürükleyici hikâyesiyle bu roman, okura tam anlamıyla uykusuz bir gece vaat ediyor…

Akıl Hastalığı ve Psikoloji, Michel Foucault, 112 Sayfa, Çevirmen: Emre Bayoğlu, 9,00 TL  

Michel Foucault, ilk olarak 1954 yılında yayımlanan ve 1962’de gözden geçirilmiş ikinci basımı yapılan Akıl Hastalığı ve Psikoloji adlı bu ilk kitabında, “psikolojinin ancak deliliğin kontrol altına alınabilmesiyle mümkün olduğunu” ileri sürer. Ortaçağ ve Rönesans, deliliği tanrısal bir gücün dışavurumu ve aklın daha üst bir aşaması olarak görüp yüceltirken (Erasmus, Deliliğe Övgü), Klasik Çağ’da deliler, diğer suçlularla bir tutulup akıl hastanelerine kapatılmaya başlanır. Böylelikle deliliği “anlama” çabası yerini “zapt etme” çabasına bırakacaktır.

Althusser’in ricası üzerine öğrenci kitlesine yönelik hazırlanmış olan bu eser, günümüzde Michel Foucault’nun düşünsel serüvenini anlamak isteyenler için belki de en iyi başlangıç metni olarak okunabilir.

JİLET SİNAN, Gönül Kıvılcım, 168 Sayfa, 10,00 TL

Adımımızı attığımız yerde filmlerdekinden güzel villalar bitecek, düğün sofralarını aratmayan masalarda sinema afişlerinden göz kırpan kızlarla yemek yiyecektik. Fantezilerimiz kutularından fırlıyor, etrafımızda dans ediyordu… Kabuklarımızdan zorla çıkardılar bizi. Başımıza kaka kaka dünyanın düz değil yuvarlak olduğunu öğrettiler. Bu yuvarlak dünyada dürüstler yerine namertler, düşler yerine tefeciler iş yapıyordu. Hırs içimizde patlayan havai fişekler gibiydi… Deli Yunus, Kunt, Kinova, Jilet, Cingöz, Fırlama ve diğerleri…

Bekleme Dönemi, Hubert Selby Jr., 176 Sayfa, Çevirmen: Ahmet Ergenç, 13,00 TL

Hubert Selby Jr. diğer kitaplarında olduğu gibi doğrudan, hiçbir süsleme yapmaksızın, sözü dolandırmadan, yüzünüze karşı haykırarak anlatıyor hikâyesini yine. Bekleme Dönemi’ni okurken, amaçsız bir adamın hezeyanlarında dolandığınızı zannedeceksiniz başlarda. Ama sonra göreceksiniz ki bu kitap, toplumda şu ya da bu nedenle oy hakkından yoksun bırakılanlar, ezilenler, sömürülenler, taciz edilenler; çoğu kez güçlüler tarafından sesi kısılanlar; kendilerini halsiz mecalsiz hissedenler, gerçekten elden ayaktan kesilmiş, görülmeyen, ihmal edilenler adına bağırmakla, çığlık atmakla kalmıyor, gayet anlamlı, mantıklı gerekçeler ileri sürerek onları ayağa kalkmaya, karşı çıkmaya, isyana çağırıyor.

Roman Kuramına Giriş, Zekiye Antakyalıoğlu, 240 Sayfa, 20,00 TL

Dünyanın önde gelen roman kuramcılarının düşünceleri ışığında romana türsel, yapısal ve felsefi olarak yaklaşıyor Zekiye Antakyalıoğlu. Roman üzerine geliştirilmiş kuramların zaman içinde nasıl çeşitlendiğini ortaya koyarken romanın kurama, kuramın da romana yaptığı katkıları gösteriyor. Roman okurunu, okuduğu şey hakkında soru sormaya ve roman türü hakkında yeni şeyler düşünmeye teşvik etmeyi amaçlıyor. Bu sebeple romanın epik, hikâye, parodi ve tarihle ilişkisine ışık tutuyor.

 

TİMAŞ YAYINLARI

Hayat Teselli Bulmaktır, Kemal Sayar, 144 Sayfa, 9,00 TL

Bugüne kadar yayımlanan yazılarının en sevilenleri, en çok paylaşılanları bir araya getirilerek oluşturulan Hayat Teselli Bulmaktır birbirimize hoşça bakabileceğimiz bir dünyanın, insanın insanda dirileceği bir hayat anlayışının mümkün olduğunu fısıldıyor kulağımıza. Üstelik bir şairin ince dokunuşlarıyla…

Süleyman Han, Okay Tiryakioğlu, 304 Sayfa, 13,50 TL

Muhteşem bir devir kapanıyor! Görkemli bir rüya son buluyor! Kanuni ve Sultan kitaplarıyla okurları heyecanlı bir serüvene sürükleyen ödüllü romancı Okay Tiryakioğlu, üçlemenin son kitabı Süleyman Han’la geliyor. Nefesinizi tutun; gerçek ile kurgu arasında ki bu kararsız yürüyüşte ihtiyacınız olacak.

Gelo Mirin Tunebûn E?, Hekimoğlu İsmail, Wergêr: Mehmet Öztunç, 80 Sayfa, 2,00 TL

Ev kitêb bersiva van pirsan dide û him hişê mirovan qanî him jî dilê mirovan mûtmaîn dike û baweriya axretê hêj diçe pêşve dibe…

Yakaza, Sadık Yalsızuçanlar, 264 Sayfa, 14,50 TL

Sadık Yalsızuçanlar, ilk romanı Yakaza’da bir taşra kasabasında sıkışmış hayatları, parçalanmış benlikleri, Türkiye tarihinin kırılma noktalarında savrulan dünyaları anlatıyor. Uyku ile uyanıklık arasında gidip gelen ruhların geride bıraktıkları aşklar, kırılmış umutlar, kendi içinde yolculuğa çıkan kahramanın hikâyesinde gün yüzüne çıkıyor.

 

METİS YAYINLARI

Dolambaç, Gerbrand Bakker, Çeviri: Türkay Yalnız, 200 Sayfa, 15,00 TL

Adının Emilie olduğunu söyleyen Hollandalı bir kadın Galler’in kuzeyinde eski bir çiftlik evine taşınır. Kocasını ve eski hayatını terk edip gelmiştir buraya – ama neden? Neden ancak bir süreliğine kiraladığı bir çiftliğin bahçesini güzelleştirmeye adar kendini? Neden bucak bucak kaçar herkesten? Ve neden kaçmadığı tek kişinin —bir geceliğine çiftlikte konaklayan ve ardından kalmaya devam eden bir genç adamın— varlığı ona hem mutluluk hem acı, hem huzur hem de endişe verir? Kimin nesidir, nasıl bir kadındır bu “Emilie”?

Yukarıda Ses Yok adlı romanıyla Uluslararası Dublin IMPAC ödülünü alan Gerbrand Bakker, Dolambaç ile de 2013 Independent Yabancı Kurgu Ödülü’nün sahibi oldu.

Ölümü Gömdüm, Geliyorum [Edip Cansever Şiirinde Varolma Biçimleri], Devrim Dirlikyapan, 224 Sayfa, 17,00 TL

Modern Türkçe şiirin kökten-yenilikçi şairlerinden Edip Cansever, yayımladığı on yedi kitabın yedisinde uzun, dramatik yapılı şiirler kurmuş, düzyazı ile dramanın olanaklarını seferber ederek lirik şiiri çoksesli, çokgözlü bir anlatıma evriltmiştir.

Ölümü Gömdüm, Geliyorum’da Devrim Dirlikyapan, şairin yedi kitabını “dramatik monolog” bağlamında irdeliyor. Cansever’in görüşlerini ve önceki eleştirileri hesaba katarak şiirlerin dekorunu, nesnelerini çözümlüyor, özgün parametrelerini belirliyor. Dirlikyapan’ın derinlikli okumasına göre, bu dramatik şiirlerin temelinde yatan Phoenix (Anka) imgesi her kitapta evrilerek karşımıza çıkmaktadır. Bir yandan da bu şiir serüveni Rimbaud, Rilke, Kafka, Eliot, Beckett, Camus, Berger gibi edebiyatçılarla, Bruegel, Picasso, Chagall gibi ressamlarla yoğrulmuştur. Kübist bir şairdir belki de Cansever. Ceninler ağır tabutlarını taşırken cenazeleri kaldıran Âdem’dir.

 

ŞULE YAYINLARI

Karışık Odalar, Tuna Lütfü Yukay

Tuna Yukay hikâyelerinin neredeyse tamamını anti kahramanlar oluşturuyor. İçinde şizofrenlerin, psikopatların, paranoyakların, akarofobiklerin bulunduğu eser, bu yönüyle de eğlenceli vakit geçirtmenin değil rahat kaçırmanın peşinde. Eserin beğenilen hikâyelerinden olan Kahraman, aslında bir anti kahramanın hikâyesi. Öykü bir psikopatın olayları algılayış biçimini okura başarılı biçimde aktarıyor. E. Allan Poe’nun anti kahramanlarında da gördüğümüz psikopatlara özgü soğukkanlı davranışları, bu hikâyenin “kahraman”ında da bariz şekilde görüyoruz. Buna ek olarak yazarın iyi niyetli bir psikopat yaratması karakteri alıştığımız çizginin dışına taşıyor.

Sen Şarkını Söyle, Prof. Dr. Şahin Uçar, 285 Sayfa, 10,00 TL

Şahin Uçar’ın son şiir kitabı Sen Şarkını Söyle raflardaki yerini aldı.
Bir yüzüm çocuk yüzü / öbür yüzüm ihtiyar
Her şeyin bir doğru yüz, bir de yanlış yüzü var
Janus gibidir zamân: iki yüzlüdür kader
Bir yüzünde mutluluk / öbür yüz sonsuz keder.

KUBBEALTI YAYINLARI

Sühey Ünver’in Konya Defterleri, Haz: Gülbün Mesara ve Mine Özen, 272 Sayfa, 40,00 TL

Süleymâniye Kütüphanesi’nde bulunan A. Süheyl Ünver’in 1955-66 yılları arasındaki Bursa gezileri için hazırladığı 23 adet defterden seçilen bazı yazılar ve suluboya resimlerle, bu şehrin yakın tarihine ait çok değerli belgeler yer almaktadır.

O da Bana Kalsın, Sâmiha Ayverdi, 406 Sayfa, 14,00 TL

Bu kitap, 1949 – 1989 yılları arasında Sâmiha Ayverdi ile yapılan röportajları, verilen anket cevapları ile konferans ve radyo konuşmalarını ihtiva etmektedir. Eserde yazarın edebi hayatı ile konuşmalarının tafsilatlı bilgileri yanında tarihimiz, kültürümüz, aile yapımız ve birçok sosyal konuda fikir ve görüşleri yer almaktadır.

 

OKUR KİTAPLIĞI

Üç Sütun: Şiir, Hikaye, Eleştiri, Hakan Arslanbenzer, 232 Sayfa, 15,00 TL

Bu kitabın sadece yarısı kadarı şiirle ilgili ama kitaptaki hikaye, roman, eleştiri ve dergi yazılarının da temelinde yine şiir alanında kazandığım deneyim yatıyor.

Yaşım kırkı iki. Şimdi bir karar vermem gerekiyor. Düşünmeyi ve yazmayı tıpkı ustalarım hatta bazı akranlarım gibi şiiri bir yana bırakarak mı devam ettireceğim; yoksa bütünlüğü koruyabilecek miyim? Bu kitabı, bu nedenle, şiirden başka konularda fikir ileri sürerken de bir ayağımı şiirden çekmediğimin bir kaydı, bir kanıtı gibi görüyorum. Benim açımdan en kritik tarafı bu.

Düşünmek Farzdır, Metin Önal Mengüşoğlu, 183 Sayfa, 12,50 TL

Düşünmek Farzdır, bulanıklaştırılmış, tahrif edilmiş kavramları aslî anlamları çerçevesinde yeniden ele almanın önemine dikkat çekişiyle farklılaşıyor. Eser, aynı zamanda Türkiye’deki yerleşik Müslümanlık anlayışında süreklilik arz eden çıkmazları sürükleyici, aydınlatıcı ve zaman zaman dokunaklı bir anlatımla ele alıyor.

Safahatın Ulu Ortası: Fatih Kürsüsünde, Kenan Göçer, 218 Sayfa, 15,00 TL

Sayısı az da olsa bugüne kadarki sadeleştirme metinlerinde, eserin aslına sadakat endişesi öne çıktığından, metinler akıcılığını yitiriyordu. Ne var ki Kenan Göçer bu sakıncayı yalnızca eserin aslına değil, itikadi ve fikri asaletine de sadakat göstererek gidermeyi başarmıştır. Şairlerin ne dediği elbette önemlidir. Lakin onların, hele bu şair Mehmed Akif ise, ne demek istedikleri belki daha da önem kazanmaktadır.

 

APRİL YAYINLARI

[Alper Kamu] Cehennem Çiçeği, Alper Canıgüz, 224 Sayfa, 18,00 TL

Alper Canıgüzün eşsiz kahramanı Alper Kamuyla birlikte her türlü şiddetin hüküm sürdüğü bir atmosferde, kırık hayatların, küllenmiş aşkların ve daha nice esrarın peşinde kara mizahla yüklü yeni bir yolculuğa çıkıyoruz.

Kahramanımız, bu kez bir çocuğun ölümü ve eski bir aşk hikayesinin ardındaki gerçekleri ortaya çıkarmak için uğraşırken, “İnsanlığa dair kavrayışımızı biraz daha ileri götürmeyecekse bir cinayeti çözmenin ne anlamı var ki?” diyen bir dedektife yakışacak şekilde, adalet kavramımızı sorguluyor.

 Alper Kamu Cehennem Çiçeği; ilk üç romanıyla edebiyatımızda kendine özgü ayrıcalıklı bir yer edinen Alper Canıgüz’den kahkaha ve gözyaşının iç içe geçtiği büyülü bir serüven.

 

ÇIRA YAYINLARI

Faiz Lobisi, Süleyman Yaşar, 144 Sayfa, 10,00 TL

Faiz lobisi var mı, yok mu” tartışması yapılırken faiz lobisi önce yurt dışında ardından Türkiye’de yakalandı. Bu manipülasyonda iş birliği yapan yirmi bir bankanın olduğu açıklandı. Faizleri manipüle edip vatandaşı soyanlar yakalandıklarında adeta pişkin bir edayla “Paranızı çaldık, özür dileriz” dediler.

Tabii bu yolsuzluk ve hırsızlık,  finansal alanda düzenleme yapan regülatör kuruluşlara ceza ödemekle bitmiyor. Yapılan faiz manipülasyonu konut kredisi kullanan vatandaştan, kredi kullanan öğrenciye kadar pek çoklarını ilgilendiriyor. Faizlerin manipüle edilmesiyle çalınan paraların içinde bizim paralarımız da var. Ama faiz lobisinin elemanları hemen itiraz edip “Hayır, sizin paranız yok” diyebilirler. Sakın inanmayın. Unutmayın, bu lobi daha önce de “faiz lobisi yok” demişti.

İşte bu kitap, insanların alın teriyle kazandıkları paraları haksız olarak ellerinden alan faiz lobisini anlatmak için yazıldı.

İlk Günah ve İlk Tövbe, Mesut Aydın, 320 Sayfa, 16,00TL

Kâinat içerisinde ilk günahı işleyen İblis’tir. Yaratanına ilk isyan eden varlık olan İblis, kıyamete kadar insanlığın baş düşmanıdır. Dolayısıyla ilk isyanını başlatıp kıyamete kadar da yine en son isyan eden tek kişi olma unvanını taşıyan da İblis’tir.

İlk tövbenin sahibi ise Hz. Âdem (as)’dır. Âdem (as) her ne kadar insan olarak bir günah işlemişse de onun yaptığı tövbe, işlediği kusuru binlerce kez kapatmıştır. Çünkü birkaç dakikalık günaha senelerce gözyaşı dökmüştür. Dolayısıyla onun tövbesi çığır açmıştır.

 

HECE YAYINLARI

Hece Yayınları İslam Medeniyeti ve Muhammed İkbal Özel Sayılarını

Kurgu Sanatı, David Lodge, 288 Sayfa, 19,00 TL

“Bir roman ne zaman başlar? Bu soru, neredeyse ‘insan embriyosu ne zaman bir insana dönüşür?’ sorusu kadar cevap vermesi zor bir sorudur. Bir romanın oluşturulması kesinlikle onun ilk kelimelerinin yazılması ile başlamaz. Çoğu yazar ancak bir roman zihnine girmişse, o zaman bazı taslak çalışmalar yapar. Birçoğu da, olay örgüsünün diyagramını yaparak, karakterlerinin özgeçmişlerini derleyerek ve kompozisyon sürecinde kullanılacak fikirleri, yerleri, durumları, şakaları not alarak haftalarca aylarca dikkatle romanın temelini hazırlar.

 

İNSAN YAYINLARI

Kur’an’da Sembolik Anlatımlar, Necmettin Şahinler, 317 Sayfa, 16,00 TL

Soyut mânâlar, bilinen şekillerle örneklendirilmedikçe insan düşüncesinde boş ve köksüz kalır. İnsan zekâsına ne kadar saf bir mânâyı anlayabilecek güç verilmiş olursa olsun, yine de saf/soyut bir mânâyı kavrayabilmek için sembollere, işâretlere ve çizgilere ihtiyaç vardır.

Bunun için Kur’ân insanlara örnekler veriyor ve çok büyük mânâları sahneler ve tablolar hâline getirerek insanların düşünce dünyâlarına yaklaştırıyor ve anlaşılır biçimler kazandırıyor. Böylece her insan realiteyi, kendi seviye, yetenek ve bakış açısına hitap edecek şekilde değerlendiriyor.

İslam Medeniyetinin Dinamikleri, Bayram Ali Çetinkaya, 367 sayfa, 17,00 TL

İslâm medeniyetinin geleceği, geleneğinden kopartılmadan hoşgörü, erdem ve irfan üzerine bina ve inşa edilmelidir. Bu yapılmadan bilim ve teknolojideki gelişim ve dönüşüm, mekanik ve maddî olmaktan öteye gitmeyecektir. Cemiyet ve ferdin cisim ve ruhu, zihin ve kalbi, akıl ve inancı birbiriyle uyumlu bir harmoni oluşturmalıdır. Böyle bir uyum ve harmoni oluşturmadan inşa edilen her istikbal, ruhunu yitirmiş, mekanik ve maddî bir gelişmeyle sınırlı kalacaktır.

Bu eser, İslâm medeniyetinin kurucu kimlik dinamikleri/referansları olan hoşgörü, bilim, erdem ve irfanı, ayrı ayrı birer medeniyet tecrübesi olarak günümüz insanlarına hatırlatmayı ve geleceğin Müslüman medeniyetini inşa etmede mütevazı bir katkı olmayı hedeflemektedir.

 

EVEREST YAYINLARI

Cumhuriyet’i Çok Sevmiştim!, Hasan Cemal, 592 Sayfa, 25,00 TL

Bu kitap sadece Cumhuriyet Gazetesinde “eski” ile “yeni” arasında yaşanan bir “iç savaş’ın perde arkası değildir. Çünkü Cumhuriyet, yalnız Cumhuriyet değildir. Aynı zamanda Kemalizm’in, Türk Radikalizmin en önde gelen kalelerinden biridir.

Adını Atatürk’ün koymuş olduğu, Cumhuriyet rejimiyle yaşıt ender kurumlardan biridir. Onun için Cumhuriyet’te olup bitenleri öğrenmek, size, bunca yıldır Türkiye’yi sarsan rejim mücadelelerinin, demokrasi kavgalarının, yenileşme ve reform sancılarının ipuçlarını da verecektir.

Hannah’nın Dünyası, Ariane Bois, 250 Sayfa, 16,00 TL

Nazi işgalinden İstanbul’a kaçan bir Yahudi kızın gerçek yaşamöyküsü…

Hikâye 1939’da, Paris’in “Küçük İstanbul” mahallesinde başlar. Çekingen ve yalnız bir çocuk olan Hannah’nın dünyası, Türkiye’den Fransa’ya göçeden, babası Hayim ve annesi Cecile’den ibarettir. Fakat bir gün delidolu Suzon’la tanışır ve her şey değişir. Hannah ve Suzon ayrılmaz bir ikili olmuştur, yaklaşan savaşın yaydığı tehditkâr hava onların çocuk kalplerine işlemez. Fakat, kaderleri ayrıdır; Suzon’un ve ailesinin hayatında hiçbir şey değişmezken, Hannah dışarı çıktığında göğsüne sarı bir yıldız takmak zorundadır, diğer çocuklar tarafından hor görüldüğü yetmezmiş gibi, “Yahudiler ve köpekler giremez” yazan parklarda oynamak da hayal olmuştur. Evlere baskınlar başlar, tutuklanan aileler bir bilinmeze yollanmaktadır… Türkiye hükümeti Yahudi vatandaşlarını kurtarmak için Paris’ten İstanbul’a tren seferleri düzenler. Hannah ve annesi, kurtuluşlarına giden trene binerken, babasının silueti geride, onu giderek görünmez yapan bir sisin içinde kaybolur…

Ariane Bois hikâyesini, daha çocukken yakın tarihin en acımasız gerçeklerinden birine tanık olmuş annesinin dilinden anlatıyor. Hannah’nın Dünyası merhameti ve ihaneti birlikte yaşamış bir neslin hafızasındaki kayıtları okurlarına açan, dokunaklı bir roman.

Kırlangıçsız Geçti Yaz, Feyza Hepçilingirler, 140 Sayfa, 9,00 TL

Üç köşesinden de seslendirilen bir aşk üçgeni, eskiyen ve eskimeyen sevgiler, darbe karanlığının izdüşümleri, Trabzon’un bilgeliği, İzmir’in sıcaklığı, sevecenliği, Ayvalık’ın gülen yüzü, vefası… Bir dil ustasından, ulusal (Yunus Nadi) ve uluslar arası (Borsi Grumen) ödüller kazanmış, ustalığın doruğunda öyküler…

 

İLETİŞİM YAYINLARI

Kültürden İrfana, Cemil Meriç, Mahmut Ali Meriç, 493 Sayfa, 29,00 TL

Kültürden İrfana ile on iki ciltlik Cemil Meriç külliyatı tamamlanıyor. Mefhumlar ve meseleler konusunda düşüncenin en ücra köşelerini yoklayan, yalınkat bir bilgi yerine kapsamlı, incelikli bir bilginin peşine düşen Cemil Meriç, Kültürden İrfana’da okurunu önyargıların köleliği yerine düşüncenin yoldaşlığına çağırıyor.

Kurban, Edi Rama, 328 Sayfa, 22,00  TL.

Edi Rama, 2000 yılından itibaren 11 yıl Tiran belediye başkanlığı yaptı. 2005’ten beri Arnavutluk Sosyalist Partisi’nin liderliğini de yürüten Rama, Kurban’da her ne kadar belediye başkanlığı döneminde yaşadıklarını, Arnavutluk siyasetinin iç yüzünü anlatıyorsa da aslında dünyanın her yerindeki “siyasi arenalarda” yaşanan entrikaları, yozlaşmaları, çarpıklıkları, vizyonsuzluğu cesurca ele alıyor. Bir tür “itirafname” olan kitabıyla bir yandan kendisiyle, projeleriyle, gerçekleştirdikleri ve gerçekleştiremedikleriyle hesaplaşırken bir yandan da “iktidar”ı sorguluyor. Alışıldık siyasetçi profilinin çok ötesindeki birinden, edebî lezzetler de sunan bir anlatımla geniş bir Arnavutluk ve siyasi dünya resmi…

 

YAPIKREDİ YAYINLARI

Türkiye İktisat Tarihi, Niyazi Berkes, 410 Sayfa, 28,00 TL

Türkiye İktisat Tarihi kitabında Osmanlı İmparatorluğu’nun gücünün ve zenginliğinin doruğuna ulaştığı XVI. yüzyıldan geleneksel yapıların bütünüyle çözüldüğü XVIII. yüzyılın kapanışı arasındaki toplumsal ve ekonomik değişim üzerinde yoğunlaşıyor.

Anılar Şalesi, Tony Judt, Çeviren: Dilek Şendil, 170 Sayfa, 13,00 TL

Anılar Şalesi, dejeneratif bir hastalığın son evrelerinde kendi anılar şalesinin odalarında dolaşan olağanüstü bir zihnin, zamanımızın en iyi tarihçilerinden Tony Judt’un içgözlemleri… Bütünüyle farklı, alışılmadık üslupta yazılmış bir anılar ya da otobiyografik denemeler toplamı. Bir veda konuşması niteliğindeki kitap Judt’un kendi yaşamına ilişkin gözlemleri kadar içinde yaşadığı dünya üzerine düşünceleriyle de dikkat çekiyor.

Geçmiş Zaman Edipleri, Abdülhak Şinasi Hisar, Haz: Necmettin Turinay, 235 Sayfa, 16,00 TL

Geçmiş Zaman Edipleri, 3 Mayıs 1963’te kaybettiğimiz Türk edebiyatının büyük üslupçularından Abdülhak Şinasi Hisar’ın, sağlığında yayımlanacağı duyurulup yayımlanamayan kitaplarından… Hisar bu eserinde, şahsen görüşüp tanıştığı –çoğu Meşrutiyet devri yazarı– pek çok ismin hayatından renkli kesitler sunuyor; biyografileri kitaplarda kalmış yazarların birbirinden ilginç kişiliklerini canlı, duygusal bir dille kaleme almış.

Bilge Karasu [Jean ve Gino’ya Mektuplar], Haz: Alain Mascarou, Çeviren: Simlâ Ongan, Sayfa 399 TL, 30,00 TL

Alain Mascarou tarafından hazırlanan kitap, Bilge Karasu’nun 1964 -1994 yılları arasında dostları Jean Nicolas ve Gino Harsh’a gönderdiği, bazen elle bazen de daktiloyla yazdığı Fransızca mektuplarından oluşuyor.

Oaxaca Günlüğü, Oliver Sacks, Çeviren: Deniz Koç, 128 Sayfa, 12,00 TL

Bir nörolog ve psikiyatr olan Oliver Sacks, kitabında yaptığı muhteşem iç yolculuklardan sonra bu kez bir “dış” yolculuğa çıkıyor, okurunu da bir dış yolculuğa çıkartıyor. Bu arada Sacks’ın hiç bilinmeyen bir yanını da öğreniyoruz. Çocukluğundan beri eğreltiotlarına duyduğu ilgi ve sevgi…

Romancı, İpek S. Burnett, 272 Sayfa, 20,00 TL

İpek S. Burnett’in yazdığı Romancı, titizlikle yazılmış, duyarlıklı, şaşırtıcı bir ilk roman.

Üvey İkiz, Mehmet Can Doğan, 105 Sayfa, 20,00 TL

Aşk şiirlerinden oluşan Mehmet Can Doğan’ın yeni kitabı Üvey İkiz, günümüz şiirine bambaşka tatlar katıyor.

Yeraltına Mektuplar [59 Yazardan Hayatta Olmayan Yazarlara], Hazırlayan: Murat Yalçın, 334 Sayfa, 23,00 TL

Yeraltına Mektuplar mektup yazınımıza yepyeni soluklar kazandıran, yazarların adeta birbirleriyle dertleştikleri, hem özel yaşamlarından kesitler sunan, hem birbirinden ilginç sırlar barındıran bir ortak-yapıt.

 

REMZİ KİTABEVİ

Son Haçlılar, Nigel Cliff, 424 Sayfa, 30,00 TL

Vasco da Gama’nın keşif seferleri… Hıristiyan ve İslam dünyası arasındaki mücadelenin hikâyesi…

Son Haçlılar, Hıristiyan ve İslam dünyası arasındaki din ve kültür çatışmasının kökenlerini, Haçlı Seferleri’nin doğuşunu ve sonuçlarını, Hindistan’a giden deniz yolunu bulmayı hedefleyen Vasco da Gama’nın ve Kristof Kolomb’un önderlik ettiği keşif seferlerini, Batı’nın Doğu’daki baharat, ipek ve değerli taşlar pazarını ele geçirmek için yaptığı kanlı savaşları ve kâşiflerin ulaştığı yerlerde sömürgeleşmesini anlatıyor.

Dönüş, Ayşe Kulin, 296 Sayfa, 20,00 TL

Dönüş, aldatmanın, aldatılmanın, affetmenin, acıtan gerçeklerin romanı.

 

İTHAKİ YAYINLARI

Büyülenme, Hermann Broch, Çeviren: Süheyla Kaya,

Geçtiğimiz yıl Kasım ayında yayınlanan Ahmet Cemal’in 40 yıllık bir çalışma sonrası çevirisini tamamladı, “Vergillius’un  Ölümü”nden sonra yeni bir Hermann Broch romanı olan Büyülenme,  Türkçede. 1935 yılında Hitler’in iktidarı ele geçirmesinden yaklaşık iki yıl sonra kaleme aldığı, romanında Broch, Avrupa’nın içinde bulunduğu karmaşayı, o zamanın  egemen güçlerini ve bu güçlerin kitleleri nasıl etkilediği sorusuna cevap arıyor. “Kara büyüye” kapılan insanları, din, savaş ve yabancılık olgusunu bir doktorun günlükleri üzerinden aktaran Broch; kitle psikolojisiyle ilgili nedenleri ve politik mekanizmaları da ele alıyor. 20. yüzyılın en önemli eleştirmenlerinden George Steiner’in “Broch’un Büyülenme adlı romanı yirminci yüzyılın en önemli romanlarından biridir, hattâ belki de Thomas Mann’ın Doktor Faustus’undan daha başarılı olduğu söylenebilir. Her iki eser de Hitlerizmin psikolojik köklerini açığa çıkarmaktadır,”  yorumunu yaptığı  “Büyülenme”,  1930’lu yılların en önemli siyasi romanlarından biri olarak kabul ediliyor.

 

YABANCI YAYINEVİ

Can Dostum, W. Bruce Cameron, 376 Sayfa, 19,00 TL

Can Dostum, birkaç kez doğup, yaşadığı farklı hayatlar boyunca yaşam amacının ne olduğunu sorgulayan bir köpeğin hikâyesini anlatıyor. W. Bruce Cameron’ın bu iç açıcı ve komik romanı, bir köpeğin pek çok hayatının duygusal ve eğlenceli hikâyesi olmakla kalmıyor, aynı zamanda insan ilişkilerine ve insanla en iyi dostu arasındaki kopmaz bağa köpeğin bakış açısından ilginç bir yorum getiriyor. Özellikle hayvanseverlerin uzun zamandır beklediği roman, okuyucularını hayvan barınaklarının zor şartlarından, sevgi dolu bir eve, oradan da K9 köpeklerinin tehlikeli dünyasına ve evcil hayvan satın alıp onları terk eden ilgisiz ailelerin yanına götürüyor.

 

On5yirmi5