Bir konferans için geldiği İstanbul’da Timeturk’ün sorularını cevplayan Mevlana Vahiduddin Khan, bunun Türkiye’ye ilk gelişi olduğunu belirterek "Bu benim için bir keşif gezisi oldu. Okuduklarımdan hareketle bende olumsuz bir Türkiye imajı vardı. Fakat burada insanları çok enerjik, çok aktif buldum. Burada dünya kültürünü buldum" dedi. Bugüne kadar pek çok Müslüman ülkede bulunduğunu kaydeden Khan, "Diğer Müslüman ülkelerde bu enerji yok. Donup kalmış durumdalar. Petro-dolarları çıkardığınızda onlardan geriye birşey kalmıyor" diye konuştu.
Türkiye’de İslamdan Batıcılığa değil, donup kalmışlıktan modern medeniyete bir geçiş yaşandığını gözlemlediğini belirten Khan, "Fakat bugün Türkiye’ye önemli bir rol düşüyor. Türkiye İslamı sekülerleştirmemeli, sekülerizmi İslamlaştırmalı" dedi.
Müslümanların siyasi hayatta pratik bir tutum benimsemesi gerektiğini savunan Khan, "Kişisel hayatınızda idealist olabilirsiniz ama toplumda pek çok çıkar, grup ve ihtilaf vardır. İdealinizi toplumda kuramazsınız. Pratik bir yol izlemek zorundasınız. Türkiye’de liderlerin bu gerçeği gördüğünü ve pratik modeli benimsediğini düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Toplumsal hayatta farklılıkların ortadan kaldırılmaya çalışılmasının yanlış olduğunu belirten Vahiduddin Khan, "Yaradanın farklarla yarattığı yerde siz nasıl benzerlik tesis edeceksiniz? Farklılıkları kabul etmek zorundasınız. Farklılıkları yönetme sanatını öğrenmeliyiz, yok etme sanatını değil" diye konuştu.
Pakistan ve Bangladeş’in Hindistan’dan ayrılma sürecine kendi ömrü içinde tanık olduğunu hatırlatan Khan şunları söyledi:
"Bence ayrılık çözüm değildi. Sonuçlar da bunu doğruluyor. Hindular ile Müslümanlar arasında tabii ki farklılıklar vardı. Ama farklılıkları ortadan kaldıramazsınız, farklılıkları yönetmeyi öğrenmeniz lazım. Nitekim yeni bir ülke kursanız bile onun içinde de farklılıklar olmaya devam ediyor. Pakistan’a bakın, hergün bir ölüm, bir patlama haberi geliyor. Biz Hindistan Müslümanları olarak daha iyi bir durumdayız."
İslam medeniyeti ile modern medeniyet arasında bir çelişki olmadığını savunan Khan, "Medeniyet, insanlığın topyekun gelişmesidir. Eski çağlarda gelişme parçasaldı. Medeniyet, Allah’ın yarattığı fırsatların kullanılması suretiyle sağlanan topyekun gelişmedir. Modern medeniyet, İslam peygamberi tarafıından başlatılan hareketin zirve noktalarından biridir. Nedir modern medeniyet? Kadir-i mutlak Allah’ın doğaya gizlediği potansiyelin araştırılmasıdır" diye konuştu.
Modern medeniyet ile Avrupa kültürünün birbirine karıştırılmaması gerektiğini savunan Khan, "Modernliğin başka bazı yönleri de var, mesela çıplaklık bunlardan biri. Fakat bu medeniyetin asli bir parçası değil, daha ziyade Avrupa kültürüne ait bir şey. İnsanlar bu ikisini birbirine karıştırıyor" dedi.
Timetürk