Tavaf Alanları Genişletiliyor

İbadethaneler
Ümmül Kur’a üniversitesi tarafından hazırlanan projenin 3 yılda tamamlanması hedefleniyor. Kuranı Kerim’de Allah’ın evim dediği ve yeryüzündeki ilk yapı olan Kabe Müslümanların gözbe...
EMOJİLE

Ümmül Kur’a üniversitesi tarafından hazırlanan projenin 3 yılda tamamlanması hedefleniyor.

Kuranı Kerim’de Allah’ın evim dediği ve yeryüzündeki ilk yapı olan Kabe Müslümanların gözbebeği.

İnananlar günde 5 vakit Kabe’ye dönerek ibadetlerini yerine getiriyor. Tavaf anında hacılar O’nun etrafında pervane olurken kalpleri de adeta Kabe’ye akıyor…

Müslümanların daha rahat tavaf edebilmesi için yıllardır gündemden düşmeyen Kabe’de tavaf alanlarının genişletilmesi projesi Kral Abdullah tarafından onaylandı. Proje Hac döneminin ardından hayata geçirilecek.

Mekke’deki Ümmül Kur’a üniversitesi tarafından hazırlanan projenin 6 yılda bitirilmesi planlanmıştı ancak Kral’ın talimatıyla bu süre 3 yıla indirildi. Aynı anda 770 bin kişinin birlikte tavaf yapabildiği Mescid-i Haram’da, proje ile bu rakam 3 katına çıkacak.

Proje başlayacak ancak bu çok karmaşık ve dini açıdan hassas projenin 3 yılda sağlıklı bir şekilde nasıl bitirileceği ile ilgili soru işaretleri var. Müslümanların daha rahat ibadet etmesi için başlatılan bu projenin son derece üzücü neticelerinin ortaya çıkabileceği konuşuluyor.

Uzmanlara göre, Tavaf alanlarının genişletilmesi olmazsa olmaz değil. Çünkü yılda sadece 3 gün tavafta izdiham yaşanıyor. Kurban bayramının ilk 3 günü yaşanan izdihamın da Tavafın doğasında olduğuna vurgu yapılıyor.

Müslümanlar alan ne kadar genişlerle genişlesin tavafta Kabe’ye yakın olmak istiyor. Ayrıca mezhep farklılıklarından dolayı da bazı ülkelerin hacıları sadece Metaf yani Kabe’nin bulunduğu alanda tavaf yapıyor. Dolayısıyla Tavaf alanlarının genişletilmesi izdihamın bitirilmesine tam bir çözüm olmayacak.

Tavaf alanlarının genişleme projesinden Mekkeli alimler ve aydınlar da kaygı duyuyor. Müslümanların alıştığı ortamın değişmesinin sakıncalarına dikkat çeken aydınlar, 1590 yılında Osmanlı tarafından yapılan ve Kabe’nin yüksekliğini geçmeyen revakların korunmasının önemine dikkat çekiyor.

Bütün bu tartışmalar yaşanırken Suud yönetiminin tavrı burada belirleyici olacak. Yaklaşık 40 yıldır tavaf alanlarının genişletilmesi için Osmanlı revaklarının yıkılması gündemde. Ancak Suud yönetimi bugüne kadar Türkiye’nin hassasiyetlerini hep dikkate aldı. 1970’lı yıllarda Kral Faysal, revakların yıkılması gündeme geldiğinde bizden önce Haremi Şerif’e yapılanlara dokunmayalım diyerek karşı çıktı. 1980’li yıllarda yıkım yeniden gündeme geldiğinde de bu sefer dönemin Kralı, Fahd bu yıkıma engel oldu.

Kral Abdullah’ın da proje uygulamasında Müslümanların hassasiyetlerini dikkate alacağı belirtiliyor.

Edinilen bilgilere göre, namaz alanlarının genişletilmesi amacıyla başlatılan ve halen devam eden Şamiye projesinde de Osmanlı revaklarının yıkılması vardı. Ancak proje daha sonra değiştirildi. Yeni yapılan namaz alanlarının köprüler vasatısıyla üstten Harem’e bağlanmasına karar verildi.

Tarihi revakların yıkılması halinde Kabe’nin etrafındaki otellere dokunulmamasının büyük bir çelişki olacağı belirtiliyor.

Trt.net.tr