Kiliseden camiye çevrilen, Küçük Ayasofya Camii

İbadethaneler
İstanbul’un Marmara’ya bakan güney surlarının iç tarafında, Kadırga Limanı ile Cankurtaran semtleri arasında yer almakta olup cami, türbe, zâviye, medrese, sıbyan mektebi ve hamamdan meydana gelmekted...
EMOJİLE

İstanbul’un Marmara’ya bakan güney surlarının iç tarafında, Kadırga Limanı ile Cankurtaran semtleri arasında yer almakta olup cami, türbe, zâviye, medrese, sıbyan mektebi ve hamamdan meydana gelmektedir.

Küçük Ayasofa Camii Mimari Yapısı

Hipodromun güneydeki yuvarlık ucunun etkileyici alt yapısının aşağısında bulunan Sts. Sergius ve Bacchus erken Bizans döneminin günümüzde ayakta kalabilen mimari yapılarının en önemlilerindendir. Kilise 1. Justinian (527-565) ve eşi Theodora tarafından büyük olasılıkla 530-533 tarihleri arasında, önce Homisdas Sarayı’nda (Justinien’in özel konutu) bulunan Monophysite cemaati için yaptırılmıştı.

Küçük Ayasofya Camii’nin kuzey tarafında, kesme taş ve tuğladan inşa edilmiş sekizgen planlı ve üstü çatıyla örtülü türbe Kapıağası Hüseyin Ağa’ya aittir. Ayvansarâyî onun idam edilerek hayatına son verilmiş olduğunu bildirir. Halk tarafından türbeye konulan bir levhada ise Kesikbaş Hüseyin Ağa yazılıdır. Klasik üslûpta gösterişsiz bir yapı olan türbenin bir cephesinde hâcet penceresi olarak düşünülen muntazam kesme taş kaplamalı bir kemer yapılmıştır. Kemerin yukarısında mermerden üç konsolun varlığı üstünde eskiden ahşap bir saçak olduğunu gösterir. Esas giriş bunun yanındaki cephede açılmıştır ve mermer sövelerle geçmeli bir kemere sahiptir. Türbenin iki sıra tuğla ve bir sıra moloz taşından örülen, fakat evvelce sıvalı olduğu anlaşılan duvarlarında, alt sırada tuğladan sivri hafifletme kemerleri içine mermer çerçeveli ve lokma demir parmaklıklı pencereler açılmıştır. Yukarı sırada ise her cephede bir adet olmak üzere birer üst pencere daha bulunmaktadır. Yalnız hâcet penceresinin olduğu cephede üst pencere yoktur. Pervititich’in 1341’de (1922-23) çizilen krokisinde türbenin önünde dışarıya taşkın bir giriş sundurması gösterilmişse de günümüzde böyle bir unsur yoktur. Esasen türbe son yıllarda camiyle birlikte tamir görmüş, cepheler elden geçirildiği gibi üst pencerelerinin alçıdan filgözü dışlıkları yenilenmiştir. Bu küçük yapının saçak silmesi dört kademeli bir korniş halindedir. Çatının tepesinde ise boynuz biçiminde tunç bir alem vardır. İçeriden türbenin üstü ahşap bir çatıyla kaplıdır. Türbenin içinde yanyana iki sanduka bulunmaktadır. Bunlardan biri Hüseyin Ağa’ya, diğeri ise Halvetiyye tarikatının Şâbâniyye kolundan Şeyh Hacı Kâmil Efendi’ye aittir.

Caminin kuzeyinde ve doğusunda oldukça geniş bir hazîre yer almaktadır. Eskiden çok sayıda ağacın gölgelediği bu hazîrenin ağaçları son yıllarda azalmış ve doğuda hemen hemen bir şey kalmamıştır. Çeşitli dönemlere ait çok sayıda mezar taşı arasında sanat değerine sahip olanlar az değildir. Bu bakımdan Küçük Ayasofya hazîresi zengin bir mezar taşı koleksiyonuna sahiptir denilebilir. Aralarında çeşitli tiplerde kavuklar, kadın taçları görüldüğü gibi II. Mahmud yıllarının feslerine de rastlanır.

Küçük Ayasofya Camii’nin külliyesinde yer alan hamam ise; caminin az ötesinde kuzeydoğu tarafında bulunmaktadır. Bir Bizans hamamı kalıntısından da faydalanmak suretiyle 909’da (1503-1504) inşa edildiği anlaşılan bu çifte hamam, mülkiyetini almış olan kişi tarafından bütün mermerleri ve kurnaları sökülerek tahrip edilmiş, erkekler kısmının bir dereceye kadar ayakta kalmasına karşılık kadınlar kısmı incelenemeyecek derecede tahribe uğramıştı.

Küçük Ayasofya Camii nerededir?

Küçük Ayasofya Cami, İstanbul ili Fatih ilçesinin Küçük Ayasofya mahallesinde yer alıyor.

Adres: Küçük Ayasofya Camii, Küçükayasofya Mah.Eminönü İstanbul