Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, RTÜK’ten lisans almadan yayın yapan 100’ün üzerinde kanalın kapatılması yönünde karar aldıklarını söyledi.
Yerlikaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uydu ortamında izinsiz yayın yapan televizyon kanalları olduğunu tespit ettiklerini söyledi.
RTÜK’ten lisansını almış, parasını ödemiş ve meşru şekilde yayın yapan televizyonların, “haksız rekabet” ve “lisanssız yayın” yapıldığı gerekçesiyle şikayette bulunduğunu ifade eden Yerlikaya, “Vatandaşların yanı sıra yayıncılardan da şikayetler geliyordu. Bu kanallardan bazıları, başka televizyonların reytingi yüksek programlarını alıp kendi programları gibi yayınlıyormuş. RTÜK’ten lisans almadan yayın yapan 100’ün üzerinde kanalın kapatılması noktasında karar aldık ve bu kararımızı TÜRKSAT’a bildirdik. Bu kanalların bir kısmı kapatıldı, bir kısmıyla ilgili işlemler devam ediyor” diye konuştu.
Söz konusu kanallardan bazılarının erotik yayınlar da yaptığına işaret eden Yerlikaya, şöyle konuştu:
“Bunların içinde ‘ara beni’ türünde, yarı çıplak bayanların görüntülerinin yer aldığı yayınlar da bulunuyor. Çocukların ve ailelerin izleyeceği zamanlarda bu programlar kötü örnek teşkil ediyor. Her türlü erotizmin olduğu bu yayınlarda; ‘bitkisel ilaç’, ‘cinsel güç artırıcı ilaç’ adı altında insan sağlığına zararlı ürünlerin satıldığı belirtiliyor. Bu yayınlarda kumar da oynatıldığı yönünde şikayetler geliyordu. Ayrıca elektronik malzeme ve cep telefonu satışı yapan yayınlardan ötürü de vatandaşlardan çok şikayet alınmaktaydı.”
“Kamuoyundan olumlu tepkiler aldık”
Yerlikaya, aldıkları kapatma kararına ilişkin birçok olumlu tepkiyle karşılaştıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
“Vatandaşlardan ve kamuoyundan olumlu tepkiler aldık. İçeriklerle ilgili de denetimlerimizi yapıyoruz. Halkın talepleri neyse ona göre davranmaya çalışıyoruz. RTÜK, yasalar ne gerektiriyorsa onu yapıyor, bundan sonra da yapmaya devam edecek. Bize şikayette bulunan kimseler, neticede yayıncıların müşterileridir. Bu yayınları izleyen vatandaş bu hizmeti yapan yayın kuruluşunun müşterisidir. Dolayısıyla müşteri ne diyorsa onu yapmak lazım. Televizyonların, izleyicinin ne düşündüğünü, hedef kitlesinin ne istediğini iyi bilmesi lazım. Bu yayınları ailemizle izliyoruz. Televizyonların toplumsal sorumluluk bilinci içerisinde, daha duyarlı hareket etmesi gerekiyor. Birçok yayıncımız bu şekilde davranıyor ama buna uygun davranmayanlarla ilgili gerekli yasal işlemleri yapıyoruz. Bundan sonra da yapacağız.”