Takvim gazetesi yazarı Ergün Diler, dünkü köşe yazısında “ABD’Lİ dostum” dediği bilgi kaynağından önemli bilgi aktarmaya bugünkü köşe yazısında da devam etti.
Diler’in dün kaleme aldığı “İncirlik Kahramanı” ve bugün yayınlanan “Obama’yı Uyuttular” başlıklı köşe yazıları sırasıyla şöyle;
İncirlik Kahramanı
Evet! Kaç gündür ulaşmaya çalışıyordum. Sonunda ABD’li DOSTUMU buldum! Özellikle böyle buhranlı günlerde her şeyi o bilirdi! Hiçbir yerde bulamayacağınız, göremeyeceğiniz, duyamayacağınız şeyleri paylaşırdı.
Yine öyle yaptı.
Öyle böyle değil. Peşinen söylemek durumundayım.
DOSTUM bana olanları ve olacakları eksiksiz anlatır.
Benim bunların hepsini inanın yazma durumum yok!
Özellikle önceden… O objektif olarak nakleder ama ben SORUMLULUK gereği yazamam.
Haklı çıkacağımı bilsem de…
15 Temmuz’la birlikte pek çok soru sordum. “Bu darbe girişiminin lideri kim?”, “Emri kim verdi?”, “Başarılı olsalardı HÜKÜMETİ kim kuracaktı?”, “Cumhurbaşkanı kim olacaktı?”, “Parayı kim bulup verdi?”, “Hangi gazeteciler darbenin içindeydi?”, “Genelkurmay’da neler yaşandı?”, “Akıncı Üssü’nde neler oldu?”, “İstihbarat neden eksikti?” ve “Erdoğan dışında herkes bu darbeyi nasıl biliyordu?” Sorular benimdi!
Ama cevap bulmak kolay değildi!
Amerikalı dostum yine imdadıma yetişti. Bir eli Beyaz Saray’da, bir eli Pentagon’daydı. CIA’da neler olup bittiğini de çok ama çok iyi bilirdi!
Ben burada cevabını bulamadığım soruları sordum.
O da her zamanki gibi bütün çıplaklığıyla cevapladı.
İnsanın kanını donduran gerçeklerden söz etti.
Öyle detaylar verdi ki; şaşırıp kalmamak mümkün değil.
Ve en kötüsü insanda “Biz hiçbir şey bilmiyoruz!” hissi uyanıyor.
Bunu hiç sevmiyorum.
Ama işimiz gazetecilik.
Doğru insana doğru soruyu sormak durumundayız.
Ben sordum…
İnanılmaz cevaplar geldi.
Hala şaşkınım.
Bakalım siz ne hissedeceksiniz.
Okuyun anlayın!
İşte o sohbet…
* 15 Temmuz’da neler oldu?
İtiraf etmeliyim ki Türkiye’de bir askeri darbe girişimi olacağına hiç ihtimal vermiyordum. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 3 parça olduğuna, Başkan Erdoğan’a yakın olan ekibin bunu engelleyeceğine inanıyordum.
Öncelikli olarak Başkan Erdoğan’a yakın isimlerin ordu içinde çok etkisiz olduğu ortaya çıktı.
15 Temmuz’un ilk sonucu bu!
* Sonuca geliriz! Kim yaptı 15 Temmuz’u?
Peki, darbe girişimini kim yaptı? Gülen hareketine bağlı askerler mi? Evet! Bunu kabul etmekle birlikte darbenin planlayıcısı Amerika (NATO askerleri), yardımcı oyuncular ise İngiltere ve Almanya. Merkel’in emri ile İncirlik’te lojistik destek sağlandı. Bu konuda hiç şüphe olmadığını belirtmeliyim. Buna net olarak inan. Zaten Almanya ile yaşadığınız İncirlik sürtüşmesini hatırla!
* İncirlik önemliydi yani?
Elbette! Bekle oraya geleceğim…
* Gelin artık ama!
Türk Silahlı Kuvvetleri’nde GÜLEN’e bağlı askerler vardır.
Bunların büyük çoğunluğu ALBAYLARDIR! Paşalar da vardır ama bunların tek bağlı olduğu MAKAM GÜLEN değildir.
Albaylar bu darbenin içindeydi.
Hemen hemen hepsi! 400 kadar ALBAY yani! Sadece askerler değil ki! Erdoğan’ın yanında olanların bazıları da DARBENİN içindeydi!
Odasına kadar girenler DARBENİN merkezindeydi!
Gelelim İncirlik’e…
* Lütfen!
Darbe girişimi tek noktadan yönetildi. Merkez İncirlik Hava Üssü… İncirlik NATO’dur, NATO da İncirlik… Belki 5 NATO üssü daha vardır merkez olarak gösterilen ama İncirlik başkadır. İncirlik, Amerika için Türkiye’den çok daha önemlidir.
Komuta merkezi de bu nedenle İncirlik’ti.
* Biraz açar mısın? Darbe girişimini anlamamız lazım!
Tabii ki… Albay John C. Walker (İncirlik), Albay Michael Manion (İncirlik), Yarbay Timoty Cook (İzmir) ve Yarbay Mark Coker (Ankara)…
Darbenin arkasındaki isimler bunlardı.
Bunlar operasyonu yürüttü! Türk ordusu içindeki DARBEYE karışanlar ve daha üst rütbeli komutanlar dahil çok kişi bunlardan EMİR ALIRDI!
Darbecilerden pek çoğu Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’dan emir almaz bunlardan alırdı. Siz bilmezdiniz ama… Bunları bilmediğiniz için de 15 Temmuz’u anlamakta zorlanıyorsunuz!
Devam edelim…
* Evet! İlginç bir yere geldik çünkü!
Şimdi sizin doğru bildiğiniz yanlışı anlatayım!
* Lütfen!
Darbenin en önemli 4 komutanının görevleri de farklıydı.
Öncelikli olarak Başkan Erdoğan’ı alacak ekibi yöneten kişi Yarbay Timoty Cook’tu. Aralarında birçok CIA ajanının olduğu ekip Başkan Erdoğan’ı Marmaris’teki otelinden alıp, İzmir’deki NATO üssüne götürecekti. Burada özel bir iğne yapılacak olan Başkan Erdoğan artık eskisi gibi olamayacaktı.
* Büyük plan bu muydu?
Elbette! Başkan Erdoğan’ın ele geçirilme planında cinayet kesinlikle yoktu. Erdoğan ne kadar kayıp verilirse verilsin sağ olarak İzmir NATO üssüne götürülecekti.
Yapılan iğneden sonra, Ankara’ya transfer edilecek Erdoğan için zor günler başlayacaktı. Bazı paşalar önceden ayarlanmıştı. Suriye’deki kimyasal silah bile Erdoğan’ın üzerine kalacak bir suç olacaktı.
İhanetler mahkemede tavan yapacaktı. Yalanlarla Erdoğan yalnızlaştırılacaktı. Yanında bir tek ailesi kalacaktı. Büyük ihtimal bir sonraki adım LAHEY, yani SAVAŞ SUÇLARI MAHKEMESİ olacaktı… Bu adamlar planı böyle yaparlardı. Sen de bilirsin ki tek sonuç için yola çıkılmaz! Yalnız şunu unutma, bu plan hala yürürlükte!
Çöpe atılmış değil. Dikkat edin!
* Peki İncirlik’e dönelim. Sorularım var!
Önce ben bitireyim izin verirsen!
* Peki buyurun!
Sana kimsenin bilmediği bir şeyi söyleyeceğim.
* Çok mutlu olurum!
İncirlik’ten yönetilen darbe girişiminin başarısız olmasının nedeni, BİR TÜRK SUBAY! Bunu ilk kez duyduğunu biliyorum…
* Nasıl yani?
Darbenin başladığı ilk saatlerden itibaren her şey plana uygun gidiyordu. İncirlik’ten her nokta yönetiliyordu. Ancak o Türk subayı, kendi kararıyla İncirlik Hava Üssü’ndeki ilgili birimin elektriğini kesti. Daha sonra Ankara, bütün üssü elektriksiz bıraktı. İşte o andan itibaren darbe, başarısızlığa doğru yönlendi. Başkan Erdoğan’ı almaya otele giden Türk ekip, B Planı’nın bir parçası olarak harekete geçti.
Aslında Yarbay Timoty Cook’un CIA ajanlarından oluşan ekibi, Erdoğan’ı alacaktı. Onların başarısız olma ihtimali hiç yoktu. B Planı pek ihtimal dahilinde olmadığı için Türk ekip çuvalladı. Bütün acemiliğin nedeni bu! Kendilerine görev geleceğini bilmiyorlardı.
Zamanlama sorunları bu nedenle yaşandı. İNCİRLİK KÖR olunca bunlara “YÜRÜYÜN!” emri verildi.
Ama oyun bozuldu! Bozan da tek bir TÜRK SUBAY’dı!
EVET!
Korku filmi gibi yaşadığımız o gecenin daha pek çok bilinmeyen ayrıntısı var. Yarın inşallah devam ederiz. Bugünlük bu kadar.
Gazetenizi şimdiden ayırtın.
Yarın da inanamayacağınız ayrıntılar var. Burası TÜRKİYE…
Şaşırmamak gerekiyor ama elde değil…
Yarın ne mi var? O Türk subaya ne oldu? Kimler infaz için sırada?
Mısır örneği ne? Komuta kademesi işin neresindeydi? Kim ne biliyordu?
Orgeneral Ümit Dündar kim?
Erdoğan için yapılan plan ne? VE DAHA NELER NELER…
Hepsi yarın…
Bir NOT daha… Türkiye ne zaman NATO’ya girmek için müracaat etti? ABD Genelkurmay Başkanı Dunford’un geliş tarihiyle bunun bir ilgisi var mı?
OBAMA’YI UYUTTULAR
Kaldığımız yerden devam edelim. Dün de belirttiğim gibi Amerikalı DOSTUM “Kimin işine yarar” diye düşünmeden tüm gerçekleri olduğu gibi anlatır.
Sahnenin arkasındakileri aktarır.
Ama bazen ben dahil duymak istemediklerimizden rahatsız oluruz.
Sanırım dost acı söylüyor!
Ne olduğunu bilirsek en azından DEFANS için zamanınız olur.
Ben böyle düşünüyorum. Ama son tahlilde gazeteciyim.
Çok güvendiğim bir kaynağımın (Kİ DÜNYA TANIR) ilişkileriyle PENTAGON‘u, CIA’i anlamaya çalışıyorum.
Orada bizim için nasıl planlar yapılıyor çözmeye çalışıyorum.
İçeriden bilgi almaya gayret ediyorum.
İnanın az şey değil bunlar. Bir de doğruları yazdığınız zaman bu ülkede DOSTUNUZ AZALIR.
Herkes istediğini duymak istiyor! Ama hayat böyle bir şey değil.
Sadece AKILLI VE UYUM SAĞLAYANLARIN AYAKTA KALABİLECEĞİ bir serüven!
Neyse… Devam… İşte sorular ve cevapları… Okuyun değerlendirin. Ben sizlerle paylaşıyorum.
İşim bu! Karar sizin!
* İncirlik’te CIA ekibini frenleyen Türk subaya ne oldu?
Şunu unutmayın! O subayı kesinlikle bulun ve koruma altına alın. Bu şart!
Umarım Amerika, İngiltere ve Almanya sizden önce bulmaz. Harıl harıl arıyorlar.
Buldukları an infaz edecekler. Bir refleks çok şeyin önüne geçti. Türk makamları İncirlik’in elektriğini kesti ama darbenin yönetildiği yeri KÖR eden bu subaydı. Ve bunu kimseye sormadan tek başına yaptı.
Arıyorlar. Buldukları an öldürecekler.
* Peki başka?
Bir de Türk halkının inanılmaz gösterisi, darbeyi tersine çevirdi. 2002 yılında CIA’in merkezinde bulunduğu Venezuela’daki darbe girişimini de HALK boşa çıkarmıştı. Halk imkansızı başarmıştı. Görevden alınan Chavez, 48 saat sonra tekrar koltuğuna oturmuştu.
Çünkü yüz binlerce Venezuela’lı Chavez’i destekliyordu ve ölmek için sokaklara çıkmıştı. CIA yani ABD tarihindeki ikinci büyük bir darbeyi Türkiye’de yedi.
Mısır’da da halk geri adım atmasaydı Mursi gelecekti. Onlar yapamadı, siz yaptınız!
Fark bu!
*Ben dahil herkes “Darbeyi kim biliyordu?” sorusunun cevabını arıyor. Mesela bütün komutanlar biliyor muydu? Haberi var mıydı?
Şimdi burada söyleyeceklerim seni üzer!
* Üzsün siz söyleyin yine de!
(Dostum burada isimleri ve ilişkilerini ayrıntılarla anlatıyor. Kimin kiminle yan yana olduğunu aktarıyor. Öyle böyle değil. Hiç bilmediğiniz ilişkiler ve çıkarlar… Ben sadeleştirip yazmak zorundayım!) Bazı komutanlar DARBEYİ biliyordu!
Dedim ya isim yok. Fakat darbenin gelişimine göre pozisyon alacaklardı.
Aralarında pazarlık da iletişim de aralıksız sürüyordu.
* Yani?
Şu! Darbeye kalkışan, yakalanan ve perde gerisinde kalanlar AMERİKAN İNGİLİZ ortaklığıyla bu işe kalkıştı. Bunu not et. Bu önemli. Hiç bilmediğiniz pazarlıkların arasında kaldınız. İki ülkenin devleti sizin askerlerinizi kullandı! Mesela bizim DUNFORD’un arkadaşı olanlar vardı! Darbenin içindeydi! Görmediniz!
Başkaları da böyle… Uyanık olun!
* Olaylar sıcak diye aramadım.
Birinci Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar öne çıktı! Sizin bu konuda bilginiz var mı?
VAR!
* Lütfen…
Bu ismi gördükten sonra çok sevdiğim bir TÜRK GENERALİ aradım senin için!
* Teşekkür ederim!
Müthiş bir insandır. 15 Temmuz’u ondan da dinledim. O da ben de Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Ümit Dündar’ın, TÜRK ORDUSUNDAKİ en önemli Türk olduğunu düşünüyoruz. Gelecekte yıldızı daha da parlayacak. Eğer istifa yaşanırsa birkaç ay içinde, en geç ise 2017’de Genelkurmay Başkanı…
* Ordu içindeki terfi sistematiğine çok bakmam! Emin misiniz? Ve neden?
Şundan! Ümit Dündar, Londra’da bulunduğu günlerde İngiltere’yi çok rahatsız etmiş. İngiliz istihbaratı MI5 özel ekip kurup takip ettirmiş. Demek ki İngilizler önemsiyor! Bu sizin için iyi, onlar için kötü bir şey!
* Başka?
(Yine burada öyle şeyler söylüyor ki yazma şansım hiç ama hiç yok) X komutan AVRUPA BİRLİĞİ içinde önemli görevler yaptı. Görev yaptığı yer İNGİLİZLER’in kurduğu ve gurur duyduğu bir birimdi. O komutan burada görev yapmaktan iftihar ettiğini söylerdi.
Bir şansı olsa gidip LONDRA’da yaşar! Ama sizde çok önemli bir pozisyonda! Bunları çözmeden emin adımlarla gidemezsiniz.
* Daha başka?
Pentagon’dan aldığım bilgiye göre darbe girişiminde darp edilen komutanlardan biri doğrudan buraya bağlı. Pentagon’a yani. Yaşam şekli bile burada takdir görür! Gerisini sen düşün! (Burada öyle ayrıntılar var ki şoke olursunuz)
* Komutanlardan ve darbeden söz ettiniz! Ama asıl merkez HAVA KUVVETLERİ gibiydi. Ne dersiniz?
Eğer fırsatın olursa Hava Kuvvetleri Komutanı’na sor! Sana anlatsın!
Dünyadaki pek çok ülkenin komutanı İNGİLTERE’ye yakındır. Türkiye’deki durumu bilmiyorum! Bizimki öyle mesela!
Bizde de çok kişi bilmez bunu! Bu garip ilişkiler yumağı Deniz Kuvvetleri için de geçerlidir. Sizin komutanı bilmiyorum ama İngilizler’in ağırlığı çoktur.
* Peki bizi ne bekliyor sizce?
Aktardım! Çok kişi darbeyi biliyor ve destekliyordu. Ama yapamadılar! Beklenen olmadığı için B Planı’na uydular.
Başkan Erdoğan için asıl zor süreç şimdi başlıyor. Ordusu zedelenen bir Türk devletinin bölgede ne kadar istikrar sağlayacağını düşünemiyorum açıkçası. Türkiye, Amerika veya İngiltere’ye yakın olmak isteyen bir AĞIRLIK MERKEZİYLE çatışacak.
Nasıl bir süreç yaşanacak, bekleyip göreceğiz. ASKER yeni bir darbe girişimi ister mi? Bence zor. Askerin geri planda kalacağı yeni darbe girişimleri göreceksiniz?
Bölgenizde terör merkezli kaoslu günlere hazırlanmalısınız? Bir şey daha eklemeliyim…
* Evet!
Etrafınıza bir bakın Azerbaycan, Bosna ve Katar’dan başka dostunuz yok.
Bunun aşılması şart. Dostların çoğalması gerekiyor! Bence!
* Biraz kadrajı genişletsek!
Neden bunları yaşıyoruz?
Ukrayna Cumhurbaşkanı Yanukoviç, Rusya Devlet Başkanı Putin, Türkiye Başkanı Erdoğan, Brezilya Devlet Başkanı Rousseff, Arjantin Devlet Başkanı Christina Fernandez… Bu 5 lider en kısa sürede görevinden uzaklaştırılmalıydı…
OPERASYON BUYDU! Çünkü Amerika, İngiltere’den aldığı destekle bu 5 liderin Yeni Dünya Düzeni için tehdit olduğunu gördü. Savaşınızın nedeni bu! Ve bu bitmedi, daha yeni başladı.
* Darbeden devam edelim! Bilmediğimiz başka ayrıntı var mı?
Var tabii ki!
* Buyurun!
Stratfor’a göre darbe planları Nisan ayında başladı. O tarihte önemli bir TÜRK SİYASETÇİ buraya geldi. Yani Stratfor’a… Stratfor’un 2013 Eylül tarihli bir raporunda dikkat çeken ayrıntı da aslında Türkiye’yi çok ilgilendiriyor.
Bak oraya! Unutma bu adamlar Putin ve Erdoğan’ı istemiyor. Kurtulmak için gereken neyse yapacaklar. Bir ve bütün olun! Aranıza yabancı almayın. Ve hepsinden önemlisi uyanık olun!
* Erdoğan ve Putin için risk ne?
Eğer bölgede Amerika ve İngiltere yan yana gelmişse kimse kolay kolay karşı koyamaz. Gerçekçi olmakta büyük fayda var. Putin ile Erdoğan kendi oyunlarını ortaya koyacaklardır. Bu da etkili bir silahtır. Ama en büyük eksikleri etrafları! İkisinin de etrafında çok zararlı isim var! Ve bunu ortaya çıkaracak sistem çalışmıyor! Sonuç alıncaya kadar geleceklerdir. Siz de sonuç alamayacakları ana kadar kenetlenin! Savaş bu!
* Peki Türkiye üzerinden bölgeye bakarsak ne görüyorsunuz?
(Burada da akıl almaz şeyler söylüyor.
İşin içinden çıkamadım. Alt üst oldum…) Türkiye’deki darbe girişiminden sonra Suudi Arabistan Kralı Selman da başına gelecekleri anladı. Artık Amerika’nın sözünden çıkamayacak.
Katar Emiri Tani’nin Başkan Erdoğan ısrarını anlıyorum. Kardeş gibiler.
Daha önce de yazdım. Ancak Kraliçe II. Elizabeth, birçok kez Tani’yi uyardı.
Yine yapacaklar bu uyarıları… Trafik çok yoğun! Ama Tani Erdoğan’dan kopmaz.
* Çok merak ettiğim bir konu daha var! Obama darbe saatlerinde ne yapıyordu? Tavrı neydi?
Güzel… Beyaz Saray’da Türkiye uzmanlarından biri Obama’ya darbe saatlerinde Başkan Erdoğan’ın ülke dışına kaçtığını söyledi. Türkiye’de askeri darbe girişimi olduğunu ve başarıyla sonuçlandığını anlattı. Obama da Erdoğan gibi darbe girişimini son anda öğrendi. Dunford her ne kadar Obama’ya yakın olsa da Derin Amerika’nın kararını Obama’ya söylemedi. İşte Obama’yı yani BAŞKAN’ı ve DERİN AMERİKA’yı anlamak için güzel bir detay!
* Darbenin içindeki ve arkasındaki Gülen’e geçelim mi?
Tabii ki… Öncelikle çok duygusal bir millet ve devletsiniz! Amerika kolay kolay Gülen’i vermeyecek. 2 yılı aşkın bir süredir ABD ve Türkiye bu konu üzerine yoğunlaştı. Gülen hâlâ çiftliğinde. Başka bir ülke formülü hâlâ çok güçlü. Gülen saplantınızı, duygusal bir ülke olduğunuzu ortaya çıkaran bir sonuç. Gülen’i almanız sizin için çok mu önemli? Eğer Türkiye’ye gelirse, bir güç devşirecek. Halkta hiçbir karşılığı olmayan bir Gülen, tekrar yaşlı ve mağdur duruma düşecek. ABD dünya medyasını yönlendirerek, onu tekrar güçlü yapacak. Bu yüksek ihtimal değil ama mümkün! Bu güç var! 2 binin üzerinde okul, Amerika için çok önemli.
O okullardaki Türk yetkililer, Gülen için kendini öldürmeye hazır. O nedenle Gülen, Amerika için değerli!
* Burada tasfiyeler başladı. Nasıl görüyorsunuz?
İyi ki hatırlattın! Çok önemli bir şey söyleyeceğim.
* Lütfen!
Gülen’in en yakınındaki isimlerden biri olarak Türkiye’ye bilgi akışı sağlayan şahsı, bir süre önce tutukladınız. O kişi aslında size çalışan biriydi. İçinizdeki düşman, onu “Gülen’le bağlantılı” diye tutukladı.
Bu hatanın düzeltilme ihtimali de kalmadı.
Önce içeriye bakın! Hata yapıyorsunuz!
* Son olarak ne söylersiniz?
Rusya ile yakınlaşmanız sizin kararınız!
Bu en doğal hakkınız! Ama Rusya da bir şeyler isteyecektir. Putin’in Ankara’da sevmediği çok isim var. Yakında bunların tasfiye olma ihtimali yüksek… Gelişecek olaylara böyle bak! Dunford da bunu bildiği için TERS mesajlar vermiştir.
Vermek zorunda! (Burada da YOK ARTIK DEDİRTEN İSİMLER SÖYLEDİ)
Evet! Bugünlük de bu kadar!
YAZAMADIKLARIMA RAĞMEN çok şey anlattığımı düşünüyorum.
Eksikleri siz tamamlayın!