Çin, binlerce yıllık tarihinde "çılgın projelerle" adından sıkça söz ettiren ülkelerden biri oldu. Dünyanın en büyük duvarı Çin Seddi binlerce yıl önce inşa edilirken, günümüzde başarılı ve bazıları "dünyanın en büyükleri" olarak nitelendirilen projeler, dikkatleri Çin’e yöneltiyor.
Şanghay’ın ithalat ve ihracatta öneminin artmasıyla kenti tam bir kara, hava ve deniz bağlantı noktası haline getiren Çin yönetimi, birkaç yıl Doğu Denizi Köprüsü ve Yangşan Derin Deniz Limanı projelerini sonuçlandırmıştı.
Doğu Denizi Köprüsü, Hangcou Körfez Köprüsü’nün inşa edildiği 2008 yılına kadar dünyanın en uzun deniz köprüsü unvanına sahipti.
Çin hükümeti, şehir merkezinin ve okyanusa bağlanan büyük nehirlerin yükünü hafifletmek ve limanda yükleme yapan gemilerin işini kolaylaştırmak için okyanusun içine liman inşa etmişti.
Doğu Denizi Köprüsü 32,5 kilometrelik uzunluğuyla denizin üzerindeki dev viyadükler sayesinde ayakta duruyor.
Ağır yük gemilerinin daha sığ olan Şanghay kıyılarına yaklaşması zor olduğu için daha geniş bir liman ve derin sulara ihtiyaç duyan Çin, büyüyen ekonomisinin doğurduğu ihtiyacı karşılamak amacıyla bu projeye imza atmıştı.
Doğu Denizi Köprüsü ve Yangşan Derin Deniz Limanı projelerinin kararını 2000’li yılların başında alan ülke, 2008 yılında projeyi neticelendirerek, ülkenin bereket ve taşımacılık havzası olan Yangzı Deltası’nın yükünü hafifletmiş, ithalat ve ihracatçıların işini kolaylaştırmıştı.
Ülke ekonomisinde çok önemli bir payı olan, Çin’in batısını doğuya bağlayan atar damarı Yangzı Deltası’ndaki Yangzı Nehri ülkenin iç nehir taşımacılığında büyük bir rol oynadı, birçok nehrin ve okyanusun birleştiği noktadaki Şanghay, bu limanla beraber Asya’da kilit bir rol üstlendi.
Şanghay açıklarında bulunan küçük adacıklar da etrafı doldurularak dev bir kompleks haline getirilirken, limanın yeni projelerle alanı genişletilmeye çalışılıyor.
İç kesimlerde yapılan üretim aynı zamanda kara yoluyla da bu köprü sayesinde doğrudan denizin ortasındaki limana ulaştırılıyor. Birçok noktadan beslenen ve yükleme yapılabilen bir bağlantı noktası haline gelen liman, ülkenin "çılgın" ve başarılı projelerinden biri olarak hayata geçti.
-BEREKET HAVZASINDAKİ DEV BARAJ PROJESİ-
Çin atar damarı olan ve iç kesimlerle sahil kesimlerini birbirine bağlayan Yangzı Nehri ve civarının düzenlemesi için yapılan, ülkenin "anahtar projelerinden biri" olarak nitelendirilen dünyanın en büyük baraj projesi Üç Boğaz Barajı da hayata geçirilen "çılgın" projelerden biri.
Yangzı Deltası’ndaki büyük potansiyeli bir yüzyılı aşkın süredir kullanan ülke, 1800’lü yılların sonunda nehir üzerinde bugünkü Çin’in yeni Hong Kong’u olarak adlandırılan Çongçing kentindeki iç nehir limanını kurmuş, dev nehirle iç kesimlerin bereketini açık denizlere taşımaya başlamıştı.
İç kesimlerdeki üretimin doğrudan açık denizlere ulaşmasını sağlayan nehrin zengin su enerjisini de rantabl hale getirmek isteyen Çin, Üç boğaz Barajı projesiyle hem akan dev su kütlesini enerjiye çevirmiş, hem de bölgedeki selleri kontrol altına almayı hedeflemişti.
Baraj, özellikle geçen yıl ülkede yaşanan sel felaketlerinde hayati sınavını vermiş ve limitlerini zorlayarak büyük sel felaketlerini engellemişti. Baraj, aynı zamanda 39 milyar 300 milyon metreküplük (175 metre) su kapasitesiyle dünyanın en büyük baraj projesi olarak nitelendiriliyor.
-DEV EKONOMİK BÖLGELER VE DEMİRYOLU-
Çin’de, başkent Pekin ve Tiencin kentiyle birlikte Hıbey ve Şangdong eyaletlerinde ekonomik gelişmeyi sağlamaya yönelik yeni bir şehir modeli son dönemde gündemde yer alıyor. Projeyle, bu bölgenin coğrafi yönden dezavantajlarından kaynaklanan engellerin aşılarak potansiyelin değerlendirilmesi hedefleniyor.
Konuyla ilgili daha önce basında yer alan haberlere göre, Pekin Sosyal Araştırma ve İnceleme Enstitüsü Genel Başkan Yardımcısı Vey Şu Hu, bölgenin önce kendi içinde geliştirilmesi, sonraki yıllarda birleştirilmesinin hedef dahilinde olduğunu söylemişti.
Vey, bu bölgenin büyük ve elverişli bir gelişim potansiyeline sahip olduğunu, gelecekte dünyadaki sayılı ekonomik gelişim bölgelerinden biri olmasını beklediğini ifade etmişti.
Çin, ekonomideki belirleyici faktörlerden olan ulaşıma özellikle dışa açılım politikasından sonra hızlı bir ivme kazandırarak, ülkenin neredeyse her yanını demir ağlarla örmüş, ulaşılması güç kesimlere bile otoyollar inşa ederek ülkenin her noktasını birbirine bağlamıştı.
Başkent Pekin ile ülkenin ekonomik lokomotifi Şanghay’ı birbirine bağlayan hızlı tren hattının bu yılın ikinci yarısında tamamen faaliyete geçirilmesi hedefleniyor. 2008’de başlatılan projede 1318 kilometrelik ray hattının bir defada döşenmesi planlanmış ve bir defada döşenen ray uzunluğu bakımından dünyada bir ilki başarmıştı.
İki şehir arasında halen faaliyette olan en hızlı tren 1318 kilometrelik yolu 11 saatte alırken, Pekin-Şanghay arası uçakla ortalama iki saat sürüyor.
Hattın faaliyete geçirilmesinden sonra saatte hızın 380 kilometreye çıkabileceği tahmin edilirken, bu hızla iki şehir arasının 3 saat 45 dakikada katedilebileceğine işaret ediliyor.
-AB’NİN ÇILGIN PROJESİ BRENNER TÜNELİ-
Avrupa’nın dev projeleri içinde yer alan ve 18 Nisan’da ilk kazmanın vurulduğu Avusturya ile İtalya’yı demiryolu ile Alpler’in altından bağlayacak dünyanın ikinci büyük tüneli olan 55 kilometrelik Brenner Tüneli’nin tamamlanmasıyla Inn Vadisi’nin, yakınından geçen otoyolun yarattığı hava kirliliğinden kurtulması hedefleniyor.
Projeyle Brenner Geçidi’ni kullanan TIR’ların tamamen demiryolu ile bölgeyi yer altından geçmesi hedefleniyor.
2025 yılında tamamlanması planlanan tünel projesinin maliyetinin 9,7 milyar avro olması beklenirken, projeyi İtalya, Avusturya ve Avrupa Birliği ortak finanse ediyor.
-İTALYA’NIN MESSİNA KÖPRÜ GEÇİŞ PROJESİ-
Messina Köprüsü de Sicilya ile İtalya’nın geri kalanını birbirine bağlayacak. Köprü tamamlandığında bugüne kadar inşa edilen en büyük asma köprü olacak.
İtalya’nın uzun yıllar ihmal ettiği Sicilya bölgesini kuzeyle bağlayacak köprünün maliyeti, 5,28 milyar dolar olarak hesaplanıyor.
-YUNANİSTAN’DAKİ EGNETİA OTOYOL PROJESİ-
Ülkeyi kuzeyden güneye 680 kilometre otoyol, 11,25 kilometre tünel ve 105 köprü ile bağlayan ve 2006’da tamamlanan proje, 1,7 milyar dolara mal oldu.
-MANŞ TÜNELİ DEMİRYOLU BAĞLANTISI-
1994’te resmi açılışı yapılan ve İngiltere ile Fransa’yı birbirine bağlayan Manş Tüneli’ni inşa fikri 1802 yılına dek gidiyor.
İngiltere’nin en büyük inşaat projesi olan ve Fransa ile birlikte inşa ettiği Dover ile Calais’yi birbirine bağlayan 147 kilometre uzunluğundaki Manş Tüneli’nin maliyeti belli değil.
14 binden fazla işçinin görev aldığı bu projede, milyonlarca ton taş, toprak ve çamurun dışarı atılması için dev kazı makineleri kullanıldı.
Zaman