Nuri Bilge Ceylan’a Cannes Film Festivali’nde En İyi Yönetmen ödülü getiren ‘Üç Maymun’ bu akşam CNBC-e’de.
Senaryosunu Ebru ve Nuri Bilge Ceylan ile filmde politikacı adayı Servet’i oynayan Ercan Kesal’ın yazdıkları film, bir araba kazasıyla başlıyor. Son genel seçimlere adı verilmeyen bir muhalefet partisindan aday olarak katılan Servet, gece ıssız bir yolda kaza yapıyor. Ölümle sonuçlanan bu olayın seçilme şansını sileceğini düşünen politikacı, kaza sırasında arabada bile olmayan şoförü Eyüp’e (Yavuz Bingöl), para verip suçu üstlenmesini istiyor. O hapisteyken maaşını karısı Hacer (Hatice Aslan) oğlu İsmail’e (Ahmet Rıfat Şungar) verecek, tahliye olduğunda da yüklüce bir miktar ödeyecek. Eyüp, çarnaçar bu teklifi kabul ediyor.
Adını görmeyen, konuşmayan, duymayan üç maymundan alan filmde Ceylan açık siyasi ve sosyal göndermelerde de bulunuyor. İşte eleştirmenlerin gözüyle ‘Üç Maymun’:
‘BULUTLARI UNUTAMAYACAKSINIZ’
”Nuri Bilge Ceylan, Üç Maymun’da, sahiden de gerçeklik ve hayalin içiçe geçtiği bir dünya yaratmış. Film görsel olarak da, teknik olarak da mükemmel. En önemli yanı ise, onun oyunculuk dahil, her şeyi bir arada yoğurarak, ortaya bütünlük sahibi bir şaheser çıkarmış olması. Baştan sona yönetmeninin imzasını taşıyan Üç Maymun, kelimenin tam anlamıyla bir ‘auteur’ filmi. Bulutları unutamayacaksınız…” (Sevin Okyay, CNBC-e Dergi)
HAYRANLIK UYANDIRI-CI BİR FİLM
”Genellikle öylesine bir laftır ‘evrensel’ olması bir şeyin; bu filmin kahramanları gerçekten de öyle oldular. Film heryerde geçebilirdi, hiçbir yerde geçmeyebilirdi. O kadın, Yedikuleli bir ana, eş ve işçiyi canlandırmak üzere filmde bulunmuyordu. (…) Üç Maymun’ hayranlık uyandırı-cı bir film. Yönetmeni bir kere daha mahrem ve kirli şeylerden bahsedi-yor.” (Güzel, yalnız ve suçlu -Fatih Özgüven, Radikal)
MUHTEŞEM GÖRÜNTÜLER…
Turner tablolarını çağrıştıran, kara bulutları ve fırtına öncesi sessizlikleriyle, bu muhteşem görüntüler, diyalogsuz karakterleri iç dünyalarına daha bir hapsediyor ama zaman zaman bu portreler sadece yeis ve melankoli halini vurgulayan kareler olarak bize fazla bir şey söylemiyor. Tiryaki, bildiğimiz bir şeyin altını çiziyor: "Nuri Bilge Ceylan’ın inanılmaz bir vizyonu var. Bir sonraki filminde neler yapabileceğini tahayyül bile edemeyiz." Yeni sabahlara hayır olması umulan son görüntülere bakarsak Ceylan’ın gelecek projeleri konusunda içimize su serptiği bir gerçek. (Kötülük Çiçekleri – Esin Küçüktepepınar, Milliyet Sanat)
UÇ NOKTALARA KADAR GÖTÜRÜYOR
“Üç Maymun”, büyük travma sonucu yaşanabilecekleri epey uç noktalarına kadar götürüyor. Edilgenlik ve kırılganlık, had safhada; en ucuz “ahlaksız teklif”lerin peşinden gidecek, hatta, belki de bir suçluluk duygusuyla, kendini o ucuzlukla cezalandıracak kadar. Zaman zaman, erkekler “erkeklik” ideolojisi doğrultusunda, kadın, dişi olmak doğrultusunda olmak üzere, parlayıp hayata sarılacak gibi olmak, ama o kıvamda dikiş tutturamayıp sönmek, yeniden aşağılara düşmek. Bir an gelip, her biri kendi yaşına, cinsiyetine ve konumuna göre olmak üzere, aşağılanmanın peşinden bile gitmek… (Üç Maymun – Necmiye Alpay, Radikal)
KARA FİLMDEN YEŞİLÇAM’A
"Üç Maymun"un öyküsü kara filmler kadar Yeşilçam melodramlarından da öğeler taşıyor -öyle ki yönetmenin filmin üzerine çöreklenen "Yeşilçam klişelerine batma tehlikesine kendini hiç kaptırmadan her bir "klişe"nin etrafından kıvraklıkla dolanması da filmin cazibesinin bir parçası halini alıyor.” (Bütünden Parçalara – Kutlukhan Kutlu, Sinema)
EN HEYECAN VERİCİ HİKAYE ANLATICILARINDAN BİRİ
Filmin teknik açıdan kusursuzluğunu belirtmeye gerek bile yok. Keza oyuncu performansları, teknikten aşağı kalmıyor. "Üç Maymun" aynı zamanda Ceylan’ın bugüne kadar çektiği filmler arasında izleyiciyle en rahat yakınlık kuracak filmi. Bunların oluşturduğu genel tabloda "Üç Maymun", Ceylan sinemasıyla ilgili çok belirgin bir yöne işaret ediyor . Yönetmen artık ister kişiselden ister kendi fılmografisinde ayrıksı duran bir öyküden yola çıksın, evrensel bir sinemaya hiç zorlanmadan ulaşıyor. Bunun anlamı da şu: Nuri Bilge Ceylan yalnız Türk sinemasının değil, dünya sinemasının da en heyecan verici hikaye anlatıcılanndan biri haline geldi. (Ceylan Sinemasında Bahar – Nil Kural, Milliyet)
ULUSLARARASI ÖDÜLLER:
2008 – Cannes Film Festival – En İyi Yönetmen
2008 – Osian’s Cinefan Film Festival, India – En İyi Yönetmen
2008 -"Manaki Brothers"Film Camera Festival – · Mosfilm Award · Special Mention
2008 – Haifa Film Festival, Israel – En İyi Film (Golden Anchor)
2008 – Asia Pacific Screen Awards, Australia – En İyi Yönetmen
2009 – RiverRun Film Festival, USA – En İyi Yönetmen, En İyi Kadın Oyuncu (Hatice Aslan)
2009 – Durres Film Festival, Albania · En İyi Balkan Filmi
2009 – Council of Europe, France – En İyi Film
ULUSAL ÖDÜLLER:
2009 – Yeşilçam Awards – En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Senaryo, En İyi Görüntü Yönetmeni ve Genç Yetenek (Ahmet Rıfat Şungar)
2009 – SIYAD öDÜLLERİ – En İyi Yönetmen, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Kurgu, En İyi Genç Oyuncu (Ahmet Rıfat Şungar)
2009 – Altın Objektif Ödülleri – En İyi Film, En İyi Yönetmen