İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı, işadamı Üzeyir Garih’in öldürülmesiyle ilgili "müstakil" bir soruşturma başlattı. Soruşturma, işadamı Doğan Kasadolu’nun 2008 yılında Garih cinayeti ile ilgili ilginç iddialara yer verdiği dilekçesinin Ergenekon dosyasından tefrik edilmesi üzerine açıldı. 2011/2316 soruşturma numarası verilen dosya Ergenekon soruşturmasını yürüten Özel Yetkili Savcı Cihan Kansız’a teslim edildi. Sabah gazetesinin edindiği bilgilere göre Garih cinayeti dosyasının yeniden açılmasına uzanan süreç şöyle gelişti: İşadamı Doğan Kasadolu 2008’de Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na dilekçeyle Üzeyir Garih cinayeti ile ilgili bazı bilgiler verdi. Alarko Holding’in eski İthalat Koordinatörü ve Garih’in de yakın dostu olduğunu belirten Doğan Kasadolu, Üzeyir Garih’in torunu Tal Herzigoviç’in, cinayetin ardından kendilerine polis süsü veren kişilerce kaçırıldığını ve ailenin cinayetin üzerine gitmemeleri konusunda uyarıldığını iddia etti. Kasadolu, bilgiyi bizzat Garih’in damadı Doron Herzigoviç’ten öğrendiğini ileri sürdü. Dilekçe üzerine Savcı Nihat Taşkın, Kasadolu’dan olayla ilgili detaylı bilgi aldı.
DİLEKÇESİ BULUNAMADI
Doğan Kasadolu geçtiğimiz günlerde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na yeniden başvurarak verdiği dilekçe ve ifade ile ilgili ne gibi bir işlem yapıldığını sordu. Savcılık kaleminden dilekçe ve ifadesine ulaşamayan Kasadolu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı’ya dilekçe verdi ve dosyanın akıbetini sordu. Çolakkadı’nın yaptırdığı araştırma sonucunda da Kasadolu’nun evraklarına bir türlü ulaşılamadı. Ancak Kasadolu’nun İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü kayıtlarındaki 4 sayfalık ifadesinin örneğine ulaşıldı.
BAŞSAVCILIKTAN TALİMAT
İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Fikret Seçen’in talimatı ile dilekçede yer alan iddialarla ile ilgili müstakil bir soruşturma yapılması için talimat verildi. Böylece Garih cinayetiyle ilgili dosya yeniden açıldı.
‘TORUNUNU SUÇLARIZ’ İDDİASI
Doğan Kasadolu ihbar dilekçesinde şu iddialarda bulunmuştu: "Üzeyir Garih cinayetinden sonra zaman zaman Ortaköy’deki Alarko Holding binasına gidip, gerek oğlu İzzet Garih, gerekse de kızı Dalia ve de damadı Doron ile bir dost olarak taziye görüşmelerimiz olmuştur. İşte bu görüşmelerimizden birinde Üzeyir Garih ile aynı sitede ancak başka dairede oturan damat Doron, Cumartesi günü Üzeyir Garih’in öldürülmesinden çok kısa bir süre sonra bir polis otosunun evine gelerek 2 oğlundan bir tanesine (Tal Herzigoviç) kelepçe takıp götürdüklerini, sonradan yaptıkları görüşmelerde bu işin üzerine gidilirse cinayeti bu çocuğun işlediğini açıklayacaklarını’ şahsıma doğrudan açıkça söylemiştir."
Akşam