Genel Kurul, Pamuk’un "karar düzeltme” istemini de reddetti. Orhan Pamuk’un sözleri için hem ceza, hem tazminat davası açılmış, her iki dava da reddedilmişti. Pamuk hakkında, Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde TCK’nın 301’inci maddesi uyarınca açılan davada ‘Türklüğe alenen hakaret’ suçlamasıyla 6 aydan 3 yıla kadar hapis talep edilmişti.
MAHKEME DİRENİNCE…
Şişli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan davada ise İstanbul Şehit Anaları Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Pakize Alp Akbaba ve "Ergenekon” soruşturmasında tutuklanan avukat Kemal Kerinçsiz’in de aralarında bulunduğu 6 kişi, 36’şar bin TL’lik manevi tazminat davası açmıştı. İki ayrı mahkemedeki duruşmaları Avrupa Parlamentosu’ndan gözlemciler de takip etmiş, Pamuk sözlerinin arkasında durarak, "Türklüğümle gurur duyuyorum" demişti. 3 yıl süren davalar, reddedilmiş, tazminat davasının reddine "ehliyet yönünden yetersizlik" gerekçe gösterilmişti. Yerel mahkeme kararını temyiz edilmesi üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, kararı davacılar lehine esastan bozmuş ve "davacıların dava açma ehliyetinin varlığının kabulü ile davanın esasının incelenmesine, kişilik haklarına saldırının varlığının benimsenmesi durumunda ilgili mevzuat hükümlerine göre hüküm kurulmasına” karar vermişti. Yargıtay’ın bozma kararının ardından davayı yeniden görüşen Şişli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, önceki kararında direndi. Yerel mahkemenin kararı temyiz edilince dosya, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na geldi. Kurul, yerel mahkeme kararını, 4. Hukuk Dairesi’nin bozma gerekçesi doğrultusunda bozdu.
İTİRAZA RET
Orhan Pamuk, Genel Kurul kararına karşı "karar düzeltme” isteminde bulundu. İstemde, "Her Türk vatandaşının dava açma ehliyeti olduğu kabul edilirse bunun sonucu düşünülmüş müdür? Düşünce özgürlüğünden söz edilebilir mi?” görüşü dile getirilmişti. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, dün "karar düzeltme” isteminide reddetti. Böylece, genel kurul kararı bağlayıcı olduğu için Şişli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi davanın esasına girerek yeniden karar verecek.
Sonucu düşünüldü mü?
Orhan Pamuk karar düzeltme isteminde "Her vatandaşın dava açma ehliyeti olduğu kabul edilirse bunun sonucu düşünüldü mü? Fikir özgürlüğünden söz edilebilir mi" demişti.