Af yasası için kamuoyunda ciddi bir beklenti oluşurken, cezaevinde bulunanların aileleri de konuyu yakından takip ediyor.
Af konusunun siyasetin gündeminden çıkmış gibi göründüğü ifade eden gazeteci Çağlar Cilara’nın TV5 ekranlarında sunduğu “Çağlar Cilara ile Gündemdekiler” programına konuk olan Avukat Ali Çitil, vatandaşın gündeminde olan af yasasıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
“Af yasasısının ceza hukuku sisteminde pek rağbet görülen bir sistem olmadığını” belirten Av. Çitil, “Türkiye tarihine bakıldığında Cumhuriyet kurulmadan ve kurulduktan sonra Cumhuriyetin 10. yılında af düzenlemelerinin yapıldığını” ifade etti.
“AF DİLE GETİRİLDİKTEN SONRA MUTLAKA ÇIKIYOR”
Avukat Çitil’İn açıklamalarından bazı satırbaşları şöyle:
“Cumhuriyet kurulduktan sonra Rahşan Affı’na kadar bir çok af düzenlemeleri özel af, genel af ve örtülü af şeklinde düzenlemeler yapıldı. Bunun en çok bilineni Rahşan Affı’dır. Tabi Rahşan Affı yapıldıktan sonra siyasi bir hamle değerlendirildiği için siyasiler biraz çekinceli yaklaşıyor bu tür durumlara.
Mevcut yargılamalar ne durumda? İstatistikler ne diyor? Yargılama faaliyetlerini incelemek durumundayız. TÜİK’in açıkladığı “Adalet İstatistik Verileri” var. 2018 verileri değil ama 2017 verilerine göre ilk derece mahkemelerinde görülen dava sayısı 6 milyon 857 bin olurken görevli hakim sayısı 7 bin 937. Bir hakime yılda 863 tane dosya düşüyor. Dosya düşüyor deme sebebim şu bakmaları mümkün değil, sadece dosyalar tebliğ ediliyor. Türkiye hakimlerinin ABD ve Avrupa ülkerine bakıldığında yüz katı üstünde dosyalarına bakması gerekiyor.
Soruşturma aşamasında şu an 8 milyon dosya var ve Türkiye’de yargılama faaliyetleri ile bu dosyalarının bakılması mümkün değil. Bu nedenle MHP Genel Bahçeli’nin yaptığı af açıklamasının genel af veya örtülü af dememesinin sebebi budur. Af dile getirildikten sonra mutlaka Türkiye’de çıkıyor.
“ÖRTÜLÜ BİR AF İLE BU İŞ SONUÇLANDIRILMALI”
Türkiye’de yakın bir tarihte vergi affı, imar affı oldu. Paylaşmış olduğum veriler ile ilgili yargılama faaliyetleri ile bu davaları sonlandırmamız mümkün değil gibi görünüyor. Bununla birlikte yapılması gerekenler biraz daha kapsamlı tabi şöyle bir tartışma var. Kader mahkumlarını mı kapsamalı? yoksa terör mağdurlarını mı kapsamalı? bu ayrım olmuyor. Böyle bir ayrıma gidilmemesi gerekiyor. Rahşan Affı’nda gidildi ve Anayasa Mahkemesi de eşitlik ilkesine aykırı bularak iptal etmişti. Burada bir af çıkartılacaksa eğer herkesi kapsamalı ve bu affın kapsamında tarihi olarak tartışılabilir. Burda mutlaka denetimli serbestlik, salıverilme, infaz mevzuatı bu infaz müesselerinde bir takım değişiklikler yapılarak örtülü bir af ile bu işi sonuçlandırmak gerekiyor.”