Türk Ticaret Kanunu ile web sitesi kurma ve buna paralel marka oluşturma zorunluluğu getirilen firmaların çalışmalarının, Türkiye’yi marka başvurularında Avrupa’da birinciliğe taşıdığı bildirildi.
Bir patent firmasının yönetim kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, yaptığı açıklamada, son yıllarda Türkiye’nin markalaşma ve patent müracaat sayılarında ciddi artışlar olduğunu söyledi.
Bu anlamda iş dünyasının duyarlılığının arttığını ifade eden Yamankaradeniz, gelişme ve rekabetin Ar-Ge’de ve patentte olduğunu iş adamlarının da kabul ettiğini anlattı.
Türkiye’nin 2010 yılı itibarıyla marka müracaat sayılarına Avrupa’da ikinci olduğunu belirten Yamankaradeniz, ”2009 yılında 70 bin olan marka başvurusu, geçen yıl 80 binin üzerine çıktı. Bunun çok ciddi anlamı var. Türkiye, taklitçilikten yeni marka üretmeye, yeni ürün üretmeye, yeni teknolojik ürünler üretmeye yönelmiş durumda. Türkiye’nin katma değerli ürün üretiminde ciddi artış var” dedi.
Yamankaradeniz, bu artışta bu yıl içinde yasalaşan Türk Ticaret Kanunu’nun büyük etkisinin bulunduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
”Türk Ticaret Kanunu, marka ve patent çalışmalarına ciddi zemin oluşturdu. Sanayici ve iş adamları, markalaşmaya yöneldi. Dünyayla rekabet edebilecek kurguyu yapılayan düzenleme olarak nitelendirilen bu kanun, milat sayılabilecek hükümler içeriyor. Açık ve şeffaf yönetimin, ön plana çıkarılmasına yönelik her firmanın internet (web) sitesi kurması zorunluluğu ortaya konuldu. Firmaların, bu sitede, gerek mali yapılarını gerek idari yapılarını bütün bilgilerini, çalışanlarına, ortaklarına ve kamuoyuna duyurma zorunluluğu getirildi. Buradan yola çıkarak bütün firmaların web adresi alma ihtiyacı ortaya çıktı. Dolayısıyla web adresinde kullanılacak markaların korunuyor olma zorunluluğu getirilmiş oldu.”
SON TARİH 1 TEMMUZ 2012
Bu zorunlulukların 2011 yılı içinde markalaşmaya olan talebi artırdığını belirten Yamankaradeniz, şunları söyledi:
”Aynı sektörde faaliyet gösteren birden fazla marka olamıyor. Bu nedenle firmalar, marka bulmakta zorlanıyor. Kanunun yürürlüğe giriş tarihi 1 Temmuz 2012 ancak o zamana kadar ciddi daralma yaşanacağını tahmin ediyoruz. Firmaların bir an önce markalarını bulup web sitelerini açmalarında fayda var.”
Yamankaradeniz, marka başvurularında 2011’in ilk 6 aylık döneminde geçen yıla göre yüzde 20’nin üzerinde artış olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
”Türkiye’nin marka başvurularında 100 bin seviyelerini geçeceği görülüyor. Şu anda Fransa’nın ardından ikinci sıradayız, ancak en fazla marka müracaatı yapan ülke konumuna gelebiliriz. En çok marka başvurularında tekstil ve konfeksiyon ilk sırada geliyor. Bunları, gıda, kimya plastik ve sektörleri takip ediyor. Daha çok marka müracaatı, ülkenin zenginliği demektir. Şu anda 50 bin ihracatçımız var. Bunların markalarını tescil ettirenlerin sayısının sadece 6 binde kalması bizleri üzüyor. Önümüzdeki 5 yıl içinde en az yüzde 50’sinin markalarını tescili için başvuruda bulunacağını tahmin ediyorum.”
Firma olarak faaliyete başladıkları yıllarda başvuru sayısının 8 bin olduğunu belirten Yamankaradeniz, ”28 yıl önce 8 bin olan marka başvurusu 2010’da 80 bini geçti. Bu yıl 100 binin üzerinde rakamlar konuşuluyor. Türk firmaları, dünyaya açılıyor” dedi.
AA