ABD federal hükümeti, Yetersizliği Telafi Yasası (Anti-deficiency Act) uyarınca “zorunlu olmayan” federal hizmetleri 1 Ekim 2013 tarihinden itibaren askıya alarak bir kepenk indirme dönemine girdi. Bu durum Demokratların kontrolünde olan Senato ve Cumhuriyetçilerin kontrolünde olan Temsilciler Meclisi arasındaki siyasi çatışmaların bir sonucu olarak ortaya çıktı. Çatışma genelde Obamacare olarak anılan Ekonomik Sağlık Yasası’nca yürürlüğe girecek olan sağlık reformu üzerinden yaşandı.
ABD Anayasası tüm kamu harcamalarının Amerikan Kongresi tarafından yasa olarak kabul edilmesini zorunlu kılıyor. Kongre’nin bir ya da her iki meclisinde Başkan’la farklı partiden temsilcilerin hakim olması durumunda, bütçe müzakerelerinde zorluk yaşanabiliyor. Kongre tarafından herhangi bir fon sağlanmazsa, hükümetin giderlerini karşılaması imkansız hale geliyor.
Yakın zamana kadar hükümet bütçesi geçmediği için, ek zaman kazanmak amacıyla, hükümet harcamalarını Aralık 2013’e kadar finanse etmeyi amaçlayan bir tasarı üzerinde müzakereler devam ediyordu. Ancak, Cumhuriyetçi Senatörler Ted Cruz, Mike Lee ile Kongre’nin her iki meclisinden diğerleri, görüşülmekte olan bütçe tasarısının geçmesi karşılığında sağlık reformu yasasının yürürlüğe girmesinin geciktirilmesini ve yasada bazı değişikliklere gidilmesini talep etmeye başladılar. Cruz gayesi üzerinde dikkat çekmek için Senato’da bir 21 saatlik konuşma yaptı. Bu çabalar özellikle Cumhuriyetçilerin kontrolünde olan Temsilciler Meclisinde zemin buldu.
30 Eylül’de Senato, Temsilciler Meclisi’nin, sağlık reformu yasasının yürürlüğe girmesinin geciktirilmesi veya yasada bazı değişikliklerin yapılması karşılığında hükümete bu yıl sonuna kadar harcamalarını karşılaması için fon teminini öngören birkaç önerisini reddetti.
Benzer şekilde, Temsilciler Meclisi talepleri kabul edilmeden hükümete Aralık sonuna kadar finans sağlanmasını reddetti. Bu arada Başkan Obama da Senato’nun Temsilciler Meclisi’nin taleplerini kabul etmesi durumunda, alınacak kararları veto etmekle tehdit etmişti.
Amerikan federal hükümetin kepenk indirme zorunluluğu
Resmi rakamlara göre ABD’de bir haftalık kepenk indirmenin Amerikan ekonomisine maliyeti 10 milyar doları bulacak
Bu kepenk indirme durumu, 1995 – 1996 yılında olandan bu zamana ilk defa vuku buluyor.
Kepenk indirmeyi zorunlu kılan olaylar ve prosedür
Amerika Birleşik Devletleri Anayasası tüm kamu harcamalarının Amerikan Kongresi tarafından yasa olarak kabul edilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu durumda, hem Temsilciler Meclisi ve Senato’da üyelerin çoğunluğunun onayını, hem de Başkan’ın onayını gerektirir. Kongre’nin bir ya da her iki meclisinde Başkan’la farklı partiden temsilcilerin hakim olması durumunda, bütçe müzakerelerinde zorluk yaşanabilmektedir. Eğer Kongre tarafından herhangi bir fon sağlanmazsa, hükümetin giderlerini karşılaması imkansızlaşabilir. Fon yetersizliği de mutlak olarak zorunlu kabul edilmeyen devlet hizmetlerinin kapatılmasına yol açar.
Yakın zamana kadar hükümet bütçesi geçmediği için, ek zaman kazanmak amacıyla, hükümet harcamalarını Aralık 2013’e kadar finanse etmeyi amaçlayan bir tasarı üzerinde müzakereler devam ediyordu. Ancak, Cumhuriyetçi Senatörler Ted Cruz, Mike Lee ile Kongre’nin her iki meclisinden diğerleri, görüşülmekte olan bütçe tasarısının geçmesi karşılığında sağlık reformu yasasının yürürlüğe girmesinin geciktirilmesini ve yasada bazı değişikliklere gidilmesini talep etmeye başladılar. Cruz gayesi üzerinde dikkat çekmek için Senato’da bir 21 saatlik konuşma yaptı. Bu çabalar özellikle Cumhuriyetçilerin kontrolünde olan Temsilciler Meclisinde zemin buldu.
30 Eylül’de Senato, Temsilciler Meclisi’nin, sağlık reformu yasasının yürürlüğe girmesinin geciktirilmesi veya yasada bazı değişikliklerin yapılması karşılığında hükümete bu yıl sonuna kadar harcamalarını karşılaması için fon teminini öngören birkaç önerisini reddetti.
Benzer şekilde, Temsilciler Meclisi talepleri kabul edilmeden hükümete Aralık sonuna kadar finans sağlanmasını reddetti. Bu arada Başkan Obama da Senato’nun Temsilciler Meclisi’nin taleplerini kabul etmesi durumunda, alınacak kararları veto etmekle tehdit etmişti.
Etkileri
Kapatma sırasında, en “zorunlu olmayan” kamu çalışanlarına zorunlu izin verilir. 1 Ekim’de başlayan süresiz ücretsiz izne konu olan kamu çalışanlarının yaklaşık 800 bin-1 milyon arasında olduğu söyleniyor. Beyaz Saray web sitesinden yapılan bir açıklamaya göre, bir haftalık kepenk indirmenin Amerikan ekonomisine maliyeti 10 milyar doları bulacak. Başkan Barack Obama bu durumun gerçek insan hayatı ve gerçek ekonomi üzerindeki etkisinin çok ağır olacağını söyledi.
ABD’de yaşanan bu kepenk kapatma durumu ülkede ve uluslararası borsalarda düşme yaşanmasına sebep oldu.
Kepenk kapatmanın çeşitli kamu çalışanları üzerindeki etkisi aşağıdaki gibi olacak:
Federal kamu görevlileri: 670 bin sendikalı kamu görevlisini temsil eden Amerikan Hükümet Çalışanları Federasyonu başkanına göre 1 milyona yaklaşan federal görevli ücretsiz izinli olma ya da ödenmemiş iş günü durumu ile karşı karşıya kalabilirler.
Milli Parklar: Yangınla mücadele ekiplerinin görev başında kalması dışında kapatılacak olan parklar, Milli Parklar Koruma Derneği’ne göre, 750 bin günlük ziyaretçi kaybına ve 30 milyon dolarlık da gelir kaybına uğrayacaklar.
Savunma Bakanlığı: Tüm askeri personel normal çalışma durumuna devam edecekler, ama birçok sivil çalışanı geçici olarak izne çıkacaklar.
Merkez Bankası: Merkez Bankası Kongre ödeneklerine bağlı olmadığı için açık kalacak.
Adalet Bakanlığı: 114 bin çalışanı olan bakanlığın 18 bin çalışanından azı izne çıkarılacak. Kepenk kapatmanın uzun sürmesi halinde izinli olanların bir kısmının bazılarının işe geri dönmesi söz konusu olabilir. Kepenk kapatma sırasında sivil davalar kısıtlanacak veya mümkün olduğunca ertelenecekler; ancak ceza davaları devam edecekler.
Mahkemeler: Daha önceki kapatmalar sırasında olduğu gibi, ABD Yüksek Mahkemesi muhtemelen, normal faaliyet gösterecek. Federal mahkemeler yaklaşık 10 iş günü boyunca açık kalacaklar ve kepenk kapatmanın devam etmesi halinde, 15 Ekim’de bir durum değerlendirilmesi yapılacak.
Dünyabülteni