Üniversite sınav sonuçları geçen hafta açıklandı. Sıra okul ve bölüm tercihlerinde. Ancak sayıları artmasına rağmen Türkiye’de istenen üniversite ve bölüme yerleşmek güç. Yükseköğrenimdeki yeni kontenjan artışları arz talep dengesini sağlamaktan uzak. 1 milyon 850 bin aday, 805 bin kişilik ön lisans ve lisans programına yerleşmek için yarışıyor. Doğal olarak pek çok öğrencinin umudu sonraki seneye kalıyor. Bazı öğrenciler bu defteri bir daha açmamak üzere rafa kaldırıyor, doğrudan hayata atılıyor. Bazıları da üniversite öğrenimi için son yıllarda kolaylaşan yurtdışı seçeneğini devreye sokuyor. Türkiye’de herhangi bir bölüme girmek yerine dışarıda istediği bir alanı tercih ediyor. Bu iş için öğrencinin yüksek puanlar almasına da gerek yok. Lisans programları için Lisans Yerleştirme Sınavı’ndan (LYS) 180, ön lisans programları için Yükseköğretime Geçiş Sınavı’ndan (YGS) 140 puan almak yeterli. Üstelik, her türlü bütçeye uygun ülke ve bölüm bulmak mümkün. Mesela Arnavutluk, Makedonya ve Bosna Hersek gibi ülkelerde dershane ücretine üniversite okunabiliyor. Bu arada bazı ülkelerin öğrenci kabullerinde kendi belirledikleri şartları hatırlatmakta fayda var. Sadece Türkiye’deki sınav sonucu bazı ülkeler için yeterli olmayabiliyor. Amerika, Kanada ve İngiltere’nin ayrıca belirlediği kriterler var. Dolayısıyla bunlara göre hazırlık yapılması gerekiyor.
Yurtdışına giden öğrenciler, o ülkenin dilini, kültürüyle birlikte yaşayarak öğreniyor. Mesela Çin’de İngilizce bir bölüm okuyan öğrenci iki önemli dili öğrenme fırsatı yakalıyor. Diplomasının yanında başka altın bilezikler ekleniyor.
Eğitim uzmanı Faruk Ardıç bu konuda önemli bir noktaya dikkat çekiyor. Öncelikli olarak tercih edilen bölümün Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından denkliğine bakılması gerekiyor. YÖK’ten denklik alamayanlar döndüklerinde lise mezunu muamelesi görüyor.
Türkiye, yurtdışına öğrenci gönderen ülkeler arasında Çin (510 bin 842), Hindistan (184 bin 801), Güney Kore (115 bin 464) ve Almanya’nın (94 bin 408) ardından 65 bin 459 öğrenciyle beşinci sırada yer alıyor. Türkiye’deki öğrenciler bu meselede kabuğunu çoktan kırdı. 100’den fazla ülkede öğrenim görüyorlar. Dolayısıyla dünyanın herhangi bir ülkesinde bir Türk öğrenciyle karşılaşma ihtimali yüksek. Bazı öğrencilerin okuduğu ülkenin haritadaki yerini bile bulmakta zorlanabilirsiniz. Mesela Şahin Sevim’in eğitim gördüğü yer bu cinsten. O Türkiye’de herhangi bir bölüme yerleşemeyince Etiyopya’nın yolunu tutmuş. YÖK’ten denkliği olan Addis Ababa Üniversitesi’nde İngilizce öğretmenliği okumuş. İlk zamanlar bu coğrafyaya alışması kolay olmamış. Fakat biraz sabır gösterince ortama uyum sağlamış. Şimdilerde Somali’deki Türk Okulu Nil Akademi’de öğretmenlik ve idarecilik yapıyor. Genç eğitimci yıllar önce verdiği karardan hayli memnun: “İyi ki yurtdışına gitmişim. Çıkmasaydım Türkiye’de lise mezunu olarak kalacak ve hayalimdeki mesleği yapamayacaktım. Yurtdışına çıkmakla hayata bakış açım değişti. Oralarda değişik kültürden pek çok değerli insanla tanıştım. Bu da ufkumun açılmasını sağladı. Bütün öğrencilere yurtdışına çıkmayı tavsiye ediyorum. Çünkü kazanacakları çok şey olacak.”
Sabrın sonu başarı
Metin Kara’nın hikâyesi de farklı değil. O bilinen bir ülkeyi, Arnavutluk’u seçmiş. Tiran Devlet Üniversitesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdikten sonra aynı üniversitede ‘dil ve iletişim’ alanında yüksek lisans eğitimini tamamlamış. Şimdi ülkenin en iyi kurumlarından biri olan Turgut Özal Koleji’nde öğretmenlik ve idarecilik yapıyor. Kara, dışarıda eğitim görmenin avantajlarının fazla olduğunu ifade ediyor: “Biraz sabretmek gerekiyor. Alışma süreci atlatılınca her şey daha kolay oluyor. Zaten gidilen hemen her yerde sizleri karşılayan birileri olduğu için uyum süreci uzun sürmüyor. Alışınca da bulunduğunuz yer vatanınız gibi oluyor.”
Türk öğrenciler en fazla Azerbaycan, ABD, Almanya, Bulgaristan, İngiltere, Avusturya ve Fransa’yı tercih ediyor. Eğitim kalitesi, denklik meselesi ekonomik uygunluk, dil ve kültür birliği, coğrafi yakınlık gibi sebepler bu tercihlerde etkili. Bu öğrencilere ‘Türkiye’de bir bölüme yerleşemdiler’ diye bakmamak gerekiyor. Zira aralarında Robert Koleji, Galatasaray Lisesi gibi okullardan mezun olanlar var. Bunların içinde ciddi oranda Türkiye’de istediği bölümü kazanamayanlar var. Onlar, eğitim kalitesi Türkiye’den daha iyi olan Amerika, İngiltere ve Fransa gibi ülkeleri tercih ediyor.
UNESCO verilerine göre, dünyada bugün yükseköğrenim gören 177 milyon öğrenci var. Bu rakamın yalnızca yüzde 2,3’ü başka bir ülkede eğitim görüyor. 2020’de öğrenci dolaşımının 7 milyonu bulacağı tahmin ediliyor. Dünya genelindeki öğrenciler, en çok ABD, İngiltere, Avustralya, Almanya ve Fransa gibi ülkeleri tercih ediyor. Amerika yılda 700 bin, İngiltere 400 bin, Avusturalya 300 bin öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Uluslararası öğrencinin yüzde 17’si Amerika’yı tercih ediyor.
LİSANS EĞİTİM ÜCRETİ
Amerika: 7 bin- 55 bin dolar
İngiltere: 10 bin- 62 bin dolar
Kanada: 7 bin -38 bin dolar
Bulgaristan: 2 bin- 6 bin avro
Fransa: 5 bin 500-17 bin 500 avro
Bosna Hersek: 2 bin 500 -4 bin avro
Arnavutluk: 2 bin 200- 3 bin 500 avro