Srebrenitsa’da aslında ne oldu?

Olaylar
Birleşmiş Milletler’in güvenli bölge ilan ettiği Srebrenitsa’yı 11 Temmuz 1995’te işgal eden savaş dönemindeki Bosnalı Sırpların askeri lideri Ratko Mladiç komutasındaki birlikler, B...
EMOJİLE

Birleşmiş Milletler’in güvenli bölge ilan ettiği Srebrenitsa’yı 11 Temmuz 1995’te işgal eden savaş dönemindeki Bosnalı Sırpların askeri lideri Ratko Mladiç komutasındaki birlikler, BM bünyesinde görev yapan Hollandalı birliklere sığınan 14 yaş üstü Boşnak erkekleri, götürdükleri ormanlık alanlarda katlederek Avrupa’nın 2. Dünya Savaşı’ndan sonra yaşadığı en büyük soykırımı gerçekleştirmişti.

Toplam 8372 Boşnak erkeğin katledildiği Srebrenitsa’nın acısı aradan 17 yıl geçmesine rağmen dinmedi.

"Ölüm yürüyüşü 8 Temmuz’da başladı"

Srebrenitsa’nın 11 Temmuz 1995’te Ratko Mladiç’in birliklerince işgal edilmesi üzerine soykırımdan kaçan kurbanların orman yolunu kullanarak Tuzla kentine ulaşmak üzere kullandığı güzergahta her yıl yapılan ölüm yürüyüşü, bu yıl da 8 Temmuz Pazar günü başladı.

Tuzla yakınındaki Nezuk kasabasından Srebrenitsa istikametine doğru yapılacak ve 3 gün sürecek ölüm yürüyüşüne, Bosna-Hersek’in çeşitli kentlerinin yanı sıra İsveç, Almanya, Avusturya ve Slovenya’dan bisikletleriyle daha önceden yola çıkan Boşnaklar da katılacak. Türkiye’den de yoğun katılımın olacağı yürüyüş 11 Temmuz’da Potoçari Anıt Mezarı’nda sona erecek.

Peki aslında Srebrenitsa’da neler yaşandı?

Sırp saldırganlar, 17 yıl önce Srebrenitsa’da büyük bir acının yaşanmasına yol açtılar. 1992 Martında başlayan Bosna Savaşı’ndan üç yıl sonra, savaş tam bitti denilen bir zaman dilinimde bölgede Hollandalı BM Barış Gücü askerlerinin bulunmasına rağmen 1995 yılı Temmuzunda Srebrenitsa’da büyük bir insanlık ayıbı yaşandı.

Bosna’nın doğusunda bulunan ve nispeten daha izole bir bölgede bulunan Srebrenitsa’nın savaş öncesinde yüzde 75’i Müslüman Boşnak olmak üzere 24 bin civarı nüfusu bulunmaktaydı. BM’nin “Korunaklı Bölge” olarak ilan ettiği altı bölgeden (Saraybosna, Bihaç, Gorajde, Zepa, Srebrinitsa, Tuzla) biri olan Srebrenitsa’nın bu özelliğinden dolayı komşu bölgelerden de bölgeye mülteci akını yaşanmış ve katliam öncesinde 45 bine yakın bir nüfus Srebrenitsa’da toplanmıştı.

ABD’nin katliamdan bir ay öncesinde istihbarat bilgisi olarak haberdar olduğu, Ratko Mladiç’e bağlı 10 binden fazla çetniğin (aşırı Sırp milliyetçileri) bölgeye doğru hareket ettiklerinin bilinmesi ve katliamın bir hafta kadar devam etmesine rağmen Batılı ülkeler tarafından herhangi bir müdahalenin yapılmamış olması hala cevap bekleyen sorulardan.

Katliamın üzerinden 17 yıl geçti katiller hala kayıp

Radovan Karadziç ve Ratko Mladiç gibi Srebrenitsa katliamının baş sorumluları ise savaşın üzerinden 17 yıl geçmesine rağmen hala bulunabilmiş değil. Geçtiğimiz sene Lahey Adalet Divanı tarafından Bosna’daki katliamların soykırım olduğu kabul edilmiş ve fakat katliamdan Sırbistan’ın sorumlu tutulamayacağı karara bağlanmıştı.

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük katliam

BM’nin en üst mercileri tarafından “BM sizi koruyacaktır denilen” ve bu şekilde her türlü silahtan arındırılan Srebrenitsa kurbanları, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana Avrupa’da insanlığa karşı işlenen en büyük suç olarak nitelendirilen katliamda katledildiler. Toplu mezarlar ise katliamdan çok sonra ortaya çıkarılmaya başlandı.

1995 yılında binlerce insan katledildi. Genç kızlara ve kadınlara tecavüz edildi. Sırplar, alıkoydukları genç erkekleri kurşuna dizdiler.

Bölgede her geçen gün yeni toplu mezarlar açığa çıkıyor. Bu güne kadar 370’in üzerinde toplu mezar (5 veya daha fazla kişinin gömüldüğü mezarlar) bulundu. 28 bin kayıp insandan 25 bininin Bosnalı Müslüman olduğu söyleniyor. 

Üzerinden 17 yıl geçen Srebrenitsa katliamına kadar olayların gelişim süreci

NİSAN 1992:
Bosna-Hersek’te savaş başladı. Sırp ordusu doğuya doğru hızla ilerledi ve nüfusun yüzde 75’ini Müslümanların oluşturduğu 36 bin nüfuslu Srebrenitsa’yı ele geçirdi. Birkaç ay sonra Boşnaklar kasabayı geri aldı.
 
OCAK/MART 1993:
Sırplar Boşnakların elindeki bölgelere karşı saldırıya geçti. Srebrenitsa ve Zepa, Sırpların elindeki bölgenin oldukça içlerinde, düşman birlikler tarafından kuşatılmış bölgeler haline geldi.
Çevre bölgelerden kaçan Boşnakların göçü sonucu Srebrenitsa’nın nüfusu 60 bine çıktı. Su, gıda ve tıbbi malzeme kıtlığı başladı.
 
NİSAN 1993:
Birleşmiş Milletler, Srebrenitsa, Zepa ve Gorazde’yi, diğer üç bölge ile birlikte BM koruması altındaki ‘güvenli bölge’ ilan etti.
BM Barış Gücü, bu bölgelere asker sevk etti ve Sırp saldırıları durdu. Ancak Srebrenitsa etrafındaki Sırp kuşatması devam etti ve sonraki iki yıl içinde çok az sayıda insani yardım konvoyunun kasabaya girmesine izin verildi.
 
MART 1995:
Karaciç, Srebrenitsa ve Zepa’nın tamamen dış dünyadan koparılmasını emretti ve yardım konvoylarının bu kasabalara ulaşması engellendi.
 
9 TEMMUZ 1995:
Karaciç, Srebrenitsa’nın alınması emrini verdi. Sırplar kasabayı ele geçirmek için ‘Krivaya 95 Operasyonu’nu başlattı.
Srebrenitsa’yı kuşatan Sırplar, BM Barış Gücü’ndeki Hollanda askerlerinin gözetleme mevzilerine saldırdı ve 30 kadar Hollanda askerini rehin aldı.
 
10 TEMMUZ 1995:
Sırp ordusu Srebrenitsa’ya top ateşine başladı. Hollanda güçleri Sırplara, sabaha kadar geri çekilmezlerle NATO’nun hava saldırısı düzenleyeceği tehdidinde bulundu.
 
11 TEMMUZ 1995:
NATO savaş uçakları Srebrenitsa etrafındaki Sırp tanklarını bombaladı.
Sırp ordusu kasabaya bombardımana yeniden başlayacağı ve rehin Hollanda askerlerini öldüreceği tehdidinde bulundu. Aynı günün akşamı Sırp Genelkurmay Başkanı Ratko Mladiç Srebrenitsa’ya girdi.

11/18 TEMMUZ 1995:
Aynı akşam 15 bin kadar Boşnak askeri ve sivil, dağları aşarak Srebrenitsa’yı terk etti.
Birçok Boşnak bu sırada topçu ateşi ve keskin nişancı ateşiyle öldürüldü. Sırp askerleri yakalayabildiklerini de öldürdü.
 
Srebrenitsa içindeki Sırp askerleri ise kadın ve çocukları ayırarak, otobüsler ve kamyonlarla Boşnakların elindeki bölgelere gönderdi.
 
16 yaş ile 70 yaş arasındaki yaklaşık 8 bin Boşnak erkek, depolara, okullara ve ambarlara dolduruldu ve kurşuna dizilerek toplu mezarlara gömüldü.

 
11 Temmuz 1995 günü Srebrenitsa’ya giren Sırp güçleri II. Dünya Savaşı’ndan sonra en büyük etnik kıyıma imza attı.
 
1993′te BM ‘güvenli bölgesi’ ilan edilen ve BM’nin koruması altında bulunan Srebrenitsa, Bosna-Hersek savaşından kaçan birçok Müslüman Bosnalının akınına uğradı.
 
Daha sonra Bosnalı müslümanları silahsızlandıran Hollandalı askerlerin yönetiminde ve korumasında olan Srebrenitsa’da temmuz 1995′te yaşları 14 ile 75 arasında değişen 8 bini aşkın müslüman Bosnalı erkek ve çocuk katledildi. Hollandalı BM askerleri katliama göz yumdular, görmezlikten geldiler!Bölgede konuşlanmış BM barış güçleri ise güya katliamı önleyemedi!
 
11 Temmuz 1995′te Srebrenitsa’yı koruyan Hollandalı BM askerlerinin Bosnalı Sırpların kasabayı ele geçirmesine "göz yumması"nın ardından, bir hafta süren katliamda, kasabadaki yetişkin erkek ve erkek çocuklar öldürülmüştü.
 
Cesetleri bir toplu mezara gömen Bosnalı Sırplar, daha sonra suçlarını gizlemek için toplu mezarı buldozerlerle kazarak çıkardıkları cesetleri daha küçük toplu mezarlara gömmüştü.

Kaynakça: Zeynep Değirmencioğlu, Mostar dergisi; Cumhuriyet, www. 8372.org, srebrenitsa.ihh.org.tr