Peşmerge: Aşiret savunmasından ülke savunmaya

Olaylar
Son haftalarda IŞİD’in Irak’ın kuzeyinde hız verdiği saldırıları nedeniyle yeniden dünya gündemine gelen peşmerge gücünün sayısının 190 bini bulduğu tahmin ediliyor. Köklerini 1800’l...
EMOJİLE

Son haftalarda IŞİD’in Irak’ın kuzeyinde hız verdiği saldırıları nedeniyle yeniden dünya gündemine gelen peşmerge gücünün sayısının 190 bini bulduğu tahmin ediliyor.

Köklerini 1800’lü yıllarda oluşan ve daha gevşek bir örgütlenme olan aşiret sınır muhafızlarından alıyorlar ama Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışından bu yana resmen Kürt halkının ulusal savunma gücünü oluşturuyorlar.

Kürt ulusal hareketi güçlendikçe peşmerge kimliği de Kürt kültürünün temel bir öğesi olarak güç kazandı ve aşiret koruculuğundan bağımsız bir Kürdistan için savaşan milli bir güce dönüştü.

Günümüzün peşmergesinin temelini Irak ordusuna karşı savaşmış ve Kürt gruplar arası iç çatışmalara katılmış tecrübeli savaşçılar oluşturuyor.

Birinci Dünya Savaşı sonrasında daha önce Osmanlı ve İran imparatorlukları arasında stratejik bir tampon oluşturan Kürdistan bölgesi parçalandı ve Kürtler topraklarının, yeni oluşturulan ulus-devletler Türkiye, Irak ve Suriye arasında bölündüğünü gördüler.

Bölgede bir kargaşa ve iktidar boşluğu doğarken Kürtler de kendi bağımsız devletleri için mücadeleye giriştiler.

İran-Irak savaşı

1970’lerin sonlarında patlak veren İran-Irak savaşı sırasında Irak Kürdistanı’ndaki Kürtler kuzey ve güneyi denetleyen iki güce bölündü. Fakat her ikisi de kısa süre içinde Irak devletiyle karşı karşıya geldi ve bağımsızlık hareketi güçlendi.

1980’lerde devam eden İran-Irak savaşı süresince peşmerge, etkili bir gerilla gücü olarak mücadele etti.

Saddam Hüseyin liderliğindeki Irak ordusundan kaçan birçok Kürt savaşçı da bu güce katıldı ve Peşmerge Irak Kürdistanı’ndaki aşiretleri birleştirip toprak taleplerini daha kuvvetle dillendirmeye başladı.

İran’la sekiz yıl süren savaşın son döneminde Saddam Hüseyin’in Kürtlere yönelik saldırı harekatları yoğunlaştı.

Enfal ve Halepçe

İran ile savaş sırasında bazı Kürt savaşçılar önce Saddam Hüseyin kuvvetleriyle birlikte hareket etmiş ve İran’a karşı savaşmıştı. Fakat daha sonraları birçok peşmerge Irak Kürdistanı’ndaki denetimlerini güçlendirmek amacıyla İran’la ittifak yapmaya başladı.

Saddam Hüseyin bu aşamada Kürt nüfusu toptan cezalandırmayı hedefleyen Enfal adını verdiği bir dizi büyük saldırı harekâtı başlattı.

Bu kapsamda 1988 yılında Irak ordusu tarafından Kürdistan’ın güneyinde gerçekleştirilen Halepçe katliamı, modern çağın en korkunç kimyasal silah saldırılarından biri olarak tarihe geçti.

Çoğu kadın ve çocuk olmak üzere tahminen 5 bin insan Irak uçaklarının attığı hardal ve sinir gazı karışımı zehirli gazlarla öldüler.

Enfal saldırıları sırasında yüz binlerce kişi öldü ve bir milyonu aşkın Kürt, evlerini terk ederek kaçmak zorunda kaldı.

Verilen büyük kayıplara rağmen, ABD öncülüğündeki Batılı güçlerin Irak’a karşı giriştiği Birinci Körfez Harekatı’nın yarattığı ortamda peşmerge Irak ordusuyla savaşı sürdürdü ve 1991’deki ayaklanma ile Irak güçlerini kuzeyden püskürtmeyi başardı.

Kadın savaşçıların da peşmerge gücüne katılımı bu yıllara rastlıyor.

1992 yılında rakip hatta bazen hasım iki Kürt gücü Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve Kürdistan Yurtsever Birliği (KYB) birleşerek yarı özerk Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni oluşturdular.

Fakat 90’lı yıllar içinde iki büyük Kürt gücü, Kürt ulusal hareketinin önderlerinden Molla Mustafa Barzani’nin oğlu Mesut Barzani liderliğindeki KDP ve daha sonra Irak Cumhurbaşkanı olacak olan Celal Talabani liderliğindeki KYB arasındaki gerginlikler kısa süre sonra bir çatışmaya dönüştü.

1998 yılında iki hasım Kürt gücü arasında varılan uzlaşma, Washington Sözleşmesi ile kayda alındı.

Bu sözleşmenin imzalanmasını ABD Özel Kuvvetleri’nin Kürdistan’a istihbarat örgütü CIA ajanları konuşlandırması izledi.

Amaç her ikisinin de karşı oldukları Saddam Hüseyin liderliğindeki Irak hükümetine karşı peşmerge ile ABD arasında iş birliğini geliştirmekti.

Gerçekten de İkinci Körfez Savaşı ya da ABD öncülüğündeki güçlerin Irak’ı işgali ve Saddam Hüseyin’in devrilmesi sürecinde, peşmerge önemli bir rol oynadı.

Baas yönetiminin devrilmesinden sonra da ABD güçleri peşmerge ile iş birliğini, savaşçıları eğiterek ve bölgede ortak harekâtlar düzenleyerek sürdürdüler.

KYB lideri Celal Talabani bu süreçte Irak’ın 6. ve aynı zamanda ilk Kürt cumhurbaşkanı seçildi, Mesut Barzani ise Irak Kürdistanı’nın başkanı oldu.

Kürtlerin bağımsızlık umudu iyice güçlendi.

Peşmerge’nin elindeki silahlar

BBC Türkçe’nin haberine göre

BBC Türkçe’nin haberine göre,Peşmerge güçleri son haftalarda IŞİD karşısındaki ellerindeki silahların yetersiz kaldığından yakındı ve ABD’den acilen silah takviyesi istedi.

Dün Amerikalı yetkililer silah takviyesine başlandığını bildirmişlerdi.

Peşmergelerin kullandığı belli başlı silahlar şunlar:

AK 47 – Kalaşnikov diye de bilinen Sovyet yapımı otomatik saldırı silahı. Yapımının ucuz ve kolay olması ve dayanıklılığı nedeniyle dünyada en çok kullanılan ve bulunması en kolay silahlardan biri.

BGM 71 TOW – ABD yapımı bir tank savar füze. Füzeler 1970’lerde yapılmaya başlandı ve 3 bin 700 metre civarında menzili var.

D-30 122mm Howitzer – Sovyet yapımı top. Mermilerinin menzili yaklaşık 15 km.

RPG 7 – Rus yapımı, taşınır bir roketatar güdümlü el bombası. 800-900 metreye kadar kullanılabiliyor fakat 100 metreden sonra isabeti güvenilir değil. Hedefe ulaşmadan patlayabilir.

M224 Havan – ABD yapımı hafif, taşınır silah. Körfez savaşları sırasında çok yaygın olarak kullanıldı. 3 bin 500 metre kadar bir menzili var ve esas olarak piyadeye karşı etkili oluyor ama duman ya da kızılötesi işaret fişeği de atabiliyor.

SA-7 – Sovyet yapımı karadan havaya füze. Patlayıcı başlığın güdümlü olmasını sağlayan bir sistemi var ve 5 km menziliyle helikopterlere ve alçaktan uçan uçaklara karşı etkili.

T 54, T 55 tankları – İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra üretilen Sovyet yapımı tanklar. Dünyanın birçok yerinde kullanılıyor. Üzerine makinalı tüfek ve benzeri silahlar monte ediliyor.

Eurocopter EC120 Colibri – Avrupa-Çin ortak yapımı bir hafif helikopter. Kürt trafik polisi tarafından kullanılıyor, fakat izleme ve kurtarma harekâtlarında da kullanılabiliyor.