Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’dan kalktıktan yaklaşık 2 saat sonra kaybolan Malezya Havayolları’na ait yolcu uçağını arama çalışmaları devam ediyor. Sabah’ta yer alan habere göre, Cuma gününden beri haber alınamayan uçağın, hava korsanlarının saldırısına uğradığı şüphesi öne çıkıyor. Uçuş listesinde adı bulunan İtalyan Luigi Maraldi ve Avustralyalı Christian Kozel’in, Boeing 777 tipi uçağa binmediği, bu iki kişinin daha önceden pasaportlarını çaldıran turistler olduğu ortaya çıkmıştı. Genel polis müfettişi Halid Ebu Bekir, çalıntı pasaportla uçağa binen yolculardan birinin Malezya vatandaşı olmadığını tespit ettiklerini açıkladı. Çalıntı pasaport kullanan iki yolcunun biletlerinin kesildiği Tayland’daki seyahat acentası görevlisi, iki biletin de “Mr. Ali” olarak bilinen İranlı bir işadamı tarafından satın alındığını söyledi. Interpol şimdi bu işadamını arıyor.
ÇİN’İN UYGUR ŞÜPHESİ
Çin basını ayrılıkçı Uygur militanlarının böyle bir saldırıda bulunabileceği iddiasını dile getirdi. 239 kişilik uçaktaki yolcuların 153’ünün Çin vatandaşı olduğu biliniyor. Çin Dışişleri Bakanı Qin Gang, Malezyalı yetkilileri, “Gerekli adımları atmakta yetersiz kalmak ve işbirliği yapmamakla” suçladı. 1 Mart’ta Çin’in güneyindeki Yunnan eyaletinde bir tren garında beklemekte olan yolcular, pala ve bıçaklı 10 kişinin saldırısına uğramış, olayda 33 kişi hayatını kaybetmişti. Çinli yetkililer olayın ayrılık yanlısı Uygur militanları tarafından gerçekleştirildiğini açıklamıştı.
“KAYGI VERİCİ”
Uluslararası Polis Teşkilatı (INTERPOL) “Terörist bir saldırı olduğunun ispatlanmadığını fakat olaydaki güvenlik ihmallerinin endişe verici boyutta olduğunu” açıkladı. Şüphelilerin kullandığı pasaportların Interpol’ün “çalıntı pasaportlar” listesinde bulunduğunu açıklayan kurum, biletlerin ise Tayland’ın Puket adasından, internet üzerinden alındığını açıkladı. Interpol Genel Sekreteri General Ronald Noble, “190 üye ülke sınırlarında ve havaalanı giriş-çıkışlarında güvenlik tedbirlerinin artırılması için bir felaketin beklenmemesi gerektiğini” dile getirdi.
SALDIRI İSTİHBARATI
Tayvan İstihbarat Şefi Tsai De-Şeng ise, Çin’deki kanlı tren istasyonu baskınından 3 gün sonra, 4 Mart’ta Pekin Havaalanı’na ve şehrin metro ağına terör saldırısı yapılacağına dair bir istihbarat aldıklarını, bu bilgiyi de Çinli yetkililere ilettiklerini bildirdi.
TERÖR SALDIRISI AĞIR BASIYOR
Uzmanlar uçağın kaybolma hikâyesi incelendiğinde, terör saldırısı ihtimalinin ağır bastığını söylüyor. İlk veriler de saldırı tahminlerini doğrular nitelikte. Uçakta hiçbir arıza belirtisi yoktu, pilotlar ve kabin görevlileri tecrübeliydi. Ayrıca Malezya Hava Yolları adı kazalara karışmamış ve saygınlığı yüksek bir kurum. Hava şartları uçuş için son derece idealdi. Ayrıca uçaktan hiçbir acil durum çağrısı ya da teknik aksaklık sinyali alınmamıştı, bu da ani bir terör saldırısı ihtimalini akıllara getiriyor.
ARAMALAR SÜRÜYOR
Malezya açıklarında bulunan ve uçaktan sızdığından şüphelenilen yağ ve petrol tabakasını inceleyen bilim adamları, kalıntıların kaybolan uçağa ait olmadığını doğruladı. Güney Çin Denizi’nde, 9 ülkeden 40 gemi ve 34 uçağın yürüttüğü enkaz arama çalışmalarında dün de herhangi bir gelişme kaydedilmedi.