Londra Türklere Minnettar

Olaylar
  Olayların yaşandığı bölgelerde yaşayan onlarca İngiliz, özellikle Dalston ve Hackney semtlerinde yağmacıları kovalayan Türkleri, “Cesur Türkler”, “Gerçek Londralılar”, &...
EMOJİLE

 
Olayların yaşandığı bölgelerde yaşayan onlarca İngiliz, özellikle Dalston ve Hackney semtlerinde yağmacıları kovalayan Türkleri, “Cesur Türkler”, “Gerçek Londralılar”, “Ne mutlu Türk’üm diyene” gibi ifadelerle internette övdüler.

İşte bazı Twitter mesajları:

Gemma Butterworth adlı bir İngiliz kadın, Twitter’a “Dalston’a yerleşeceğim, bir Türk ile evlenip hayatımın sonuna kadar güvende yaşayacağım” diye yazdı. Ardından Türklerden birçok evlilik teklifi aldığını açıkladı.

DJ Liam/LD: Stokey’i Türk dostlarımız korudu. Bugünün sloganı: Daha fazla baklava, daha az balaklava (saldırganların kullandığı kar maskesi).

Matan Rochlitz: Acil bir durum olduğunda Dalston’daki Türkleri yardıma çağırabileceğimiz bir telefon numarası var mı?

Türk’le dalaşma

Conor Harrington: Türkler Dalston’da yağmaya izin vermez demiştim. Bir Türk dükkanındaki tanıdığım, “Bıçaklarımız, silahlarımız ve yüreğimiz var. Biz Türküz” diyor.

Rupert MacLean: Yağmacılar polisten ziyade, beyzbol sopalı Türk gençlerinden korkuyor.

Lyndsay King: Dalston sakinleri, yağmacılara karşı semti koruyan Türk komşularına büyük bir teşekkür borçlu.

John Paul Treen: Bir dönem Dalston’da yaşadım. Türkiye’ye gittim. Türklerle iş yaptım. Onlar hakkında bildiğim bir şey var: Asla bir Türk ile dalaşma.

Verity Williams: Dalston’da daha çok Türk’e ihtiyacımız var.

Ne mutlu Türk’üm diyene

James McMahon: Ne mutlu Türk’üm diyene!

Maajid Nawaz: Hackney’deki Türk Londralılar, sizi selamlıyoruz! Toplumumuzu isyancılardan Mısır tarzıyla savunuyorlar.

Max Howell: Türkler gerçek Londralı.

Tracey Hosey: Dalstonlı Türk toplumuna şapka çıkarılır.

Silvena Rowe: Cesur Türk toplumuna bir bakın!

70 Türk, 200 kadar yağmacıyı püskürttü

Olaylar Londra’nın kuzeyinden, batısına sıçramış durumda. Kar maskeli, kapüşonlu, kukuletalı yağmacılar, 5’erlik gruplar halinde dolaşıp belli noktalarda toplanarak 20’şerli, 50’şerli gruplarla saldırıyorlar. Hackney’deki Kingsland Caddesi, bölgedeki diğer tüm caddeler arasında yağmadan en az etkilenendi. Bunun nedeni, Şömine ve Ali Baba gibi Türk lokantalarının bulunduğu bu caddede Türklerin ellerinde sopa ve döner bıçaklarıyla dükkanlarını savunmasıydı. Şömine’de çalışanlar, “50-60 kişi birkaç kez bize saldırdı. Püskürtüp, dövüp, geri gönderdik” dediler. Bu yüzden Londra’nın dört bir yanında olaylar sürerken, Türk semtleri nispeten sakindi. Walworth semtinde bir Türk süpermarketi hariç tüm dükkanlar yağmalandı. Londra’da hamam ve güzellik salonu işleten Murat Korkmaz şunları söyledi: “200 kadar siyahi yağmacı saldırdı. 60-70 Türk olarak onları püskürtmeyi başardık. Yanında çocuğu da bulunan siyahi bir kadını, yağmacıların ateşe verdiği bir otobüsten kurtardım. Semtteki az sayıda polis memuru, ‘Siz önden gidin, biz arkanızdayız’ diyerek bizi yağmacıları kovalamaya teşvik ediyordu.”  

Hürriyet