İnsan Hakları İzleme Örgütü, Myanmar’da önerilen Budist kadınların Budist olmayan erkeklerle evlenmesini engelleyecek evlilik yasasının “ayrımcı” olduğunu belirterek, teklifin ülkede “kadın haklarına zarar vereceği ve etnik gerilimi ateşleyeceği” gerekçesiyle reddedilmesi çağrısında bulundu.
Örgütün Asya Direktörü Brad Adams, Budist milliyetçiler tarafından önerilen yasa teklifinin ayrımcılık yaptığını ifade ederek, “Bu teklif kadınların kiminle evleneceklerine özgürce karar verme hakkını ortadan kaldırır ve Burma’daki dini özgürlük ve kadın haklarında büyük bir geri dönüşe damgasını vurur” dedi.
Adams, Burma’nın etnik ve kültürel çeşitliliğe sahip olduğunu, hükümet görevlilerinin “evliliği din temelli kısıtlayarak ülkeyi daha da bölen teklifleri dikkate alarak bile ateşle oynadığını” söyledi. Adams, Myanmar’a bağış yapan ülkeler ve ülkede insan hakları ile demokrasiye yönelik ilerlemeyi değerlendiren kalkınma ortaklarına “şok edici yasa teklifinin” durdurulmasını talep etmeleri çağrısında bulundu.
Myanmar’da Müslüman karşıtı 969 Hareketi’nden rahiplerin öncülük ettiği ve diğerlerinin de desteklediği öneri, Budist kadınların aynı dine mensup olmayan erkeklerle evlenmelerini engelleyecek. Teklifin yasalaşması halinde Budist olmayanlar Budist bir kadınla evlenebilmek için bu dini benimsemek ve evlenmeden önce kadının ailesinin rızasını almak zorunda kalacak.
969 Hareketi, Myanmar’da 2012 yılından bu yana yüzlerce kişinin ölümüyle ve onbinlerce kişinin yerlerinden olmasıyla sonuçlanan şiddet olayları sırasında Müslümanlara karşı nefreti körüklemekle suçlanıyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü ayrıca Myanmar Devlet Başkanı Thein Sein ve Ulusal Meclis Başkanı U Thura’ya teklifin yasalaşmasını engellemeleri çağrısı yaptı. Örgüt, Myanmar anayasasının cinsiyete dayalı ayrımcılığı yasakladığına dikkat çekti.
Teklifi destekleyenler, bunun “ulusal ırkı ve dini muhafaza etme” amacı taşıdığını savunuyor. Teklifte çok eşlilik, din değiştirme ve nüfus kontrolüyle ilgili maddeler de bulunuyor. Devlet Başkanı Thein Sein, tüm bu maddelerin parlamentoda değerlendirilmesini tavsiye etmişti.